Borçlunun malvarlığının bütün alacaklılarının alacaklarını karşılaması halinde, hacizli mallar satılarak alacaklılara hakları verilir. Ancak borçlunun birden fazla alacaklısı olması ve mallarının borçlarını karşılamaya yetmemesi halinde hacze iştirak gündeme gelecektir. İcra ve İflas Kanunu’nda (İİK) hacze iştirak, adi iştirak ve imtiyazlı iştirak olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Adi iştirak takipli iştirak olarak da ifade edilmektedir. Zira hacze adi iştirak usulünde kesinleşmiş bir takibin varlığı aranmaktadır. İmtiyazlı iştirak usulünde borçluya belli bir yakınlık içinde bulunması sebebiyle takip yapamayacağı düşünülen ve kanunda sınırlı olarak sayılmış olan kişiler takip yapmaksızın hacze iştirak edebilirler. Adi iştirak da imtiyazlı iştirak da ilk haczin konulduğu icra dairesinden talep edilir. İlk haciz üzerine satılan malın bedeli icra veznesine girinceye kadar hacze iştirak edilebilir. İmtiyazlı iştirak halinde, diğer alacaklıların iştirak talebine itiraz hakları bulunmaktadır. Bu itiraz üzerine iştirak talep eden alacaklı genel mahkemelerde 7 gün içinde dava açmalıdır. Bu davada yetkili mahkeme ise takibin yapıldığı yerdeki mahkemedir.
Yazı İçeriği
1. Hacze İştirak Nedir?
2. Hacze Adi İştirak
3. Hacze İmtiyazlı İştirak
Borçlunun birden fazla alacaklısı olduğu durumlarda malvarlığının tüm borçlarını karşılamaması söz konusu olabilir. Böyle durumlarda alacaklılar belli şartların varlığı halinde ilk haciz koyan alacaklının haczine iştirak edebilirler.
1. Hacze İştirak Nedir?
Borçlunun birden fazla alacaklısı varsa ve malvarlığı bütün borçlarını karşılamaya yetmiyorsa İcra ve İflas Kanunu madde 100 ve 101’de yer alan şartlar çerçevesinde alacaklılar hacze iştirak edebilirler. Hacze iştirakte, alacağı ilk haciz koyduran alacaklıdan önce doğmuş olan kişinin, ilk hacze katılması söz konusudur. Bu sayede takip başlatmakta geç kalmış olan önceki alacağın sahibinin hacze iştirak ederek hak kaybı yaşamasının önüne geçilebilecektir. Hacze iştirak edilemezse, ilk haczi koyan alacaklı alacağını tahsil ettikten sonra geriye bir şey kalırsa bu kalan meblağ içinden diğer hacizli alacaklı alacağını alır. Dolayısıyla hacze iştirak edilemezse ilk haciz koyan alacaklı tarafından tüm malvarlığının alınarak geriye bir şey kalmaması da söz konusu olabilir.
Hacze iştirak adi ve imtiyazlı iştirak olarak ikiye ayrılmaktadır. Adi hacze iştirakte daha önceden takip yapmış ve söz konusu takibi kesinleştirmiş olan alacaklının ilk hacze iştirak etmesi söz konusudur. İmtiyazlı hacze iştirakte ise borçluya yakınlıkları sebebiyle takip başlatamayacağı düşünülen kimselerin takip yapmaksızın ilk yapılan hacze iştirak etmeleri söz konusudur.
Adi hacze iştirakte de imtiyazlı hacze iştirakte de ilk haciz üzerine satılan malın tutarının icra dairesi veznesine girene kadar iştirak talebi gerçekleştirilebilir. Hacze iştirak ilk haczi gerçekleştiren icra dairesinden talep edilir.
2. Hacze Adi İştirak
İİK madde 100’de hacze adi iştirak düzenlenmiştir. Bu iştirak türüne takipli iştirak da denilmektedir. Zira adi iştirak ile ilk hacze iştirak edebilmek için öncelikle takip yapmış olmak gerekmektedir.
İİK madde 100:
“İlk haciz üzerine satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar aynı derecede hacze iştirak edebilecek alacaklılar:
- İlk haciz ilamsız takibe müstenitse takip talebinden ve ilama istinat ediyorsa dava ikamesinden mukaddem yapılmış bir takip üzerine alınan aciz vesikasına,
- Yukarıdaki fıkrada yazılı tarihlerden önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama,
- Aynı tarihlerden mukaddem tarihli resmi veya tarih ve imzası tasdikli bir senede,
- Aynı tarihlerden mukaddem tarihli resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri makbuz veya vesikaya istinat eden alacaklılardır.”
Bu iştirak türünün kanunda yer alan şartları şu şekilde sıralanabilir:
- İlk hacze iştirak etmek isteyen alacaklı, borçluya karşı takip gerçekleştirmiş olmalı ve bu takip kesinleşmiş olmalıdır. Diğer bir ifadeyle, ilk hacze adi iştirak yolu ile iştirak etmek isteyen alacaklının kendisinin gerçekleştirmiş olduğu takipte haciz isteyebilecek aşamaya gelmiş olması gerekmektedir.
