
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
Küreselleşmeyle beraber üretilen bir moda ürününün, üretilmesinden çok kısa süre sonra dünyanın her yerinde görüntülenmesi mümkün hale gelmiştir. Orijinal tasarımların ve moda ürünlerinin eser sahibi olmayan kişilerce izinsiz şekilde kopyalanması ve taklit edilmesi eser sahibinin ve üreticilerin adeta kabusu haline gelmiştir. Bu durumdan kaçınabilmenin başlıca yolu, üretilen moda ürünün derhal hukuki koruma altına alınmasıdır. Moda ürünleri, genelde 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) kapsamında korunmakla beraber 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında değerlendirilmeleri de mümkün olabilmektedir.
Yazı İçeriği
1. Moda Tasarımının Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Kapsamında Korunması
2. Moda Tasarımının Sınai Mülkiyet Kanunu Kapsamında Korunması
3. Moda Tasarımlarının Marka ve Tasarım Tesciline Konu Edilebilme Koşulları
4. Moda Hukuku’ndaki Hak İhlallerinde Uygulanacak Yaptırımlar
Orijinal tasarım ve fikirlerin çok kısa süre içerisinde izinsiz olarak kopyalanması başta eser sahipleri ve üretici şirketler olmak üzere, o ürüne emek harcayan herkesi çok ciddi zararlara uğratabilmektedir.
Bir moda tasarımcısının, estetik güzelliğe sahip tasarımı, bir anlamda fikir ve sanat eseri olarak kabul edileceğinden, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) uyarınca ve telif hakkı vasıtasıyla korunur. FSEK kapsamındaki eserlerin koruma altına alınması için tescil edilmiş olmaları zorunlu değildir. Zira, eserin meydana getirilmesiyle, eser sahibinin hakkı kendiliğinden doğmaktadır. Eserin kayıt veya tescil edilmesinin amacı, ispat kolaylığı sağlamasıdır. Koruma süresi eser sahibinin hayatı boyunca devam edeceği gibi, öldükten sonraki 70 yıl boyunca da devam etmektedir.
Estetik güzelliğe sahip olmayan bir moda tasarımının, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) kapsamında düzenlenen marka, patent veya faydalı model gibi unsurlardan birine dahil edilmesi mümkün olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, mevzuatta düzenlenen gerekli koşulların mevcudiyeti halinde bahse konu moda tasarımının, SMK uyarınca tescil ettirilmesi suretiyle koruma altına alınması söz konusu olabilir.
Moda hukuku alanında ise özel olarak marka ve tasarım korumalarına odaklanmak yerinde olacaktır. Bunların yanı sıra tipografilerin de tasarım tesciline konu edilmeleri mümkün olabilmektedir. Özellikle fast-fashion olarak adlandırdığımız markaların birçoğu tarafından, tipografiler de tasarım tesciline konu edilmekte ve bu sayede kendilerine daha geniş bir koruma alanı sağlanmaktadır.
Tescil başvurusu neticesinde, tescil belgesinin tarafa ulaşmasından itibaren, marka tescilinde yenileme sınırı olmaksızın 10 yıllık koruma sağlanmaktadır. Tasarım tescilinde koruma süresi, 25 yıla kadar uzatılabilme şartıyla 5 yıl boyunca devam etmektedir.
Aynı ürün üzerinde, herhangi bir sınırlama olmaksızın birden çok hakkın tescil ettirilmesi mümkündür. Ayrıca belirtmek gerekir ki, tescil sayesinde, hak sahibine adeta bir tekel yetkisi bahşedilmektedir.
Bir sınai hakkı tescil ettirebilmek için belli başlı hususi şartları haiz olması gerekmektedir:
Ancak ve ancak bu iki hususu taşıdığı sübut bulmuş bir tasarım ve markanın sahibine tekel hakkından yararlanma imkanı ve hakkı verilecektir. Bu noktada ise “tasarım” ve “marka” olgularının birbirinden doğru şekilde ayrıştırılabilmesi önemlidir. Buradaki en önemli ayrım; tasarımlarda ayırt edicilik kriterini belirleyecek olan kıstas “bilgilenmiş kullanıcı” iken; markalarda “ortalama tüketici” olmasıdır. Ayırt edilebilirliğin ölçümünde baz alınan kitledeki bu farklılık sayesinde, iltibasa sebebiyet verme ve ihlal teşkil etme hususlarında farklı değerlendirmeler yapılacaktır.
Keza aşağıdaki ilgili kısmı alıntılanarak emsaline yer verilen “Markalarda Benzerlik ve İltibas” konusundaki Yargıtay yerleşik içtihatlarındaki görüş de bu doğrultudadır:
“Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini kapsıyorsa ya da işaret ile tescilli marka arasında bağlantı olduğu ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali olan herhangi bir işaretin kullanılması hallerinde markaya tecavüz söz konusu olmaktadır.
