Bir kimsenin vefatı üzerine vefat edenin mirasçılarına geçen hakları ve borçlarının bütününe “miras” denmektedir. Halk arasında “Reddi Miras” olarak da bilinen “Mirasın Reddi” kavramı, mirasın doğurduğu hakların ve borçların mirasçı tarafından kabul edilmemesini ifade eder. Kural olarak, reddi miras hakkını kullanmak isteyen mirasçı miras bırakanın vefatının ardından üç ay içerisinde Sulh Hukuk Mahkemesine başvurmalı ve mirası reddettiğini bildirmelidir. Bu üç aylık hak düşürücü sürenin başlangıç tarihi bazı hallerde farklılık göstermektedir. Bu noktada reddi miras süresinin başlangıç tarihinin tespiti için öncelikle mirasçının yasal mirasçı mı atanmış mirasçı mı olduğu belirlenmelidir. Yasal mirasçı için bu süre, miras bırakanın vefatını öğrendiği tarih itibariyle başlarken; atanmış mirasçı için vasiyetnamenin kendisine resmen bildirilmesinden itibaren başlamaktadır.
Yazı İçeriği
1. Gerçek Ret – Hükmen Ret Ayrımı
2. Reddi Miras Süresi
2.1. Borca Batık Terekenin Reddinde Süre
3. Reddi Miras Süresinin Başlangıcı
3.1. Yasal Mirasçılar İçin Süre
3.2. Atanmış Mirasçılar İçin Süre
3.3. Koruma Önlemi Olarak Tereke Yazımı Varsa Süre
3.4. Reddi Miras Süresinin Uzatılması
4. Mirası Reddetme Hakkını Kullanmadan Ölen Mirasçının Durumu
5. Ret Hakkının Daha Önce Mirasçı Olmayanlara Geçmesi
Mirasın reddi, ancak miras bırakanın ölümünden sonra gerçekleştirilebilir. Miras bırakanın sağlığında ise miras bırakanla yapılacak bir mirastan feragat sözleşmesi ile mirasçılığın doğurduğu hak ve yükümlülüklerden feragat edilmesi mümkündür. Bu konu “Mirastan Feragat” ” isimli yazımızda ayrıca incelenmiştir.
1. Gerçek Ret – Hükmen Ret Ayrımı
Bir mirasçının kendi iradesi ile mirası reddetmesi haline “Reddi Miras” veya “Mirasın Gerçek Reddi” denir. Bu durumda mirası reddeden kimse kural olarak; miras üzerinde hiçbir hak iddia edemez. Hükmen ret ise, miras bırakanın, ölümü tarihinde ödemeden aciz olduğunun açıkça belli olması veya bu durumun resmen tespit edilmesi halinde mirasın, kanun gereği reddedilmiş sayılmasıdır. Miras bırakanın ölümü anındaki malvarlığı, borçlarını karşılamaya yetmiyorsa miras bırakanın ödemeden aciz olduğu kabul edilir.
Konuya ilişkin detaylı bilgi için “Mirasın Reddi” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
2. Reddi Miras Süresi
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK)’nun 606. maddesine göre ret süresi üç aydır. Bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olup durması veya kesilmesi söz konusu olmaz. Ret beyanının süresinde yapıldığının kabul edilebilmesi için üç aylık hak düşürücü süre dolmadan sulh hukuk mahkemesine ulaşması gerekir. Süreye uyulup uyulmadığı mahkemece resen dikkate alınır.
Bazı istisnai hallerde sürenin uzatılması mümkün olup, uzatma talebi Sulh Hukuk Hâkimine yöneltilmelidir. Bu istisnai hallere aşağıda ayrıca değinilmiştir.
2.1. Borca Batık Terekenin Reddinde Süre
Terekenin borca batık olması, miras bırakanın ölümü anında sahip olduğu malvarlığının borçlarını karşılamaya yetmiyor olmasıdır. Bu durumda mirasın hükmen reddedildiği kabul edilir. Yani mirasçılar, herhangi bir beyanda bulunmasa da mirası reddetmiş sayılırlar. Bu nedenle hükmen reddin söz konusu olduğu durumlarda üç aylık süre gibi sınırlı bir süre öngörülmemiştir.
3. Reddi Miras Süresinin Başlangıcı
3.1. Yasal Mirasçılar İçin Süre
Miras bırakanın ana babası, eşi, çocukları ve torunları onun yasal mirasçılarıdır. Bu kimselerin miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren üç ay içinde mirası reddetmesi gerekir. Şayet yasal mirasçılar, mirasçı olduklarını daha sonra öğrendiklerini ispat ederlerse, süre bu tarihten itibaren başlar.
3.2. Atanmış Mirasçılar İçin Süre
Vasiyetname ile atanmış mirasçılar ise vasiyetnamenin kendilerine resmen bildirilmesinden itibaren üç ay içinde mirası reddetmelidir.
