
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
İş güvencesi; işçi ile işveren arasındaki iş ilişkisinin korunması adına, iş akdinin geçerli bir sebep olmaksızın fesih edilememesini ifade eder. Buna göre; iş güvencesine sahip işçiler sebepsizce ve geçersiz sebeplerle işten çıkarılıp iş sözleşmeleri feshedilemeyecektir. İşçinin geçersiz nedenle işten çıkartılması halinde ise işçinin İşe İade Davası açabilmesi mümkündür. İşçi bu dava ile işe iadesini ve çalışmadığı sürelere ilişkin en çok dört aylık ücret alacağını talep edebilecektir. Ayrıca feshin kanuna aykırı olduğu mahkeme kararı ile tespit edilmesine rağmen işçi işe başlatılmazsa, en çok sekiz aylık ücretine karşılık gelen iş güvencesi tazminatına da hak kazanacaktır. İşe iade davasında görevli mahkeme, İş Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise; işin yapıldığı yer mahkemesi veya davalının ikamet ettiği yer mahkemesidir.
Yazı İçeriği
1. Kimler İşe İade Davası Açabilir?
2. İşe İade Davasının Şartları
2.1. İşçinin Performans Düşüklüğü Nedeniyle Fesih
2.2. Eşitlik İlkesine Aykırı Olarak Yapılan Fesih
2.3. İşletmenin, İş yerinin ve İşin Gerekleri Nedeniyle Fesih
2.4. Yasada Yer Alan Geçersiz Fesih Nedenleri
3. İşe İade Davasında Süre
4. İşe İade Davasında İspat Yükü
5. İşe İade Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
6. İşe İade Davasının Sonuçları
6.1. İşçinin İşe Başlama Talebinde Bulunması
6.2. İşverenin İşçiyi İşe Başlatması
Görüldüğü gibi, kanun iş güvencesi kapsamındaki işçinin geçersiz sebeple iş sözleşmesinin fesih edilmesini ağır yaptırımlara bağlamıştır. Bu noktada ayrıca belirtmek gerekir ki bu sonuçlar emredici nitelikte olup, işçi ile işveren arasında aksine sözleşmeler yapılamaz. Fakat iş güvencesine ilişkin şartları işçi lehine değiştiren örneğin altı aydan az çalışmış işçilere iş güvenliği sağlayan sözleşmeler ise geçerli olacaktır. İşçinin iş güvencesinden önceden feragati ise geçersizdir.
Mevzuatımız uyarınca işe iade davası açabilecek olan kimeler; iş güvencesine tabi olan işçilerdir. Buna göre;
halinde işçinin iş güvencesine tabi olduğu kabul edilir. Bu şartları sağlayan bir işçinin iş sözleşmesi geçersiz nedenle feshedilmişse işçi işe iadesini talep edebilecektir. İş güvencesine ilişkin detaylı bilgi için “İş Güvencesi ve İş Güvencesinin İşçiye Sağladığı Haklar” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Yukarıda belirtildiği gibi işçinin işe iade davası açabilmesi için gereken ilk şart; işçinin iş güvencesine tabi olmasıdır. İkinci koşul ise sözleşmenin kanuna aykırı olarak haklı veya geçerli bir neden olmaksızın feshedilmesi yahut usulsüz olarak sonlandırılmasıdır.
Aşağıda sözleşmenin geçersiz nedenle feshedilmesi hallerine değinilmiş olup işverenin 4857 Sayılı İş Kanunu madde 25’de düzenlenen haklı nedenle fesih halleri bulunması halinde de işçi tarafından işe iade davası açılamayacaktır. Bu konuda daha detaylı bilgi için “İşveren Hangi Hallerde Sözleşmeyi Haklı Olarak Feshedebilir” başlıklı makalemizi incelemeyebilirsiniz.
