
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu ile eşler arasında yasal mal rejimi olarak, “edinilmiş mallara katılma rejimi” kabul edilmiştir. Mal rejimine ilişkin hükümler özellikle mal rejiminin sona erdiği hallerde paylaşma gündeme geldiğinden önem arz etmektedir. Başlıkta her ne kadar boşanmada mal paylaşımı denilmişse de yalnızca boşanmada değil mal rejiminin değişmesi yahut eşlerden birinin ölmesi durumunda da mal rejimi sona ermektedir. Burada sona erme ile malların nasıl paylaşılacağı sorusu da gündeme gelmektedir. Paylaşmanın gerçekleştirilebilmesi için ilk olarak eşlerin kişisel ve edinilmiş mallarının belirlenmesi gerekmektedir. Eşlerin kendi kişisel malları üzerinde hak sahibi olduğu hususu tartışmasızdır. Bunun yanı sıra, evlilik birliği içerisinde edinilmiş olan mal varlıkları üzerinde de her iki eş ortak hak sahibidir.
Yazı İçeriği
1. Genel Olarak Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
2. Eşlerin Kişisel Malları Nelerdir?
3. Eşlerin Edinilmiş Malları Nelerdir?
4. Edinilmiş Malların Pasifi
5. Katılma Alacağı
6. İstisnai Haller
7. Sözleşme İle Katılma Alacağının Belirlenmesi
8. Katılma Alacağının Ödenmesi
Mal paylaşımının nasıl gerçekleştirileceği açıklanırken ilk olarak kadına ve erkeğe ait olan malların tespit edilmesi gerekmektedir. Bu tespitin ardından eşlerin hangi mallarının edinilmiş mal hangilerinin kişisel mal olduğu belirlenmelidir. Daha sonrasında edinilmiş mallarında pasif değerler çıkartılarak ortaya çıkan meblağ üzerinden diğer eşin katılma alacağı tespit edilmektedir.
Evlilik birliğinin kurulması ile birlikte, eşler arasında, başka bir mal rejimi sözleşmesi yapılmamışsa, edinilmiş mallara katılma rejiminin benimsendiği hukuken kabul edilir ve kendiliğinden uygulanır. Bu mal rejimine göre, eşler, evlilik birliği süresince edindikleri malları, mal rejiminin sona ermesine müteakip, hakkaniyete uygun bir orana göre paylaşmaktadırlar. Mal rejiminin sona ermesi ise, ölüm, gaiplik, boşanma, farklı bir mal rejimi tercih edilmesi, mahkeme kararı veya evliliğin iptali ile gerçekleşir.
Edinilmiş mallara katılma rejiminin temel mantığı, evlilik birliğinin yapısı ve iç dinamikleri gereği, eşler arasında maddi-manevi iş birliği olduğu fikrine dayanır. Bu itibarla evlilik birliği süresince eşlerden her birinin edinilmiş malları üzerinde diğer eşin katılma payı oranında katkısı olacaktır. Bu mantığa göre, mülkiyet tek bir eşe aitmiş gibi görünebilir (örneğin, tapunun eşlerden birinin üzerinde olması gibi). Fakat mal rejimi tasfiye edilirken, diğer eşin de o mal üzerinde payı ve bir nevi alacak hakkı ortaya çıkacaktır.
Bu durum, şu anlama geliyor: iş adamı bir erkek ile evli olan ev hanımı kadının, evlilik birliği süresince elde ettikleri malvarlığı değerlerinde, her iki eşin de payı ve hakkı bulunmaktadır.
Bunların dışında, eşler, mal rejimi sözleşmesiyle, bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dâhil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilirler. Yine mal rejimi sözleşmesiyle kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dâhil olmayacağını da kararlaştırabilirler.
Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu anlaşılamayan mallar, eşlerin paylı mülkiyetinde sayılır.
Kadının Kişisel Malları | Erkeğin Kişisel Malları |
Kadına ait takılar, kıyafetler, kozmetik ürünleri, şahsi eşyaları | Erkeğe ait olan kıyafetler, kişisel bakım ürünleri, saat vs. gibi aksesuarları |
Evlilik birliği içerisinde, miras kalan arsa (150.000 TL) | Erkeğin evlilik öncesinde satın almış olduğu ev (300.000 TL) |
(Tablo ve veriler, kurgusal örnek niteliğindedir.)
