Çek, bankaya hitaben yazılan ve belirli miktar paranın ödenmesi talebini içeren bir kıymetli evrak türüdür. Ticari ilişkilerde ödeme aracı olarak kullanılan çek, Türk Ticaret Kanunu (TTK) uyarınca sıkı şekil koşullarına tabidir. Çeki düzenleyen kişi, bankaya hitaben yazılan yazıda bir kişinin emrine ödeme yapılmasını talep ederek çeki alacaklıya teslim eder. Çekin hamili, muhatap bankaya başvurarak kendisine ödeme yapılmasını talep edebileceği gibi aksi kararlaştırılmadıkça çeki 3. kişilere de devredebilir. Bununla birlikte bazı durumlarda çekin istem dışı elden çıkması da söz konusu olabilmektedir. Öyle ki, kaybolma veya çalınma gibi durumlarda çekin 3. kişilerin eline geçmesi riskiyle karşılaşılabilir. Bunun dışında çekin çeşitli sebeplerle yok olması halinde de istem dışı olarak elden çıktığı kabul edilmektedir. Bu ve benzeri durumlar yüzünden çekin ibrazının veya çek üzerinde yazılı olan hakkın saptanmasının imkânsız hale gelmesine zıya (zayi olma) denilmektedir. Kanun koyucu zıya halinde, yetkili hamilin haklarını korumak adına birtakım hukuki çareler öngörmüştür. Bu hukuki çarelerin başında çek iptal davası gelmektedir.
Yazı İçeriği
1. Çek Nedir?
2. Çek Hangi Hallerde Zıyaa Uğrar?
3. Ödeme Yasağı Talep Edilmesi
4. Çek İptal Davasını Kim Açabilir?
5. Çekin Getirilmesine İlişkin İlan Yapılması
6. Çek İptal Kararı ve Sonuçları
Çek iptal davası, zıyaa uğrayan bir çekin yetkili hamilinin hak kaybına uğramaması adına açılan bir davadır. Bu davada yetkili hamil olduğunu iddia eden kişi, çekin zıyaa uğradığını ispat ederek iptalini talep etmektedir. Mahkemece çekin zıyaa uğradığına kanaat getirildiği takdirde çek iptal edilir. İptal edilen çekin hamili, alacağını çeki ibraz etmeden ileri sürebilme veya masraflarını ödemek koşuluyla yeni bir çek düzenlenmesini talep etme imkanına sahip olmaktadır.
1. Çek Nedir?
Çek iptal davası açılabilmesi için öncelikle Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) ve Çek Kanunu’nda aranan şartları haiz bir çekin varlığı gerekmektedir. Buna göre çekte bulunması zorunlu olan unsurlar şunlardır:
- Senet metninde “çek” kelimesini ve eğer senet Türkçe’den başka bir dille yazılmış ise o dilde “çek” karşılığı olarak kullanılan kelimeyi.
- Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi.
- Ödeyecek bankanın yani “muhatabın” ticaret unvanını.
- Ödeme yerini.
- Düzenlenme tarihini ve yerini.
- Düzenleyenin imzasını.
- Banka tarafından verilen seri numarasını.
- Karekodu içermelidir.
Çek ya yukarıda yer alan unsurları doğrudan içermeli ya da TTK’nın tamamlayıcı hükümleri uyarınca bu unsurlar tespit edilebilmelidir. Bu unsurları içermeyen veya tamamlayıcı hükümler vasıtasıyla unsurları tespit edilemeyen çekler, iptal davasına konu olamazlar.
Konuyla ilgili detaylı bilgi için Çekte Bulunması Gereken Zorunlu Unsurlar başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
2. Çek Hangi Hallerde Zıyaa Uğrar?
Çek iptal davası açılabilmesi için çekin zıyaa uğraması gerekmektedir. Çekin çalınması, kaybolması, yırtılması veya yanması gibi sebeplerle ibrazının imkansızlaştığı hallerde çekin zayi olduğu kabul edilmektedir. Bununla birlikte çekin zıyaa uğradığının kabul edilmesi için tamamen elden çıkması veya yok olması gerekmemektedir. Örneğin çekin ıslanması nedeniyle yazıların silinmesi durumunda çekte yazılı hakkın tespitinin imkansızlaşması söz konusu olacağından çekin zayi olduğu söylenebilecektir.