İş Kanunumuzda işçinin mesleki yetersizliği nedeniyle iş akdinin geçerli nedenle ve süreli olarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Uygulamada da sıklıkla işçinin performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin geçerli nedenle sonlandırıldığı görülmektedir. Bu nedenle Yargıtay performans düşüklüğü nedeniyle yapılan fesihlerin bazı şartların sağlanması halinde geçerli olabileceğini hükme bağlamıştır. Buna göre; İşçiye performans kriterleri yazılı olarak bildirilmeli, işçinin performans düşüklüğü varsa yine bu da yazılı olarak bildirilmeli ve işçinin buna ilişkin savunması alınmalıdır. Yine belirlenen kriterlerin gerçekçi ve makul olması da gerekmektedir. Bu şartların sağlanamamasına rağmen işçinin performans düşüklüğü nedeniyle işine son verilmesi, geçersiz feshin sonuçlarını gündeme gelecektir. Bu durumda işçi işe iade davası açabilecektir. Bu konuda daha detaylı bilgi için “Performans Düşüklüğü Nedeniyle İş Sözleşmesi Fesih Edilebilir Mi?” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
İş akdinin, ırk, dil, din renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, siyasi görüş ve benzeri nedenlerle sonlandırılması halinde geçersiz feshin varlığından bahsedilir. Uygulamada ise sıklıkla; kadın işçinin hamile olması yahut işçinin siyasi görüşü nedeniyle iş akdinin sonlandırıldığı görülmektedir. Bu durumda işçi açacağı işe iade davası ile feshin geçersiz olduğunun tespitini talep edebilecek ve işine geri dönebilecektir. Bu durumda bir ayrımcılık hali söz konusu olduğundan işçinin “ayrımcılık tazminatı” talep etmesi de mümkündür.
Uygulamada sıklıkla görülen fesih nedenlerinden biri de işletme veya işin gereği nedeniyle fesihtir. Bu noktada, söz gelimi iş yerinde küçülmeye gidilmesi bir işletme gereği olarak düşünülebilir. Fakat burada da Yargıtay işçi lehine yorum ilkesini benimseyerek her işletmesel sebebin feshe gerekçe oluşturmasının önüne geçmiştir. Buna göre işletmenin küçülmesi sebebiyle iş yerinde yeniden yapılanmaya gidilmişse işçinin hiçbir şekilde iş yerinde çalıştırma imkânının bulunmaması gerekir. Yoksa işçi aynı işyerine başka bir birimde görev yapabilecek olmasına rağmen doğrudan işten çıkartılmışsa burada geçersiz bir fesihten bahsedilir. Bu durumda da işçi işe iadesini isteyebilecektir.
Tüm bunların dışında kanunumuzun 18. maddesinde özel olarak geçersiz sayılan fesih halleri belirtilmiştir. Buna göre;
“Özellikle aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:
Sözleşmesi haksız veya geçersiz olarak sonlandırılan işçi, feshi öğrendiği tarih itibariyle bir ay içerisinde arabulucuya başvurmalıdır. Arabulucu ile uyuşmazlığın çözülmesi halinde dava açılmasına gerek kalmayacaktır. Fakat arabulucuda anlaşılamaması halinde iki hafta içerisinde iş mahkemesi nezdinde işe iade davasının açılması gerekmektedir.
Bu süreler hak düşürücü süre niteliğinde olup sürenin geçirilmesi halinde işçinin dava açma hakkı ortadan kalkacaktır. İşçilik alacaklarına ilişkin zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler hakkında daha detaylı bilgi için “İşçi Alacaklarında Zamanaşımı” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
İş sözleşmesinin geçersiz bir nedenle sonlandırıldığı iddiasıyla işe iade davası açılması durumunda işveren iş sözleşmesinin haklı veya geçerli bir nedenle sonlandırıldığını ispat etmelidir. Görüldüğü üzere davayı işçi açmış da olsa geçerli bir fesih yapıldığını işveren ispat etmek zorundadır.
Bu düzenleme ile yine işverenin keyfi şekilde gerçekleştireceği fesihlerin önüne geçilmesi amaçlanarak hali hazırda iş sözleşmesi feshedilip işsiz kalan işçinin ispat yükünden kurtulması amaçlanmıştır.
İşe iade davasında görevli mahkeme, İş Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise; işin yapıldığı yer mahkemesi veya davalının ikamet ettiği yer mahkemesidir.
