Boşanma süreci, sadece eşler arasındaki hukuki bir ayrılık değil, aynı zamanda varsa ortak çocuklar açısından da önemli sonuçlar doğuran bir süreçtir. Bu süreçte en hassas konulardan biri ise çocuğun velayetinin kime verileceğidir. Türk hukukunda velayet, çocuğun üstün yararı ilkesi çerçevesinde değerlendirilir ve mahkeme, çocuğun sağlıklı bir ortamda büyümesini sağlayacak ebeveyni belirler.
Velayet konusunda karar verilirken, çocuğun yaşı, ebeveynlerin bakım ve maddi olanakları, çocuğun psikolojik ve duygusal gelişimi gibi pek çok faktör dikkate alınır. Peki, mahkemeler çocuğun velayetini belirlerken hangi kriterleri göz önünde bulundurur? Ortak velayet mümkün müdür? Velayet kararı sonradan değiştirilebilir mi? Bu yazımızda, boşanma sürecinde velayetle ilgili en sık sorulan soruların yanıtlarını ve hukuki süreçleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Yazı İçeriği
- 1. Velayet Nedir? Hukuki Tanımı
- 2. Boşanma Davasında Velayet Nasıl Belirlenir?
- 2.1. Çocuğun Yaşına Göre Velayet Hakkının Belirlenmesi
- 2.2. Çocuğa Sunulan Yaşam Koşullarına Göre Velayetin Belirlenmesi
- 2.3. Çocuğun Kardeşleriyle Olan İlişkisine Göre Velayetin Belirlenmesi
- 2.4. Çocuğun Görüşü Alınarak Velayetin Belirlenmesi
- 2.5. Anne ve Babanın Taleplerine Göre Velayetin Belirlenmesi
- 3. Boşanmada Ortak Velayet Kararı Verilebilir mi?
- 4. Babanın Velayeti Alabileceği Durumlar
1. Velayet Nedir? Hukuki Tanımı
Velayet, reşit olmayan çocuğun bakım, eğitim, korunma ve temsil edilmesiyle ilgili hak ve sorumlulukları kapsayan hukuki bir yetkidir. Anne ve baba, çocukları ergin olana kadar velayet hakkına sahiptir ve çocuğun her türlü ihtiyacını karşılamakla yükümlüdür.
Türk Medeni Kanunu Madde 335 – Velayet Hakkı
Türk Medeni Kanunu Madde 335 – Velayet Hakkı
“Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz…..”
2. Boşanma Davasında Velayet Nasıl Belirlenir?
Boşanma davalarında çocuğun velayeti, çocuğun üstün yararı ilkesi doğrultusunda Türk Medeni Kanunu’nun 336. maddesine göre mahkeme tarafından belirlenir. Eğer ortak hayat sona ermiş veya eşler arasında ayrılık gerçekleşmişse, hâkim velayeti eşlerden birine verebilir.
Mahkemenin Velayet Kararını Belirlerken Dikkate Aldığı Faktörler
Hâkim, velayetin kime verileceğine karar verirken aşağıdaki kriterleri değerlendirir:
- Çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine uygun bakım ve eğitim imkânlarının sağlanması,
- Ebeveynlerin çocuğa gösterdiği ilgi ve duygusal bağlılık
- Ebeveynlerin yaşam koşulları ve çocuğun sosyal çevresinin korunması
- Ebeveynlerin psikolojik ve fiziksel sağlığı
- Ebeveynlerin çocuğun eğitimine ve gelişimine katkı sağlama durumu
- Ebeveynlerden herhangi birinin çocuğa zarar vermesi veya ihmalde bulunması
- Çocuğun görüşü (12 yaş ve üzeri için)
Hâkimin çocuğun üstün yararını belirlerken dikkate aldığı temel kriterlere aşağıda ayrıntılı olarak yer verilmiştir.
2.1. Çocuğun Yaşına Göre Velayet Hakkının Belirlenmesi
Velayetin belirlenmesinde en önemli kriterlerden biri de çocuğun yaşıdır. Çocuğun yaşına bağlı olarak gelişimsel ve duygusal ihtiyaçları değiştiği için, hâkim karar verirken çocuğun hangi ebeveyne daha fazla ihtiyaç duyduğunu göz önünde bulundurur. Özellikle küçük yaşlardaki çocukların bakım ve şefkat ihtiyacı nedeniyle anneyle kalma eğiliminde olduğu görülmektedir. Ancak her durumda mahkeme, çocuğun üstün yararını esas alarak karar verir.