- Bir diğer şart ise önceliktir. İlk haciz sahibinin takibi ilamsız ise iştirak etmek isteyen alacaklının alacağı söz konusu ilamsız takipteki takip talebinden önce doğmuş olmalıdır. İlk haciz sahibinin takibi ilamlı ise iştirak etmek isteyen alacaklının alacağı söz konusu takibe ilişkin ilam tarihinden önce doğmuş olmalıdır.
- Son şart ise öncelik şartının İİK’ da sınırlı olarak sayılmış olan belgelerden biri ile ispat edilmesidir. Bu belgeler:
- İlk haczi sahibinin takip veya davasından önce alınmış bir aciz vesikası,
- İlk haciz sahibinin takip veya davasından önce açılmış bir dava sonucu alınan ilam,
- İlk haciz sahibinin takip veya davasından önceki tarihli resmi ya da tarih ve imzası tasdikli bir senet,
- İlk haciz sahibinin takip veya davasından önceki tarihte resmi dairelerin veya yetkili makamların vermiş oldukları belge veya makbuzdur.
Yukarıda yer alan şartları taşıyan alacağı bulunan alacaklılar hacze adi iştirak usulü ile iştirak edebilirler. Hacze iştirak talebi ilk haczin konulduğu icra dairesine yöneltilir. İcra müdürü şartların gerçekleşip gerçekleşmediğini denetleyerek iştiraki kabul ya da reddedebilir. İcra müdürünün kabul ya da ret kararına karşı ilk haczi koyduran alacaklı veya iştirak talep eden alacaklı şikayet yoluna gidebilir. Konuya ilişkin detaylı bilgi için “İcra Müdürlüğü İşlemini Şikayet” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
3. Hacze İmtiyazlı İştirak
İmtiyazlı hacze iştirak usulünde, adi hacze iştirakten farklı olarak daha önceden yapılmış kesinleşmiş bir takibin varlığı aranmamaktadır. Zira bu iştirak türüne başvurabilecek olan kişiler İİK madde 101’de sınırlı olarak sayılmıştır. Söz konusu kişilerin borçlu ile belli yakınlık ilişkisi içinde olmaları sebebiyle kanun koyucu, takip yapamayacaklarını düşünmektedir. Bu sebeple bu sınırlı sayıdaki kişi, daha önceden herhangi bir takip yapmaksızın ilk hacze iştirak edebilirler.
İİK madde 101/1:
“Borçlunun eşi ve çocukları ve vasi veya kayyımı olduğu şahıslar evlenme, velayet veya vesayetten mütevellit alacaklar için önce icrası lazım gelen takip merasimine lüzum olmaksızın ilk haciz üzerine satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar aynı derecede hacze iştirak edebilirler. Şu kadar ki bu hak ancak haciz, vesayetin veya velayetin veya evliliğin devamı esnasında veya zevalini takip eden sene içinde yapıldığı takdirde istimal olunabilir. Bir dava veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz. Borçlunun reşit çocukları Kanunu Medeninin 321 inci maddesine müstenit alacaklarından dolayı önce icrası lazım gelen takip merasimine hacet kalmaksızın her zaman aynı derecede hacze iştirak edebilirler. Sulh mahkemesi dahi küçükler, vesayet altında bulunanlar veya kendilerine kayyım tayin edilmiş olanlar namına aynı suretle hacze iştirak edebilirler.”
Kanununda açıkça görüldüğü üzere;
- Borçlunun eşi,
- Borçlunun çocukları,
- Borçlunun vasi veya kayyımı olduğu kişiler,
- Ölünceye kadar bakma alacaklısı,
- Nafaka verilmesine ilişkin ilama dayanan nafaka alacaklısı hacze imtiyazlı iştirak edebilirler.
Borçlunun eşi evlilik ilişkisinin, borçlunun çocukları velayet ilişkisinin, borçlunun vesayeti altındaki kişiler ise vesayet ilişkisinin bitmesinden itibaren bir sene içinde hacze iştirak taleplerini ileri sürmelidirler.
İmtiyazlı hacze iştirak de tıpkı adi iştirakte olduğu gibi ilk haczi koyan icra dairesinden talep edilir. Yine adi hacizde olduğu gibi ilk haciz sonucu mal satılıp bedeli icra veznesine girinceye kadar talepte bulunulabilir. İmtiyazlı hacze iştirakte diğer alacaklıların iştirake itiraz hakları bulunmaktadır. İtiraz edildiği takdirde imtiyazlı iştirak talebi geçici olarak kabul edilir ve iştirak talebinde bulunan alacaklıya 7 gün içinde dava açması gerektiği bildirilir. Bu davanın açılacağı mahkeme genel hükümlere göre belirlenmektedir. Yetkili mahkeme ise takibin yapıldığı yer mahkemesidir.