Türk Medeni Kanuna (TMK) göre miras, kanun gereği mirasbırakanın ölümü anında bir bütün (kül) olarak intikal etmekte fakat mirasçıların kim ya da kimler olduğu sorusu kendiliğinden cevap bulamamaktadır. Mirasın kendiliğinden intikal ettiği kişilerin, mirasçı sıfatlarını ispat etmelerini sağlayacak özel bir belgeye (mirasçılık belgesi) ihtiyaçları vardır. Ketmi Verese; mirasçılık belgesinin alınması sırasında mirasçı sıfatına sahip bir kimsenin bu sıfatının, üçüncü kişiler veya diğer mirasçılar tarafından gizlenerek, mirasın intikalinin ve paylaşılmasının hukuka aykırı şekilde gerçekleştirilmesini ifade etmektedir. Ketmi verese çoğunlukla mirasçılardan bir ya da birkaçının diğer mirasçılar tarafından ketmedilmesi diğer bir deyişle yok sayılması sonucu meydana gelmektedir. Mirasçıların gizlenmesi sonucu çekişmesiz biçimde elde edilen ve gerçeği yansıtmayan mirasçılık belgesine dayalı olarak miras intikal ettirilmekte ve paylaşılmaktadır.
Yazı İçeriği
1. Ketmi Verese Davası Nedir?
2. Ketmi Verese Davası Açılabilmesinin Ön Koşulu: Hasımlı Veraset İlamı
3. Ketmi Verese Gerekçesine Dayalı Tapu İptal ve Tescil Davası Nedir?
4. Tapu İptal Ve Tescil Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
5. Tapu İptal Ve Tescil Davalarında Davalı Sıfatı
6. Tapu İptal ve Tescil Davalarında Süre (Zamanaşımı)
7. Tapu İptal ve Tescil Davalarında Yargılama Gideri ve Harç
Ketmi verese uygulamada genellikle mirasbırakan adına kayıtlı taşınmazlar hakkında gerçekleştirilen yolsuz tapu tescili yahut intikallerinde karşımıza çıkmaktadır. Ketmi verese sebebiyle mirasçılık hakkı gasp edilen mirasçılar açacakları ketmi verese davalarıyla haklarını elde edebilmektedirler.
1. Ketmi Verese Davası Nedir?
Ketmi verese davası, mirasçılık hakkı gasp edilen mirasçının, miras payını almak için ikame ettiği davaya verilen addır. Ketmi verese davası doktrinde tanımlanmış ve uygulama ile şekillenmiş bir dava çeşidi olup Türk Medeni Kanununda henüz düzenleme alanı bulamamıştır.
2. Ketmi Verese Davası Açılabilmesinin Ön Koşulu: Hasımlı Veraset İlamı
Yargıtay, ketmi verese davalarında hasımlı veraset ilamı alma hususunu bir ön koşul olarak kabul etmektedir. Buna göre öncelikle hasımlı veraset ilamı alınmalı ve dava veraset ilamı alındıktan sonra açılmalıdır. Ancak Yargıtay içtihatlarında, hasımlı veraset ilamı alınmadan doğrudan ketmi verese davası açılması halinde, davanın reddine değil, eksikliğin giderilmesi adına davacıya mehil (süre) verilmesi gerektiği kabul edilmektedir.
Sonuç olarak mevcut mirasçılık belgesinde mirasçılardan birinin yok sayılması veya gizlenmesinin söz konusu olduğu hallerde, öncelikle mirasçılık belgesinin aksi ispat edilerek belgenin geçersiz kılınması gerekecektir. Derhal belirtmek gerekir ki, mirasçılık belgesinin doğru olmadığı, bazı mirasçıların ketmedildiği (gizlendiği) veya belgede yazılmadığı her türlü delille ispat olunabilir.
Bu konuda daha detaylı bilgi almak için “Mirasçılık Belgesi Nedir? (Veraset İlamı)” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
3. Ketmi Verese Gerekçesine Dayalı Tapu İptal ve Tescil Davası Nedir?
Tüm mirasçıları göstermeyen bir mirasçılık belgesine dayanılarak yapılan tescil işlemleri gerçek durumu yansıtmadıkları için yolsuz tescil olarak değerlendirilecektir. Bu durumda, gerçek hak durumuna uygun biçimde yeni mirasçılık belgesinde mirasçılık sıfatı ve miras payları tespit edilen kimseler, tapu sicilinin düzeltilmesi davası yoluyla ilgili tapu sicilinin gerçeğe uygun hale getirilmesini talep edebilirler.
Yargıtay’a göre, tapu sicilinin düzeltilmesi davası varsa, bu davada tarafların mirasçılık sıfatı bekletici mesele yapılarak, onlara hasımlı bir mirasçılık belgesi getirmeleri olanağı da tanınmaktadır. Davacıların mirasçı oldukları ve taraf ehliyetlerinin bulunduğu belirlendiği takdirde, işin esasının incelenmesi ve bunun sonucuna göre karar verilmesi gereklidir.
4. Tapu İptal Ve Tescil Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Ketmi verese olgusuna genellikle gerçeği yansıtmayan mirasçılık belgelerine dayalı olarak yapılmış dolayısıyla yolsuz nitelikteki tapu sicili düzeltilmesi davalarında karşılaşıldığı için ketmi verese davalarında görevli mahkeme Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 2. maddesi gereği Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Ketmi verese davalarında tapu memuru huzurunda gerçekleşen taşınmaz aynına ilişkin bir işlem söz konusu olduğundan yetkili mahkeme HMK m. 12 gereği taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Bu yetki, kesin nitelikte olup dava şartı niteliğindedir. Dolayısıyla mahkemenin yetkisizliği taraflarca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkeme hâkimi tarafından da her zaman re’sen dikkate alınabilir.
5. Tapu İptal Ve Tescil Davalarında Davalı Sıfatı
Ketmi verese olgusuna dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkin davalar ancak kayıtlı malike karşı açılabilir. Zorunlu dava arkadaşlığı bulunan haller dışında da dahili dava yoluyla bir kimseye taraf sıfatı verilemeyeceği gibi hakkında hüküm kurulması da imkansızdır.
6. Tapu İptal ve Tescil Davalarında Süre (Zamanaşımı)
Yargıtay içtihatlarına göre taşınmazın aynına yönelik ketmi verese olgusu nedeniyle açılan davaların hiçbir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılması mümkündür.
7. Tapu İptal ve Tescil Davalarında Yargılama Gideri ve Harç
Ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarında yargılama gideri ve harç hususunda ise Yargıtay’ın tutumu dava değerinin dava konusu taşınmazın değeri olduğundan bahisle davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet eden değer olduğu ve bu değer üzerinden yargılama gideri ve harca hükmedilmesi gerektiği şeklindedir.