Edinilmiş mallar, eşlerin mal rejimi devam ederken, karşılığını vererek elde etmiş olduğu malvarlığı değerleridir. Kanuna göre; edinilmiş mallar özellikle şunlardır;
Kadının Edinilmiş Malları | Erkeğin Edinilmiş Malları |
Evlilik birliği içerisinde çalışılarak kazanılmış olan maaşlar karşılığı alınan ev (500.000 TL) | Evlilik birliği içerisinde çalışılarak kazanılmış olan maaşlar karşılığı alınan yazlık (900.000 TL) |
Evlilik öncesi satın alınan taşınmazın kira gelirleri (100.000 TL) | Emekli Maaş (60.000 TL) |
(Tablo ve veriler, kurgusal örnek niteliğindedir.)
Eşlerin bu edinilmiş malları üzerinden çıkartılması gereken birtakım değerler mevcut olabilir. Örneğin edinilmiş malın hâlihazırda bir borcu varsa bu borç miktarı düşülmelidir. Keza kişisel mallardan edinilmiş mala katkı sağlanmışsa da bu katkının düşürülmesi gerekmektedir. Bu değerler edinilmiş malin pasif değerlerini ifade etmektedir.
Kadının Edinilmiş Mal Varlığı Değerlerinin Pasifi | Erkeğin Edinilmiş Mal Varlığı Değerlerinin Pasifi |
Evlilik birliği içerisinde çalışılarak kazanılmış olan maaşlar karşılığı alınan evin borcu (100.000 TL) | Eşin kişisel malı olan evi satarak alınan yazlığa yaptığı katkı (200.000 TL) |
(Tablo ve veriler, kurgusal örnek niteliğindedir.)
Eşlerin edinilmiş mallarının aktif ve pasiflerinin tespit edilmesinin ardından pasif değerlerin aktif değerlerden çıkartılması gerekmektedir. Bunun sonucu ortaya çıkan miktar “Artık Değeri” ifade eder.
Kadının Edinilmiş Mal Varlıklarının Artık Değeri | Erkeğin Edinilmiş Mal Varlıklarının Artık Değeri |
600.000 TL (Aktif Değer) | 960.000 TL (Aktif Değer) |
100.000 TL (Pasif Değer) | 200.000 TL (Pasif Değer) |
– ___________________________________________ | __________________________________________________ |
500.000 TL (Artık Değer) | 760.000 TL (Artık Değer) |
Bu hesaplamanın sonucunda kural olarak eşlerin bu artık değerler üzerinde yarı yarıya “katılma alacağı” oluşmaktadır. Yani kadının edinilmiş malları üzerinden hesaplanan artık değerinin yarısı oranında (250.000 TL) erkeğin katılma alacağı vardır. Aynı şekilde erkeğin edinilmiş mallarının üzerinden hesaplanan artık değerinin yarısı oranında (380.000 TL) kadının katılma alacağı vardır. Görüldüğü üzere her iki tarafın da birbiri üzerinde alacak hakkı bulunmaktadır.
Bu alacakların birbirinden mahsup edilmesi sonucunda kalan miktar ise eşin diğer eşten alması gereken miktarı oluşturur. Örneğimizde bu alacak; 130.000 TL’dir (380.000 TL – 250.000 TL = 130.000 TL). O halde istisnai haller dışında kadının 130.000 TL alacak hakkı olduğundan bahsedilir.
Katılma alacağı hesabında kullanılan artık değerdeki pay oranı, istisnai bazı durumlarda azaltılabilir ve hatta ortadan kaldırılabilir. Bu istisnayı düzenleyen Türk Medeni Kanunu m.236/2 şu şekildedir:
““Zina veya hayata kast nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir”.
Yukarıdaki kanuni düzenlemeye göre, boşanma, zina veya hayata kast nedeniyle gerçekleşmiş ise, hâkim, boşanmada kusurlu eşin, artık değerdeki pay oranının azaltılmasına ve hatta kaldırılmasına karar verebilmektedir.