Halk tarafından karıştırılma ihtimali için doktrinde iki koşulun bir arada olması aranmaktadır. Bunlardan birincisi tescili istenen markanın, daha önce tescilli bulunan markanın aynısının veya benzerinin olması halidir. İkincisi ise, her iki markanın da aynı mal ve hizmetlerde kullanılmasıdır. Mahkemece davalı tarafın davanın başından beri ileri sürdüğü her iki markanın benzer olmadığı yönündeki savunmaları dikkate alınarak ve davaya konu emtianın niteliği itibariyle alıcı olan halk kitlesinin “ayırt etme, bağlantı kurma” durumu göz önünde tutulara, yapılacak değerlendirme sonucuna göre hukuki durumun tayini gerekmektedir.”
Dolayısıyla, markalarda benzerlik ve/veya iltibas olup olmadığına ilişkin değerlendirme yapılırken, ilgili markaların ortak ve farklı özellikler yan yana konmalı ve farklılıklardan ziyade ortak özellikler değerlendirilmelidir. Ortak özellikler ne kadar fazla ise ayırt edicilik o derecede azalmış olacaktır.
Moda hukukundaki hukuki yaptırımlar, moda tasarımının FSEK mi (?) yoksa SMK kapsamında mı(?) korumadan faydalandığına göre değişmektedir. Moda tasarımının yararlandığı korumaya göre cezai yaptırımlar, ve sair hukuki korumalar birbirinden farklılık göstermektedir.
FSEK’ten faydalanılıyorsa özel hukuk bağlamında tecavüzün ref’i davası, tecavüzün men’i davası, tazminat davası ve temin edilen kârın devri davası gibi davaların açılması mümkündür. Bu davalara ilişkin detaylı bilgi için, “FSEK Kapsamında Eser Sahibi Tarafından Açılabilecek Davalar” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Diğer taraftan, endüstriyel tasarım olarak tescil edilen tasarımın korunması, sona ermesi, devredilmesi, tasarım hakkının ihlali gibi durumlarda başvurulabilecek hukuki yollar için SMK m.55-81 hükümleri uygulanacaktır. Ayrıca marka hakkına tecavüz yahut tasarım hakkı ihlali gibi durumların hemen hepsinde, aynı zamanda rekabet yasağı da re’sen ihlal edilmiş olmaktadır. Dolayısıyla bu gibi durumlarda, haksız rekabete ilişkin mevzuat düzenlemeleri de uygulama alanı bulabilecektir.
Hakları ihlal edilen eser sahibinin, ihlale konu eylemin türü ve ağırlığına göre ihlalci kişi veya kişilere çeşitli ceza yaptırımları uygulanmasını sağlama hak ve imkanı da olabilmektedir. Örneğin, FSEK m.71 ve 72. maddelerinde bu konuya ilişkin suç çeşitleri düzenlenmiş olup, bu suçlara dair soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi, şikâyete bağlıdır. FSEK uyarınca, ihlalci kişilere uygulanabilecek cezai yaptırımlara dair detaylı bilgi için “Fikir ve Sanat Eserlerinde Hak İhlaline Karşı Açılabilecek Ceza Davaları” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ HAKKINDA
“AYDINLATMA METNİ”
İnternet sitemizi kullanmanız dolayısıyla, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında birtakım verilerinizin toplanması, saklanması, işlenmesi, aktarılması ve KVKK kapsamına dahil başkaca işlemlerin detayı ve amacı hakkında, veri sorumlusu olarak sizleri bilgilendirmek isteriz.
Genel Bilgiler
İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. “Özel nitelikli kişisel veri” ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir. İşbu Aydınlatma Metninde, özel ve/veya genel nitelikli olma ayrımı yapılmaksızın, her neviden veri için “Kişisel Veri” ifadesi kullanılacak olup durumun gereğine göre özel nitelikli kişisel verilerin de bu ifade kapsamına dahil edilebileceğini belirtmek isteriz. Keza, internet sitemizi kullanırken size daha efektif hizmet sağlayabilmek adına çerezler, web işaretçileri ve benzeri uygulamaları da kullanabilmekteyiz. Çerez kullanımının durdurulmasını tarayıcı ayarlarınızı değiştirerek her zaman sağlayabilirsiniz. Çerez kullanımının durdurulması, internet sitemizdeki bazı fonksiyonların kullanımını sınırlandırabilecektir.
Kişisel veriler toplandıktan sonra silme, yok etme ya da anonim hale getirme işlemlerine kadar olan süreçte gerçekleştirilen elde etme, kaydetme, depolama, muhafaza etme, değiştirme, yeniden düzenleme, açıklama, aktarılma, sınıflandırılma ya da kullanılmasını engelleme ve sair kapsamda veriler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ise KVKK kapsamında “kişisel verilerin işlenmesi“ olarak değerlendirilmektedir.
Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz.
Kişisel Verilerin Toplanması ve Hukuki Sebepleri
İnternet sitemizi kullanırken birtakım kişisel verilerinizi, Veri Sorumlusu sıfatımız ile bizimle paylaşmanızı talep edebilmekteyiz. İşbu kişisel verileriniz fiziksel olarak sözlü veya yazılı şekilde toplanabileceği gibi, elektronik ortamda da toplanabilir. Keza, kişisel verileriniz, Veri Sorumlusu sıfatıyla doğrudan tarafımızca toplanabileceği gibi, Veri Sorumlusu adına veri işleyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından veya ifa ettiğimiz iş ve hizmetin bir gereği olarak destek aldığımız ulusal/uluslararası kişi ve kuruluşlar ile diğer 3.kişiler tarafından, sayılanlarla sınırlı olmamak üzere, internet sitemiz, blog mesajları, iletişim formları, iş/staj ve sair başvuru formları, bilgi formları, video konferans ve/veya online hukuki danışmanlık hizmeti esnasında kaydedilebilen ses ve/veya video kayıtları, telefon görüşmesi ve/veya telekonferans esnasında kaydedilebilen ses kayıtları, kısa mesajlar, WhatsApp, sosyal medya vs kanallarıyla gerçekleştirilenler başta olmak üzere her türlü iletişim kanalları aracılığı ile toplanabilmektedir. Bu verileriniz elektronik ya da internet tabanlı araçlar ve sair vasıtalar kullanılarak otomatik yöntemlerle elde edilebildiği gibi, tarafımıza sunduğunuz formlar, sözleşmeler, bildirimler, adli veya idari merci kararları gibi yöntemlerle de elde edilebilmektedir.
Kişisel Verilerin İşlenme Amacı ve Aktarımı
Kişisel verileriniz, yürürlükteki ilgili mevzuat uyarınca, hukuka, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına uygun, doğru ve güncel olarak, belirli, açık ve meşru amaçlarla ve bu amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmekte olup ilgili mevzuatta öngörülen ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmektedir.
KVKK uyarınca, Veri Sorumlusu olarak bizimle paylaşmış olduğunuz kişisel verileriniz, yerine getirmekte olduğumuz her türlü hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile gerektiğinde işe/staja alım süreçleriyle bağlantılı ve ölçülü olarak söz konusu hizmetlerden faydalanmanız, hak ve menfaatlerinizin korunması ve sair amaçlar ile KVKK ve yasal düzenlemelere uygun olarak işlenebilecek, hizmetlerimiz kapsamında ve ilgili mevzuata uygun olarak UYAP sistemi başta olmak üzere, adli, idari vb. kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir.
Ağ Sunucusu Veri Günlüğü
İnternet sitemize giriş yapmanızın kaçınılmaz bir sonucu olarak, veri günlüğü olarak tanımlanan ve aşağıda listelenmiş olan verileriniz, ağ tarayıcınız tarafından internet sunucumuza otomatik olarak aktarılmakta ve onayınız aranmaksızın veri günlüğü kayıtlarına kaydedilmektedir:
Veri günlüğü internet sitemizin sizin için daha kullanışlı hale getirilebilmesi amacıyla istatistiki bilgi sağlamak için kullanılmakta olup, takiben derhal silinir.
Kişisel Verilerin Güvenliğinin Sağlanması İçin Alınan Tedbirler
6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanun’un ilgili maddesine uygun olarak, kişisel veri güvenliğinizin sağlanması için hukuka aykırı olarak işlenmelerini ve erişilmelerini önlemek ve muhafazalarının sağlamak amacıyla gerekli teknik ve idari tedbirler Veri Sorumlusu olarak tarafımızca alınmaktadır.
Veri Sahibinin Hakları
Kişisel veri sahipleri KVKK uyarınca aşağıda yer alan haklara sahiptir:
Yukarıda belirtilen hakların kullanımıyla veya genel olarak Aydınlatma Metnimizle alakalı daha detaylı bilgi talepleriniz için “İletişim” sayfamızdan ulaşılabileceğiniz “İletişim Formu” aracılığıyla veya ıslak imzalı olarak “Esentepe Mah. Eser İş Merkezi B Blok Kat:8 No:63 Şişli/İstanbul/Türkiye” adresine ulaştırmanız ya da info@kulacoglu.av.tr e-posta adresine konu kısmında “Kişisel Veri Bilgi Talebi” ifadesi ile iletebilirsiniz.
Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu’na yukarıdaki şekillerde iletmeniz durumunda talebiniz, niteliğine göre en kısa sürede sonuçlandıracaktır. İlgili işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi durumunda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenen tarifedeki ücret, Kulaçoğlu Hukuk Bürosu olarak tarafınızdan tahsil edilecektir.