3. Ödeme Yasağı Talep Edilmesi
Çekin rıza dışında elden çıkması durumunda, 3. kişiler tarafından ele geçirilmesi ve kullanılması söz konusu olabilmektedir. Öyle ki, çekin kaybolması veya çalınması gibi hallerde çeki bulan veya çalan kişiler, bunu bankaya ibraz ederek kendilerine ödeme yapılmasını talep edebilirler. Bu gibi durumların önüne geçmek için muhatap bankanın ödeme yapmaktan yasaklanmasının talep edilmesi mümkündür. Mahkeme, zıya durumunu değerlendirerek muhatap bankanın ödemekten menedilmesine karar verebilir. İhtiyati tedbir niteliğindeki bu karara ödeme yasağı denilmektedir.
Önemle belirtmek gerekir ki, çekin yok olduğu durumlarda ödeme yasağı talep edilmesi mümkün değildir. Zira, ödeme yasağı talep edilebilmesi için paranın yetkili olmayan bir kişiye ödenme riskinin bulunması gerekir. Çekin yok olduğu durumlarda, çek ibraz edilemeyeceği için ödemenin yapılması da mümkün olmayacaktır.
Ödeme yasağına karar verilebilmesi için, ödeme yeri veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden ödemenin yasaklanmasının talep edilmesi gerekmektedir. Talep edilmediği takdirde mahkemenin resen ödeme yasağına karar vermesi mümkün değildir. Ödeme yasağı iptal davası ile birlikte talep edilebileceği gibi iptal davasından önce de talep edilebilir. Muhatap banka, ödeme yasağına karar verilmesi durumunda çek kendisine ibraz edilse dahi ödeme yapamaz.
Şayet çeki ele geçiren kişi biliniyorsa, iade davası açması için yetkili hamile uygun bir süre verilir. Yetkili hamil verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme ödeme yasağını kaldırır.
Bununla birlikte çeki ele geçiren kişinin kim olduğu bilinmiyorsa iptal davası açılabilecektir.
4. Çek İptal Davasını Kim Açabilir?
Çekin zayi olması halinde yetkili hamil, asliye ticaret mahkemesinde çek iptal davası açabilir. İptal davası açan kişi, çekin zayi olduğuna yönelik inandırıcı delilleri de mahkemeye sunmak zorundadır.
Burada tartışmalı olan husus, çeki düzenleyenin yani keşidecinin iptal davası açıp açamayacağıdır. Yargıtay, keşidecinin iptal davası açamayacağını kabul etmektedir. Öyle ki, uygulamada da keşideci tarafından açılan iptal davaları reddedilmektedir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 28.02.2019 tarihli ve 2017/5203 E., 2019/1679 K. sayılı kararı
“Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, zayi nedeniyle çek iptali davasının, işin niteliği ve meydana getireceği hukuki sonuçları itibariyle bu tür davayı açma yetkisinin hamile ait olduğu, keşidecinin bu yasal yükümlere dayanarak çek iptal davası açma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. …davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına … oybirliğiyle karar verildi.”
Çek iptal davasının yalnızca yetkili hamil tarafından açılabileceği kabul edilmekle birlikte bu kişinin hakkın sahibi yani çekin alacaklısı olması gerekmemektedir. Öyle ki, çeki tahsil cirosu ile devralan kişinin de dava açması mümkündür. Önemli olan çeke düzgün bir ciro silsilesi ile hamil olunup olunmadığıdır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09.06.2017 tarihli ve 2015/15123 E., 2017/2747 K. sayılı kararı
“Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; senetlerin meşru hamilinin … Tekstil Şirketi olduğu, senet iptal davasını ancak senedin meşru hamilinin açabileceği, davacı bankanın sadece senedi tahsil cirosu ile aldığı, tipik ciro ile almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, zayi olduğu iddia edilen çeklerin iptaline ilişkindir. Davacı banka tahsil cirosu ile çeki almakla vekil hamil olup, çekin zayi olması nedeniyle iptal davası açma yetkisini haizdir. Bu nedenle davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu kabul edilerek, işin esasına girilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde davacının dava ehliyetinin olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.”