- 0 – 3 Yaş Aralığındaki Çocuğun Velayeti: Türk hukuku uygulamalarında, 0-3 yaş arasındaki çocukların anne bakımına mutlak olarak muhtaç olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle, annenin iş durumu, ekonomik koşulları veya yaşam tarzı gibi faktörler dikkate alınmaksızın, Yargıtay içtihatlarına göre bu yaş grubundaki çocukların velayeti genellikle anneye verilmektedir. Anne ancak çocuğa bakamayacak durumda olması veya çocuğun sağlığına zarar verecek bir yaşam sürmesi gibi olağanüstü hâllerde velayet hakkını kaybedebilir.
- 3 – 6 Yaş Aralığındaki Çocuğun Velayeti: Çocuğun 3 ila 6 yaş arasında olması durumunda, annenin bakım ve şefkatine olan ihtiyacın devam ettiği kabul edilmekle birlikte, bu gereklilik mutlak bir kural olarak görülmemektedir. Eğer anne, çocuğun bakımını üstlenmekten acizse, sağlık durumu kötüye gitmişse veya çocuğa zarar verecek bir yaşam tarzına sahipse, mahkeme çocuğun üstün yararını gözeterek velayeti babaya verebilir. Ancak, bu yaş aralığında çocuğun velayetinin babaya verilmesi istisnai bir durumdur.
- 6 – 12 Yaş Aralığındaki Çocuğun Velayeti: Okul çağı olarak nitelendirilen 6-12 yaş aralığında, velayet kararlarında çocuğun sadece duygusal ihtiyaçları değil, eğitimi ve geleceği de dikkate alınmaya başlanır. Mahkeme, ebeveynlerin çocuğa sunabileceği maddi ve manevi olanakları değerlendirir. Bu yaş grubunda velayet kararı verilmeden önce, mahkeme genellikle bir pedagog aracılığıyla çocuğu dinler ve görüşünü alır. Ancak, çocuğun fikri hâkim için bağlayıcı değildir. Son kararı verirken hâkim, çocuğun menfaati doğrultusunda en uygun ebeveyni belirler.
- 12 Yaş Üstü Çocukların Velayeti: 12 yaş ve üzerindeki çocuklar, kendilerini daha iyi ifade edebildikleri ve belirli bir olgunluğa eriştikleri kabul edilen bir yaş grubundadır. Bu nedenle, mahkemeler çocuğun kendi isteğini dikkate alır ve genellikle yanında kalmak istediği ebeveyni seçmesine izin verir.
Bu yaş gruplarına göre velayet belirlenirken, hâkim her durumda çocuğun sağlığı, psikolojik gelişimi ve genel refahını ön planda tutarak karar vermektedir.
2.2. Çocuğa Sunulan Yaşam Koşullarına Göre Velayetin Belirlenmesi
Mahkemeler, velayet kararını verirken çocuğun alıştığı yaşam alanını koruma ilkesine büyük önem verir. Çocuğun büyüdüğü, eğitim gördüğü ve sosyal çevresini oluşturduğu ortamın ani ve köklü değişikliklere uğraması, psikolojik gelişimi açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Bu nedenle, velayet değerlendirilirken çocuğun mevcut yaşam koşullarının ne ölçüde korunabileceği göz önünde bulundurulur.
Hâkim, çocuğun eğitim hayatının, sosyal çevresinin ve yaşam düzeninin devamlılığını sağlamak amacıyla, velayeti çocuğun alışkın olduğu ortamı en iyi şekilde sürdürebilecek ebeveyne verebilir. Bu kapsamda şu faktörler dikkate alınır:
- Çocuğun şu anki ikametgahı ve çevresine olan bağlılığı,
- Eğitim hayatının sekteye uğramaması için mevcut okuluna devam edebilmesi,
- Çocuğun sosyal çevresi, arkadaş ilişkileri ve alışkanlıkları,
- Yaşadığı ortamın güvenli ve sağlıklı olması.