Eşler, mal rejimi sözleşmesi ile artık değerdeki paylarına ilişkin başka bir oran belirleyebilirler. Ancak burada, kanuni sınırlandırma ile “ortak olmayan çocukların ve onların alt soylarının saklı paylarına zarar vermeme” koşulu getirilmiştir.
Alacaklı olan taraf, katılma alacağının yalnızca nakden ödenmesini talep edebilir. Farz edelim ki borçlu olan eşin bir gayrimenkulü varsa, alacaklı taraf, bu gayrimenkulün mülkiyetinin kendi üzerine geçirilmesini isteyemez. Ancak borçlu olan taraf, ödemeyi nakden veya ayni olarak yapabilir. Ayrıca katılma alacağı, alacak hakkı niteliğini haiz olduğu için, kesinleştiği andan itibaren, başkasına devredilebilir, alacağın temlikine konu edilebilir ve mirasçılara geçebilir.
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ HAKKINDA
“AYDINLATMA METNİ”
İnternet sitemizi kullanmanız dolayısıyla, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında birtakım verilerinizin toplanması, saklanması, işlenmesi, aktarılması ve KVKK kapsamına dahil başkaca işlemlerin detayı ve amacı hakkında, veri sorumlusu olarak sizleri bilgilendirmek isteriz.
Genel Bilgiler
İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. “Özel nitelikli kişisel veri” ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir. İşbu Aydınlatma Metninde, özel ve/veya genel nitelikli olma ayrımı yapılmaksızın, her neviden veri için “Kişisel Veri” ifadesi kullanılacak olup durumun gereğine göre özel nitelikli kişisel verilerin de bu ifade kapsamına dahil edilebileceğini belirtmek isteriz. Keza, internet sitemizi kullanırken size daha efektif hizmet sağlayabilmek adına çerezler, web işaretçileri ve benzeri uygulamaları da kullanabilmekteyiz. Çerez kullanımının durdurulmasını tarayıcı ayarlarınızı değiştirerek her zaman sağlayabilirsiniz. Çerez kullanımının durdurulması, internet sitemizdeki bazı fonksiyonların kullanımını sınırlandırabilecektir.
Kişisel veriler toplandıktan sonra silme, yok etme ya da anonim hale getirme işlemlerine kadar olan süreçte gerçekleştirilen elde etme, kaydetme, depolama, muhafaza etme, değiştirme, yeniden düzenleme, açıklama, aktarılma, sınıflandırılma ya da kullanılmasını engelleme ve sair kapsamda veriler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ise KVKK kapsamında “kişisel verilerin işlenmesi“ olarak değerlendirilmektedir.
Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz.
Kişisel Verilerin Toplanması ve Hukuki Sebepleri
İnternet sitemizi kullanırken birtakım kişisel verilerinizi, Veri Sorumlusu sıfatımız ile bizimle paylaşmanızı talep edebilmekteyiz. İşbu kişisel verileriniz fiziksel olarak sözlü veya yazılı şekilde toplanabileceği gibi, elektronik ortamda da toplanabilir. Keza, kişisel verileriniz, Veri Sorumlusu sıfatıyla doğrudan tarafımızca toplanabileceği gibi, Veri Sorumlusu adına veri işleyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından veya ifa ettiğimiz iş ve hizmetin bir gereği olarak destek aldığımız ulusal/uluslararası kişi ve kuruluşlar ile diğer 3.kişiler tarafından, sayılanlarla sınırlı olmamak üzere, internet sitemiz, blog mesajları, iletişim formları, iş/staj ve sair başvuru formları, bilgi formları, video konferans ve/veya online hukuki danışmanlık hizmeti esnasında kaydedilebilen ses ve/veya video kayıtları, telefon görüşmesi ve/veya telekonferans esnasında kaydedilebilen ses kayıtları, kısa mesajlar, WhatsApp, sosyal medya vs kanallarıyla gerçekleştirilenler başta olmak üzere her türlü iletişim kanalları aracılığı ile toplanabilmektedir. Bu verileriniz elektronik ya da internet tabanlı araçlar ve sair vasıtalar kullanılarak otomatik yöntemlerle elde edilebildiği gibi, tarafımıza sunduğunuz formlar, sözleşmeler, bildirimler, adli veya idari merci kararları gibi yöntemlerle de elde edilebilmektedir.