Henüz doldurulmamış boş çek yapraklarının çalınması veya kaybolması durumunda çek defteri sahibinin iptal davası açamayacağı kabul edilmektedir. Zira, henüz doldurulmayan çek, kambiyo senedi vasfına sahip değildir ve iptal davasına konu edilemez.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 25.04.2018 tarihli ve 2016/9861 E., 2018/3112 K. sayılı kararı
“Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, Şekerbank’a yazılan müzekkereye verilen cevapta davaya konu çeklerin henüz şubeye ibraz edilmemiş bedellerinin ödenmemiş olduğunun bildirildiği, boş çek yapraklarının kıymetli evrak vasfını taşımadığı, bu nedenle zayi nedeni ile iptal davasına konu edilemeyeceği, çekin zayi nedeniyle iptal davası açma hakkının lehdar ve hamile tanınmış bir hak olduğu, keşidecinin bu yasal hükümlere dayanarak iptal davası açma hakkı bulunmadığı, somut durumda davaya konu kılınabilecek çekin çek vasfını kazandıktan sonra rıza hilafına elden çıkan çek olması gerektiği, bu hali ile davanın açılması şartının oluşmadığı, davacının dava açmasında hukuki menfaatinin bulunmadığı, hukuki menfaatin dava şartı olduğu, dava şartının varlığı veya yokluğunun mahkemece re’sen araştırılması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. …davacının bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına … oybirliğiyle karar verildi.”
5. Çekin Getirilmesine İlişkin İlan Yapılması
İptal davası açıldığı takdirde mahkeme, çekin zıyaa uğrayıp uğramadığını değerlendirecektir. Şayet mahkeme, çekin zıyaa uğradığına kanaat getirirse çekin iadesi için ilanda bulunur. İlanda çeki ele geçiren kişi, iadeye davet edilir ve iade edilmemesi durumunda çekin iptaline karar verileceği ihtar olunur. Çeki getirme süresi en az üç ay en çok bir yıl olup bu süre mahkemece takdir edilecektir. Mahkemece takdir edilen süre, birinci ilan gününden itibaren başlar. Çekin getirilmesine ilişkin ilan, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde üç defa yapılır. Ancak mahkeme başka ilan yöntemlerine de karar verebilir.
Yapılan ilan sonucunda çek mahkemeye sunulursa, mahkeme iade davası açılması için yetkili hamile süre verir. Yetkili hamil, bu süre içinde dava açmazsa çek, mahkemeye sunmuş olana iade edilir ve varsa ödeme yasağı kaldırılır.
Çek verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa çekin iptaline karar verilir.
6. Çek İptal Kararı ve Sonuçları
Mahkemece çekin iptaline karar verilmesi halinde çekin zayi olduğu ispatlanmış olur. Dolayısıyla zayi olan çekin ibrazı yoluyla ödemenin talep edilmesi mümkün değildir. Bununla birlikte iptal davasını açan kişi, çekteki hakkı senetsiz ileri sürebilecektir. Ayrıca masraflarını ödemek koşuluyla yeni bir çek düzenlenmesini talep etmesi de mümkündür.
Önemle vurgulamak gerekir ki; hakkı senetsiz ileri sürebilmek ve yeni bir çek düzenlenmesini talep edebilmek için mahkemeden karar alınması gerekmektedir. Yalnızca çekin iptal edilmiş olması bu hakların doğrudan kullanılabileceği anlamına gelmemektedir.
Sonuç olarak herhangi bir şekilde çekin zıyaa uğraması halinde çok hızlı hareket edilmeli ve olası hak kayıplarının önüne geçilmesi sağlanmalıdır.