2.3. Çocuğun Kardeşleriyle Olan İlişkisine Göre Velayetin Belirlenmesi
Boşanma sürecinde velayet kararı verilirken, birden fazla çocuğun olması durumunda kardeşlerin bir arada tutulmasının çocuğun üstün yararı açısından önemli olduğu kabul edilmektedir. Çocuklar, boşanmanın getirdiği duygusal zorluklarla başa çıkarken kardeşleriyle birlikte olmanın sağladığı destekten büyük ölçüde faydalanır. Bu nedenle, mahkemeler mümkün olduğunca kardeşleri birbirinden ayırmamaya özen gösterir.
Yargıtay içtihatlarına göre de genel eğilim, kardeşlerin birbirinden ayrılmaması ve çocukların velayetinin aynı ebeveynde toplanması yönündedir. Ancak, bazı durumlarda çocukların yaş farkı, ihtiyaçları ve gelişim düzeyleri farklı olduğundan, kardeşlerin bir arada kalmasının mümkün olmadığı haller de olabilir. Böyle durumlarda hâkim, her çocuğun üstün yararını gözeterek en uygun kararı verir.
2.4. Çocuğun Görüşü Alınarak Velayetin Belirlenmesi
Çocuğun velayetinin belirlenmesi sürecinde, çocuğun görüşünün alınması önemli bir husustur. Ülkemizin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi, yeterli idrak yetisine sahip çocukların kendileriyle ilgili davalarda görüşlerini ifade etme hakkına sahip olduğunu kabul etmektedir. Bu doğrultuda, Türk yargısında da çocuğun görüşü velayet davalarında dikkate alınan unsurlardan biri haline gelmiştir.
Ancak, çocuğun görüşü her ne kadar önemli olsa da, hakim esas olarak çocuğun üstün yararını gözeterek karar vermektedir. Çocuk, velayet davası sürecinde ebeveynlerinden etkilenebilir, yönlendirme veya baskı altında kalabilir. Bu nedenle, mahkemeler çocuğun beyanlarını incelerken, çocuğun idrak seviyesini ve duygusal gelişimini göz önüne alarak onun görüşüne ne ölçüde önem verilmesi gerektiğini takdir eder. Çocuğun yaşı ilerledikçe ve idrak yetisi arttıkça, mahkemeler onun beyanlarına daha fazla ağırlık verebilir.
2.5. Anne ve Babanın Taleplerine Göre Velayetin Belirlenmesi
Mahkeme, velayet kararını verirken ebeveynlerin taleplerini dikkate alır. Ancak, esas olan çocuğun üstün yararıdır. Bu nedenle, ebeveynlerin velayet talep edip etmemesi, nihai karar açısından belirleyici olsa da hakimin geniş takdir yetkisi çerçevesinde çocuğun menfaatleri doğrultusunda bir değerlendirme yapılır.
- Her İki Ebeveynin de Velayeti Talep Etmesi: Boşanma sürecinde her iki ebeveynin de çocuğun velayetini talep etmesi oldukça yaygın bir durumdur. Böyle bir durumda, hâkim ebeveynlerin taleplerini dikkate almakla birlikte, çocuğun fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimi açısından en uygun kararı vermekle yükümlüdür.
- Ebeveynlerin Velayeti Talep Etmemesi: Velayeti istemeyen bir ebeveyne zorla velayet verilmesi, çocuğun fiziksel ve duygusal gelişimi açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceği için genellikle uygulanmaz. Eğer her iki ebeveyn de çocuğun velayetini almak istemezse, hâkim 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında çocuğun devlet koruması altına alınmasına karar verebilir. Bu durumda çocuk, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın gözetiminde bir bakım kuruluşuna veya uygun bir koruyucu aile yanına yerleştirilebilir.
- Velayet Konusunda Tarafların Anlaşması: Velayet, anlaşmalı veya çekişmeli boşanma davalarında tarafların karşılıklı olarak üzerinde mutabık kalabilecekleri bir husustur. Taraflar, velayetin kimde olacağına dair kendi aralarında bir karar verebilir ve bunu anlaşmalı boşanma protokolüne ekleyebilir. Ancak, tarafların yaptığı bu anlaşma, hâkim açısından bağlayıcı değildir.