İş sözleşmesi geçersiz nedenle sonlandırılan işçi, yukarıdaki şartları da sağlamak kaydıyla işe iade davası açabilecektir. Bu davada işçi; feshin geçersiz olduğunun tespitini, işe geri dönmeyi ve fesih nedeniyle işsiz kaldığı süre için en çok dört aylık maaşını talep edebilecektir. İş sözleşmesinin kanuna aykırı olarak feshedildiği tespit edilirse işçinin işe iadesine karar verilecek ve en çok dört aylık ücreti kadar boşta geçen süre ücretine hükmedilecektir. Bu konuda daha detaylı bilgi için “Boşta Geçen Süre Ücreti” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Bunun yanı sıra feshin geçersiz olduğu mahkeme kararıyla tespit edilmesine rağmen işçi işe başlatılmazsa, ek olarak en fazla sekiz aylık ücreti kadar işe başlatmama tazminatına da hak kazanacaktır.
Feshin hukuka uygun olarak yapılmadığı tespit edilirse, mahkeme işçinin işe iadesi yönünde karar verecektir. Bunun üzerine işçi, kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren on işgünü içerisinde işe başlamak için işverene başvurmak zorundadır. Şayet işçi bu süre içerisinde başvuruda bulunmazsa yapılan fesih geçerli kabul edilir.
İşçinin başvurusu herhangi bir şekil şartına bağlı değildir. Fakat ispat kolaylığı açısından işçinin başvurusunu yazılı olarak noter kanalıyla yapmasında fayda vardır.
İşveren işçinin başvurusu üzerine işçiyi bir ay içerisinde işe başlatmalıdır. Fakat hemen belirtmek gerekir ki bu bir zorunluluk değildir. Bu noktada mahkeme kararı üzerine, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücret alacağı kadar tazminat ödeyerek işçiyi işe başlatmamayı tercih edebilir.
Ayrıca ve önemle belirtmek gerekir ki, mahkeme kararı üzerine işçi işe başlatılsa bile işveren işçinin, fesih sonrasında boşta geçen en çok dört aylık dönemi için tazminat ödeyecektir.
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ HAKKINDA
“AYDINLATMA METNİ”
İnternet sitemizi kullanmanız dolayısıyla, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında birtakım verilerinizin toplanması, saklanması, işlenmesi, aktarılması ve KVKK kapsamına dahil başkaca işlemlerin detayı ve amacı hakkında, veri sorumlusu olarak sizleri bilgilendirmek isteriz.
Genel Bilgiler
İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. “Özel nitelikli kişisel veri” ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir. İşbu Aydınlatma Metninde, özel ve/veya genel nitelikli olma ayrımı yapılmaksızın, her neviden veri için “Kişisel Veri” ifadesi kullanılacak olup durumun gereğine göre özel nitelikli kişisel verilerin de bu ifade kapsamına dahil edilebileceğini belirtmek isteriz. Keza, internet sitemizi kullanırken size daha efektif hizmet sağlayabilmek adına çerezler, web işaretçileri ve benzeri uygulamaları da kullanabilmekteyiz. Çerez kullanımının durdurulmasını tarayıcı ayarlarınızı değiştirerek her zaman sağlayabilirsiniz. Çerez kullanımının durdurulması, internet sitemizdeki bazı fonksiyonların kullanımını sınırlandırabilecektir.
Kişisel veriler toplandıktan sonra silme, yok etme ya da anonim hale getirme işlemlerine kadar olan süreçte gerçekleştirilen elde etme, kaydetme, depolama, muhafaza etme, değiştirme, yeniden düzenleme, açıklama, aktarılma, sınıflandırılma ya da kullanılmasını engelleme ve sair kapsamda veriler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ise KVKK kapsamında “kişisel verilerin işlenmesi“ olarak değerlendirilmektedir.
Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz.