3.3. Koruma Önlemi Olarak Tereke Yazımı Varsa Süre
Mirasçıların istemi veya hâkimin kendiliğinden takdir etmesi üzerine miras bırakanın mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesi için birtakım önlemler alınabilir. Bu önlemlerden birisi de miras bırakanın malvarlığının bütününü ifade eden terekenin “yazılması” işlemidir. Terekenin yazılması, miras bırakanın geride kalan mal varlıklarının tespit edilmesi anlamına gelmektedir. Şayet koruma önlemi olarak tereke yazımı varsa, terekenin yazımı işleminin sona erdiği, sulh hukuk hâkimi tarafından mirasçılara bildirilmelidir. Bahse konu bildirimi tebliğ alan her bir yasal ve atanmış mirasçının, kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içinde mirası reddetme hak ve imkânları vardır.
3.4. Reddi Miras Süresinin Uzatılması
Önemli sebeplerin varlığı halinde Sulh Hukuk hâkimince yasal ve/veya atanmış mirasçılara ret için ek süre tanınması veya yeni bir süre verilmesi mümkündür. Burada mutlaka belirtilmelidir ki; mirası süresi içinde reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş sayılır.
Görüldüğü üzere, miras bırakan sağ iken mirasın reddedilmesi mümkün değildir. O halde bu hak en erken, miras bırakanın ölümü anında kullanılabilir.
4. Mirası Reddetme Hakkını Kullanmadan Ölen Mirasçının Durumu
Türk Medeni Kanunu’nun 608/I. maddesine göre;
“Mirası reddetmeden ölen mirasçının ret hakkı kendi mirasçılarına geçer.”
Mirası reddetme hakkı yasal ve atanmış mirasçılara ait olmakla birlikte mirası reddetmeden ölen mirasçının ret hakkı, kendi mirasçılarına geçmektedir. Bu halde, ölenin yerini alan mirasçının iki çeşit ret hakkı vardır. Bunlardan biri, kendi miras bırakanından kalan mirası ret hakkı, diğeri ise kendi miras bırakanına kalan ve onun yerini aldığı için dolaylı olarak kendisine geçen mirası ret hakkıdır.
Türk Medeni Kanunu’nun 608/II. maddesine göre;
“Bu mirasçılar için ret süresi, kendilerinin miras bırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten başlar. Ancak bu süre, kendilerinin miras bırakanından geçen mirasın reddi için mirasçıya tanınan süre dolmadıkça sona ermez.”
Buna göre kanunda öngörülmüş iki farklı süre mevcuttur. Bunlardan ilki yukarıda da detaylıca açıkladığımız ve mirasçının mirası ret süresi olan üç aylık süredir. Bu süre içerisinde mirasçı hem kendi reddi miras hakkını hem de kendisine dolaylı olarak geçen mirası ret hakkını kullanması mümkündür.
Kanunda öngörülen ikinci süre ise ret hakkına sahip olan mirasçının, ilk mirasın kendi miras bırakanına geçtiğini öğrendiği andır. Bu süre, ilk mirasın geçtiğinin ikinci mirastan sonra öğrenilmesi halinde önem arz eder. Üç aylık süre bu öğrenme anından itibaren başlayacaktır.
5. Ret Hakkının Daha Önce Mirasçı Olmayanlara Geçmesi
Türk Medeni Kanunu’nun 608/III. maddesine göre;
“Ret sonucunda miras daha önce mirasçı olmayanlara geçerse; bunlar için ret süresi, önceki mirasçılar tarafından mirasın reddedildiğini öğrendikleri tarihten işlemeye başlar.”
Yasal mirasçılardan bir kısmı tarafından reddi miras hakkı kullanılmış olabilir. Bu durumda, miras diğer yasal mirasçılara geçmektedir. Yani mirası reddeden kimse sanki hiç mirasçı olmamış gibi diğer mirasçıların miras üzerinde hakkı doğmaktadır. Örnek vermek gerekirse; dedenin vefatının ardından baba mirası reddetmişse artık torun, miras üzerinde doğrudan hak sahibi olacaktır. Bu durumda şayet torun da mirası reddetmek niyetinde ise, babası tarafından mirasın reddedildiğini öğrendiği tarihten itibaren üç ay içerisinde ret hakkını kullanmalıdır. O halde, kalan mirasçılar için ret süresi, diğer mirasçıların ret işlemini gerçekleştirdiğini öğrendikleri tarihten itibaren başlar.
Ancak mirasçı kendi miras bırakanından kalan mirası reddedip, miras bırakanına kalan mirası kabul edemez. Çünkü ilk miras, ona mirası reddetmeden ölen kendi miras bırakanının terekesinin bir parçası olarak geçmektedir.
Diğer taraftan, miras hukukunun konusuna, kapsamına, mirasçılık kavramının detaylarına ve ilgililerinin yasal hak ve yükümlülüklerine ilişkin detaylı incelememize “Miras Hukuku Nedir?” başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Mal sahibi dedemiz 13 yıl önce öldü, intikal falan hiç bir işlem yapılmadı, yani hangi mallar kaldığını bilmiyoruz, şimdi yani 13 yıl sonra bir kişi reddi miras yapabilirmi? Halen intikal paylaşım hiç bir şey yapılmadı, cevaplarsanız sevinirim, kolay gelsin