3. Boşanmada Ortak Velayet Kararı Verilebilir mi?
Ortak velayet, boşanmış ebeveynlerin çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve diğer temel konulardaki sorumlulukları eşit şekilde paylaşması anlamına gelir. Bu sistemde, çocuk yalnızca bir ebeveynin yanında kalmak yerine, her iki ebeveynin de aktif olarak karar süreçlerine dahil olması sağlanır.
Türk hukuk sisteminde, boşanma sonrası ortak velayet açıkça düzenlenmemiştir. Ancak, Yargıtay içtihatları ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler doğrultusunda, ortak velayetin bazı durumlarda mümkün olduğu kabul edilmektedir.
Özellikle anlaşmalı boşanma davalarında, tarafların karşılıklı rızasıyla ortak velayet talep etmeleri halinde, mahkeme çocuğun üstün yararını gözeterek bu talebi kabul edebilir. Ancak, çekişmeli boşanma davalarında genellikle ortak velayet kararı verilmez ve velayet ebeveynlerden birine bırakılır.
4. Babanın Velayeti Alabileceği Durumlar
Türk hukukunda ve Yargıtay içtihatlarında, küçük yaştaki çocukların (özellikle 0-3 yaş arası) anne bakımına muhtaç olduğu kabul edilse de, babanın velayet hakkı kazanabileceği durumlar da mevcuttur. Mahkeme, çocuğun üstün yararını gözeterek annenin velayet hakkının çocuğun gelişimi açısından sakıncalı olup olmadığını değerlendirir. Eğer annenin çocuğa uygun bir bakım sağlayamayacağı tespit edilirse, velayet babaya verilebilir.
- Annenin çocuğa fiziksel veya psikolojik zarar vermesi: Anne, çocuğa fiziksel veya psikolojik şiddet uyguluyorsa, velayet babaya geçebilir.
- Annenin alkol, uyuşturucu madde bağımlılığı veya kumar alışkanlığı: Bu gibi durumlar varsa, çocuğun sağlıklı bir ortamda büyümesi için velayet babaya verilebilir.
- Annenin çocuğun bakımını ihmal etmesi: Anne, çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamıyorsa (örneğin, beslenme, sağlık, barınma gibi konularda ciddi ihmalkârlık yapıyorsa), velayet babaya verilebilir.
- Annenin fiziksel veya ruhsal sağlığının velayeti engellemesi: Anne, çocuğa bakamayacak derecede ciddi bir fiziksel veya ruhsal hastalığa sahipse veya çocuğun güvenliğini tehlikeye atan bir hastalık söz konusuysa, çocuğun velayetini babaya verebilir.
- Anne, çocuk için tehlike arz eden bir yaşam sürüyorsa: Anne suça eğilimli bir çevrede bulunuyorsa, mahkeme çocuğun velayetini babaya verebilir.
- Annenin çocuğu bırakması veya terk etmesi: Anne, çocuğu terk edip ilgilenmiyorsa, boşanma sürecinde veya sonrasında çocuğun bakımını reddediyorsa, çocuğun uzun süre başka kişiler tarafından bakılmasına neden oluyorsa, velayet babaya verilebilir.
- Annenin yeni evliliğinin çocuğun gelişimine olumsuz etki etmesi: Anne, yeni bir evlilik yapmışsa ve bu evlilik çocuğun gelişimini olumsuz etkiliyorsa (örneğin, üvey baba çocuğa kötü davranıyorsa), yeni evlilik nedeniyle çocuk ihmal ediliyorsa veya çocuğun yaşam koşulları kötüleşiyorsa, mahkeme velayeti babaya verebilir.
- Babanın çocuğa daha iyi bir gelecek sunabilecek olması: Baba, çocuğun eğitim, sağlık ve genel yaşam standartlarını anneden daha iyi sağlayabilecek durumdaysa, Babanın çocuğun duygusal gelişimini olumlu etkileyeceği tespit edilirse, Mahkeme, çocuğun üstün yararını göz önünde bulundurarak velayeti babaya verebilir.