Kişisel Verilerin İşlenme Amacı ve Aktarımı
Kişisel verileriniz, yürürlükteki ilgili mevzuat uyarınca, hukuka, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına uygun, doğru ve güncel olarak, belirli, açık ve meşru amaçlarla ve bu amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmekte olup ilgili mevzuatta öngörülen ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmektedir.
KVKK uyarınca, Veri Sorumlusu olarak bizimle paylaşmış olduğunuz kişisel verileriniz, yerine getirmekte olduğumuz her türlü hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile gerektiğinde işe/staja alım süreçleriyle bağlantılı ve ölçülü olarak söz konusu hizmetlerden faydalanmanız, hak ve menfaatlerinizin korunması ve sair amaçlar ile KVKK ve yasal düzenlemelere uygun olarak işlenebilecek, hizmetlerimiz kapsamında ve ilgili mevzuata uygun olarak UYAP sistemi başta olmak üzere, adli, idari vb. kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir.
Ağ Sunucusu Veri Günlüğü
İnternet sitemize giriş yapmanızın kaçınılmaz bir sonucu olarak, veri günlüğü olarak tanımlanan ve aşağıda listelenmiş olan verileriniz, ağ tarayıcınız tarafından internet sunucumuza otomatik olarak aktarılmakta ve onayınız aranmaksızın veri günlüğü kayıtlarına kaydedilmektedir:
Veri günlüğü internet sitemizin sizin için daha kullanışlı hale getirilebilmesi amacıyla istatistiki bilgi sağlamak için kullanılmakta olup, takiben derhal silinir.
Kişisel Verilerin Güvenliğinin Sağlanması İçin Alınan Tedbirler
6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanun’un ilgili maddesine uygun olarak, kişisel veri güvenliğinizin sağlanması için hukuka aykırı olarak işlenmelerini ve erişilmelerini önlemek ve muhafazalarının sağlamak amacıyla gerekli teknik ve idari tedbirler Veri Sorumlusu olarak tarafımızca alınmaktadır.
Veri Sahibinin Hakları
Kişisel veri sahipleri KVKK uyarınca aşağıda yer alan haklara sahiptir:
Yukarıda belirtilen hakların kullanımıyla veya genel olarak Aydınlatma Metnimizle alakalı daha detaylı bilgi talepleriniz için “İletişim” sayfamızdan ulaşılabileceğiniz “İletişim Formu” aracılığıyla veya ıslak imzalı olarak “Esentepe Mah. Eser İş Merkezi B Blok Kat:8 No:63 Şişli/İstanbul/Türkiye” adresine ulaştırmanız ya da info@kulacoglu.av.tr e-posta adresine konu kısmında “Kişisel Veri Bilgi Talebi” ifadesi ile iletebilirsiniz.
Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu’na yukarıdaki şekillerde iletmeniz durumunda talebiniz, niteliğine göre en kısa sürede sonuçlandıracaktır. İlgili işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi durumunda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenen tarifedeki ücret, Kulaçoğlu Hukuk Bürosu olarak tarafınızdan tahsil edilecektir.
Boşanmak üzereyim. 2003 haziranda 73 milyara ev aldım. Tapu benim üstüme.
Ancak 31 aralık 2001 tarihinde 35 milyar param vardı.
Bu para benim kişisel paramdı ve yeni yasaya kişisel malım olarak girdi.
Mal paylaşımı bu duruma göre nasıl olur.
Saygılarımla
2012 de boşandım yıl olmuş 2021 ben evliyken evim vardı boşanmadan sattım borçlarım vardı boşandıktan 5 yıl sonra ev aldım çalışarak ve babam yardım etti şimdi bana dava açmış katılma alacagı diye buradan nasıl bir sonuç çıkar?