Kişisel Verilerin Toplanması ve Hukuki Sebepleri
İnternet sitemizi kullanırken birtakım kişisel verilerinizi, Veri Sorumlusu sıfatımız ile bizimle paylaşmanızı talep edebilmekteyiz. İşbu kişisel verileriniz fiziksel olarak sözlü veya yazılı şekilde toplanabileceği gibi, elektronik ortamda da toplanabilir. Keza, kişisel verileriniz, Veri Sorumlusu sıfatıyla doğrudan tarafımızca toplanabileceği gibi, Veri Sorumlusu adına veri işleyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından veya ifa ettiğimiz iş ve hizmetin bir gereği olarak destek aldığımız ulusal/uluslararası kişi ve kuruluşlar ile diğer 3.kişiler tarafından, sayılanlarla sınırlı olmamak üzere, internet sitemiz, blog mesajları, iletişim formları, iş/staj ve sair başvuru formları, bilgi formları, video konferans ve/veya online hukuki danışmanlık hizmeti esnasında kaydedilebilen ses ve/veya video kayıtları, telefon görüşmesi ve/veya telekonferans esnasında kaydedilebilen ses kayıtları, kısa mesajlar, WhatsApp, sosyal medya vs kanallarıyla gerçekleştirilenler başta olmak üzere her türlü iletişim kanalları aracılığı ile toplanabilmektedir. Bu verileriniz elektronik ya da internet tabanlı araçlar ve sair vasıtalar kullanılarak otomatik yöntemlerle elde edilebildiği gibi, tarafımıza sunduğunuz formlar, sözleşmeler, bildirimler, adli veya idari merci kararları gibi yöntemlerle de elde edilebilmektedir.
Kişisel Verilerin İşlenme Amacı ve Aktarımı
Kişisel verileriniz, yürürlükteki ilgili mevzuat uyarınca, hukuka, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına uygun, doğru ve güncel olarak, belirli, açık ve meşru amaçlarla ve bu amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmekte olup ilgili mevzuatta öngörülen ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmektedir.
KVKK uyarınca, Veri Sorumlusu olarak bizimle paylaşmış olduğunuz kişisel verileriniz, yerine getirmekte olduğumuz her türlü hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile gerektiğinde işe/staja alım süreçleriyle bağlantılı ve ölçülü olarak söz konusu hizmetlerden faydalanmanız, hak ve menfaatlerinizin korunması ve sair amaçlar ile KVKK ve yasal düzenlemelere uygun olarak işlenebilecek, hizmetlerimiz kapsamında ve ilgili mevzuata uygun olarak UYAP sistemi başta olmak üzere, adli, idari vb. kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir.
Ağ Sunucusu Veri Günlüğü
İnternet sitemize giriş yapmanızın kaçınılmaz bir sonucu olarak, veri günlüğü olarak tanımlanan ve aşağıda listelenmiş olan verileriniz, ağ tarayıcınız tarafından internet sunucumuza otomatik olarak aktarılmakta ve onayınız aranmaksızın veri günlüğü kayıtlarına kaydedilmektedir:
Veri günlüğü internet sitemizin sizin için daha kullanışlı hale getirilebilmesi amacıyla istatistiki bilgi sağlamak için kullanılmakta olup, takiben derhal silinir.
Kişisel Verilerin Güvenliğinin Sağlanması İçin Alınan Tedbirler
6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanun’un ilgili maddesine uygun olarak, kişisel veri güvenliğinizin sağlanması için hukuka aykırı olarak işlenmelerini ve erişilmelerini önlemek ve muhafazalarının sağlamak amacıyla gerekli teknik ve idari tedbirler Veri Sorumlusu olarak tarafımızca alınmaktadır.
Veri Sahibinin Hakları
Kişisel veri sahipleri KVKK uyarınca aşağıda yer alan haklara sahiptir:
Yukarıda belirtilen hakların kullanımıyla veya genel olarak Aydınlatma Metnimizle alakalı daha detaylı bilgi talepleriniz için “İletişim” sayfamızdan ulaşılabileceğiniz “İletişim Formu” aracılığıyla veya ıslak imzalı olarak “Esentepe Mah. Eser İş Merkezi B Blok Kat:8 No:63 Şişli/İstanbul/Türkiye” adresine ulaştırmanız ya da info@kulacoglu.av.tr e-posta adresine konu kısmında “Kişisel Veri Bilgi Talebi” ifadesi ile iletebilirsiniz.
Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu’na yukarıdaki şekillerde iletmeniz durumunda talebiniz, niteliğine göre en kısa sürede sonuçlandıracaktır. İlgili işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi durumunda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenen tarifedeki ücret, Kulaçoğlu Hukuk Bürosu olarak tarafınızdan tahsil edilecektir.