Velayet, her durumda çocuğun üstün yararını koruyacak şekilde belirlenir. Genel olarak küçük yaşlardaki çocukların velayeti anneye verilse de, annenin çocuğa zarar vermesi, ilgisiz kalması veya bakım sorumluluğunu yerine getirememesi durumunda, mahkeme velayeti babaya verebilir. Babanın çocuğun fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimi için daha uygun bir ortam sağladığı kanıtlanırsa, velayet hakkı babaya geçebilir.


Merhaba,
9 yıllık eşimle 9 yaşında 1 oğlum ve 4 yaşında 1 kızım var. Uzun zamandır evliliğimizde ciddi anlaşmazlıklar söz konusu, neredeyse durum çocuklar için devam eden mantık evliliğine dönmüştü. En önemli sorun 1 yıldır işim gereği İstanbul’da yaşamak zorundayım ve ne kadar daha süreceği belli değil çocuklardan ayrı kalmaya artık dayanamıyorum 1 yıldır idare ettim. Fakat eşim İzmir’de olan evimizi inatla İstanbul’a taşımak istemiyor. Bizde boşanma kararı aldık. Size sorum eşim çocukların velayetini bana vermeye razı ama yarın bir gün mahkemede vazgeçer düşüncesi ile velayeti bana vereceğine dair imzalı bir yazı filan almanın faydası olur mu?
Merhaba ;
8 senelik evliyim eşim telefonuma program yükleyerek iş yerindeki arkadaşım ile yaptığım onu aldatmaya yönelik yazışmaları çekip saklıyor. 5.5 yaşında kızım var. Oturduğumuz ev kredi ile alınmış durumda ve eşimin üzerine borcu devam ediyor kızımın velayeti ve evin durumu konusunda bilgi verirmisiniz. Ayrıca eşimin telefonuma program yükleyip özel yazışmalarımı alması suçmudur.
meraba ben 30 yasindayim 4 yildir evliyim 3 yasind kizim var esimden nerdeyse iki yildir ayri kaliyoruz birlikteyiz ama yanimda degil anlasamiyoruz bana olan sorumluluklarini yerine getirmiyor ben baska sehirde calisiyorum arada on iki on uc saatlik mesafe var o da annesinin yaninda kaliyor. iki yildir yanima bir bucuk ay felan geldi kaldi benimle bulundugum yerde kalmak istemiylr annesinim yaninda yakin olmak istiyor ama benim de is imkanlarim burada cok iyi. ve ben simdi de bosanmak istiyorum kizimida almak istiyorum esim calismyo kizima daha iyi bakacagimi daha iyi imkanlari sunacagima ben cok inaniyorum sizce alabilir miyim? ustelik annesi kizim a da iyi bakmiyor zaten bir evde 7.8 kisi yasiyorlar maddi olarak da manevi olarak da kizim rahat degil orada
merhaba;
Eşimle 5 yıldır evliyiz. 3 yaşında bir oğlumuz var. yapamadık ve ayrılma kararı aldık. eşim çalışmıyor ve üzerinde bir hayli borç var. ayrıca icralık dosyaları da mevcut. ben ise kamuda çalışıyorum ve işim gayet iyi. anlaşmalı boşanma kararı aldık. eşim protokolde velayetin ortak velayet olmasını talep ediyor. ben ise velayetin bana verilmesini istiyorum. ama protokolde onun istediği gibi yazacağız(boşanmaktan vazgeçmemesi için). soracağım şu biz protokolde onun istediği gibi yazsak(ortak velayet) hakimin kararı ne olur. velayet ortak olur mu? yoksa hakim onun çalışmamasını ve çocuğun yaşını göz önünde bulundurarak velayeti bana verir mi? cevabınız için şimdiden teşekkürler.
mrhb ben 8 senelik evliyim ayrılırsam 2 yasındakı cocuk bana verilirmi erkek tarafı biraz gelenekleri oldukları için cocukları anneden alırlar boşanınca anneye vermezler ve ben bu durumda ne yapabilrim karşı taraf biraz töreli bır yapısı var mahkeme olsada bana verse bile benden zorla alır eşim bu durum ne olur ben nasıl alabilrim ilk mahkeme olmadan bende kalma şansı varmı
Merhabalar iki buçuk yıllık evliyim ve 1 yaşında bir kizim var ve çalışan bir anneyim. Eşimle şiddetli geçimsizlik yaşıyoruz boşanma durumunda muhtemelen kizimin velayeti bende kalicak ama ben şu an memleketimde yasamiyorum boşanma sonrası memleketime dönüp tasindigimda çocuğumun babasinin kızımı görme durumu mesafelerden dolayı sıkıntı olursa bunun için benim velayet konusunda bi kisitlama koydurabilirmi? Aradaki mesafe 1000 km kadar olucak çünkü
merhaba, 5 yıllık evliyim ve 4 yaşında kızım var. Kızım bana aşırı derecede düşkün. Ben de kızımla arkadaş gibiyim. Eşim ise, kızımın bakımlarını yapar (yeme, içme, giyim, temizlik) ancak oyun ve ilgi konusunda benim kadar değildir. Kendim memurum, eşim annem ve babamla iyi geçinmez ve onlara saygısızca davranır. Geçimsizliğimizin nedenlerinden birisi bu. Benim ve eşimin, alkol, sigara veya kötü bir alışkanlığımız yok. Eşim çalışmıyor. Babası olarak, kızımın velayetini alabilir miyim…
Merhabalar. Eşim çocuğum bir yaşındayken evi terk etti. 1 yaşındaki çocuğumuzu bana bıraktı. Hamileydi baba evinde ikinci doğumu yaptı. Şuan 2 yaşında olan çocuğumuz bende kalıyor. Birinci çocuğumuzu kendi isteği ile bana bırakıp gitti. Ve görmeyi de hic istemedi. Çocuk 1 senedir benimle yaşıyor ve bakımında hiçbir problem yok. Eşimle boşanma davasında eşim çocuğu alabilir mi ? Çocuk bana ve aileme çok alıştı.
merhaba benim eşim serbest meslekle ugrasıyor yazları çalısır kışın evde geçirir kendisinden sözlü küfürler hakaratler duymaktayım.olmadık iftiralar atıp hem cocuklarıma hemde beni ölümle tehdit etmektedir.en son bıcakla saldırdı cocuklarımın önünde kızım 11 yasında oglum 6 yasında velayetlerinin bende olabilmesi için nasıl yol izlemeliyim. cocuklarımın ruhsal durumları hiç iyi degil özellikle kızımı istemedigini ve sevmedigini söylüyor cocugum bu yüzden sosyal yasantısı etkileniyor.bosanmak istiyorum ama velayet konusunda tereddüt ediyorum.
Merhaba iyi günler bu hayatta eşimin dırdırından bıktıgım kadar hiç bir şeyden bıkmadım ben esnafın eşim ev hanımı 2 yaşında oğlumuz var benim ne içkim ne atlatmam var sabah ise akşam eve gelirim evime bakarım ayrılSam mahkeme haftada kaç gün oğlumu görme izni verir
Merhabalar annem ve babam boşanmak üzere ve 9 yaşında bir kardeşim var biz 3 kız kardeşiz. Ben 25 diğer kardeşimse 20 yaşında daha önce ortancamizla darp yüzünden mahkemeye kadar devam eden bir süreçleri oldu. Küçük kız kardeşimin velayetini alma hakkı var mı?
Merhabalar 4 ve 14 yaşında iki tane evladım var 16 yıllık evliliğim şiddetli geçimsizlik yüzünden çekilmez halde ara ara şiddet de var fakat çok değil ama şiddet şiddettir dimi azı da bir çoğu da… Onur kırıcı!!! Herhangi bir kötü alışkanlık vs ikimizde de Yok. Maddi duruma gelirsek kendime ait bir evim var. Oturduğumuz ev eşimin üstüne onun bir de arabası var resmiyette işsiz gözüküyor ben çalışmıyorum herhangi bir vasfım da Yok gelirim de ailem destek olur mu bu durumda açıkçası onun da bir garantisi Yok kimseye güvenerek bir yola çıkamam.Çocuklarımdan ayrı bir hayat istemediğimden acizce yıllardır bu evliliği itekliyorum yaşıyorum ama artık zararın neresinden dönersem kardır diyorum fakat eşimden dolayı duyduğum bazı tehditler beni korkutuyor çocukları vermem mahkeme sana verirse zorla alırım öldürürüm seni diyor. Her gün haberlerde izlediğimiz koca mağduru bayanlar gibi olmak istemiyorum ne yapmalıyım?
Hayırlı günler.ben ve eşim çalışmaktayız ikimizde devlet memuruyuz.maddi açıdan ben daha iyi konumdayım iki çocuğumuz var biri 2 yaşında diğeri 6 yaşında bu durumda çocuklardan birini babaya yani bana verme olasılığı nedir(arkol,aldatma,vb..yok sadece sigara var zaten anneside içiyor.)çocuğa bakma konusunda onun annesi var benimde ablam var.şartlar eşit fakat benim artım maddi olarak ben daha iyi konumdayım.sizce çocuklardan birini bana verirmi mahkeme.
Merhaba 3 yıllık evliyim 1 yaşında kızım var suan çalışmıyorum ama Ünv mezunu ve güzel bir kariyerim vardı eşimle aramızda ciddi kültür farkı var sürekli küfür bağırma aşığılanma ve psikolojik baskı görüyorum 3 yıl sabrettim Buarada 2 yıldır ayrı odalarda yatıyoruz kendisi 1 yıldır devlet memuru boşanma durumunda bana sorun yaratacağını kızımı alacağını ve hayatımı zindan edeceğini belirtip sürekli tehdit ediyor ama cok ciddi kararlar aldım kızım böyle bir ortamda içine kapanık ve korkak bir çocuğa dönüşecek sürekli babasının bağırışlarıyla yerinde sıçrıyor sizce çocuğumu alma imkanı varmı suan çalışmıyor olmam sorun olurmu Buarada bebeğim hala emiyor görüş için ben olmadan görebilirmi bundan korkuyorum ? Teşekkürler
Merhaba
Ben 8 yıldır evliyim 3 yaşında bir kızım var.aile içi şiddetli geçimsizlik yaşıyoruz.eşim sürekli beni aşağılama ve psikolojimi bozucu yönde hakaretler yapmakta ve her iki kelimesinden biri küfür hakaret neyaptıysam düzelmedi olmadı.para ya olan düşkünlüğüde beni delirtmek üzere.kurtulmak istiyorum.birlikte yaşayamıyoruz artık.benim ve kızımda terbiyesini bozar hale geldi.ben çalışmıyorum üniversite okuyorum.kızım olmadan nefes dahi alamam.bu yüzden çok korkuyorum.boşanırsam ne olur.annem babam hayatta ve arkamdalar destek olurlar.eşim öğretmen ama ben ev hanımıyım.kızımın velayeti kime verilir.en ufak bir tartışmada şiddet te görüyorum
İyi günler ben eşime boşanma davası açtım 2010 ve 2013 doğumlu iki çocuğumuz var ve eşim çocukları benden alacağını söylüyor daha bu gün mahkemeye başvurdum ama eşim birçok kez bana şiddet uyguladı madde bağımlısı ve beni aldattı çocukları alabilme ihtimali var mı acaba lütfen bana yardmcı olun nasıl bir yol izlemeliyim kanıtım yok darp raporum falan fakat madde kullanımı testlerle çıkacaktır elbet bi yol gösterirseniz minnettar olurum.
Merhabalar
Ben 5 yıldır evliyim.24 yaşındayım.4 yaşında bir kızım var.Eşimin annesi ve abisiyle birlikte oturuyoruz.Eşim ilk tanıştığımızda çok iyiydi severek evlendik.Aynı evde oturmamın bedeni eşimin sözüne güvendim 3 ay bilemedin 1 sene aynı otururuz ondan sonra ayrı eve çıkarız sesi çünkü.Evliliğim boyunca hep şiddet gördüm,aşşağılandım,hakaretlere uğradım ve en kötüsü de sürekli aldatıldım.Eşimin ailesi çok dedikoducu ve fitneci.Onların yüzünden sürekli eşimle kötü oldum ha iyi günlerinizde oldu ama en çok kötü günlerimiz oldu.5 senedir bunların hepsini yuttum.aldatıldım görmezden geldim belki düzelir dedim ama düzelmedi devam etti aldatmaya.Evliliğimde sevgi saygı herşey bitti ama hala evli duruyoruz ne o boşanıyor be de ben ayrı yatıyoruz her gün tartışıyoruz.İkinize de birşey oldu ama anlamadım kızım onun yüzünden kafayı yedi kızıma bile şiddetle davranıyor nolur bana akıl verin ben ne yapacağımı bilmiyorum kızım benim herşeyim aldığım nefesim o olmazsa yaşayamam. Kızımda bende bu hayatı hak etmiyoruz bu hayatı ona yaşatmak istemiyorum yardım edin ne yapamam gerekiyor.bana akıl verin lütfen acil cevap
Merhaba 2007 yılında evliliğim gerçekleşti. Şu anda 10 yıllık evli ve iki çocuk annesiyim. Eşimle severek evlendim ama yanlış kişiymiş. Şu anda hem aldatma hem yapmış olduğu borçlar eve sürekli haciz kağıtları geliyor hiç birşeyin hesabını vermiyor. Baktım böyle olmayacak işe girdim çalışmaya başladım lakin daha çok pislikleri çıkmAya başladı. Artık boşanma kararı aldık. Bu durumda çocuklarımı elimden almasından korkuyorum kızım 8 yaşında oğlum.
ise 3 yaşında şu an eve gelmiyor eve dair hiç birşeyi ödemiyor ben çalıştığım annem babam destek veriyor evimin
erzağını elektrik su doğal gaz gibi
masraflarımı karşılıyor bense sadece
evimin kirasını ödüyor geri kalanlada
çocuklarımın ihtiyaçlarını görüyorum.
Annemle babamın evi var. İlerleyen zamanda ailemin yanına yerleşicem.
Bu durumda ben ve çocuklarımın akibeti nedir???
Merhabalar 12 yıllık evliyim 2 erkek evladım var büyüğü 9 yaşında küçük oğlum ise 15 aylık eşim sürekli evin içerisinde çocuklarımın yanında devamlı ağıza alınmayacak hakaretlerde bulunmaktadır bi nebze artık anlaşamıyoruz artık birbirimize karşı tahammüllerimiz kalmadı bir iyiysek beş kötüyüz en çokta büyük oğlum etkilendiğini düşünüyorum ben ev hanımıyım çalışmıyorum ama eşimin kendi iş yeri var iyi kazanan biri bu durumda ben çalışmadığım için çocuklarımın velayeti ne olur bu süreç nasıl biter
Merhaba eşim ögke kontrol problemi yaşıyor ve bir çok kez darp edildim. Ve oğlum 5 aylık olduğunda sessizce evi terk etti aradan 8 ay geçti oğlum 13 aylık oldu ne geldiler nede görmek istediler. Boşanma duruşma ‘ları başladı darp içinde ceza mahkemesinden para cezası aldı. Ve 14 aylık da kişisel ilişki kurmak istedi ve hakim onayladı şuan oğlum 24 aylık ve ikş haftada bir gün pazar günleri 10.00 ile 15.00 saatlei arası görüşüyor. Genelde görüş saatleri 11 geçmedi. Ve o süreçte oğlum ciddi boyutta zarar gördü. İnatlarına siğara ve parfüm sıkarak çocuğum şuan alejik astım ve her görüş sonrası hastaye yatırılıp hava veriliyor bu hafta da biraz hastaydı ve evde görmesini rica ettim fakat reddetti inatla dışarı çıkarmak istedi ve daha öncede 4 kez evde gördü sıkıntı yaratmadı. Ama bu hafta polisler ile geldi ve cocugu bana göstermiyor diye yalan konustu ben karşı değilim fakat çocuk hasta iken nasıl avmlere götürmesine izin verebilirim. Neticede ordaki çocuklar da hastalıktan etkilenir diye söyledim polise ve polis bana inanmadı ve icraya yönlendirdi eşimi. Şimdi size sorum şu. Ben çocugu kaçırma dım bulundupu yer belli kapıdan içeri girmedi ve bu şekil bir oyun içine girdi bir daha ki hafta icra ile gelebilirmi bugune kadar düzenli görüştürdüm.ceza mahkemesinden ceza alınca beni de çocugum ile tehtid etti ve bu oyunda onun için ne yapmam lazım çocugum onun yanında çok ağlıyor susturamıyor artı kaç kez tokat attığını gördük lütfen yardımcı olurmusunuz.