Evlenen kadınların kocalarının soyadını almak zorunda bırakılması, yıllar boyunca cinsiyet eşitliği ve insan hakları açısından önemli tartışmalara yol açmıştır. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin son iptal kararı, bu konuda önemli bir adım olarak kabul edilmektedir. 28.01.2024 tarihinde yürürlüğe giren karar ile birlikte artık kadınlar, sadece kendi kızlık soyadlarını kullanabileceklerdir. Bu karar, evlilik sonrası soyadı tercihini özgürce yapabilme hakkını güçlendirerek, toplumsal cinsiyet eşitliğine katkı sağlamaktadır.
Türk Medeni Kanunu’nun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 187. maddesi, kadınların evlilikle birlikte kocalarının soyadını almasını zorunlu kılmaktaydı. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin 22.02.2023 tarihli 2022/155 E. ve 2023/38 K. sayılı kararı ile Türk Medeni Kanununun 187. maddesi iptal edilerek kadınların evlendikten sonra kocasının soyadını kullanma zorunluluğu kaldırılmıştır. Bu iptal kararının yürürlüğe girdiği 28.01.2024 tarihinden itibaren kadının, evlenmekle birlikte kocasının soyadını alma zorunluluğu ortadan kalkmıştır.
TMK madde 187’nin iptal edilmesi kadının kocasının soyadını almasına engel bir durum da yaratmamaktadır. Kadın, isteği üzerine kocasının soyadını kullanabilecektir.
Yazı İçeriği
- 1. Genel Olarak Soyadı Kavramı ve Kadının Soyadı
- 2. Kadının Soyadı Sorunu
- 3. Anayasa Mahkemesinin İptal Kararı
- 4. Düzenlemenin Yürürlüğe Girdiği Tarihten Önce Evlenen Kadınların Durumu
- 5. Yeni Evlenen Bir Kadın Olarak Tek Başına Kendi Soyadımı Nasıl Kullanabilirim?
- 6. Kadının Soyadını Tek Başına Kullanabilmesi için Dava Yolu
- 7. Kadının Eşinin Soyadını Alma Zorunluluğunun Cinsiyet Eşitliğine ve İnsan Haklarına Aykırılığı
1. Genel Olarak Soyadı Kavramı ve Kadının Soyadı
TDK’ya göre adın anlamı “Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz; isim, nam” şeklindedir. Kişinin adı ve soyadı; günümüzde kişiliklerinin ayrılmaz bir parçasını oluşturan, diğer insanlardan ayrılmasını ve tanınmasını sağlayan, toplumda bireyselleştirilmesini sağlayan kimliğini ifade eder. Soyadı bunun yanında kişinin mensubu bulunduğu aileye aidiyetini de gösteren aile adı olarak da ifade edilen kişinin öz adından sonraki adıdır.
Kadının medeni durumu ile birlikte soyadının değişmesi uygulamada pek çok sorun ve karışıklığa sebep olmaktadır. Örneğin, kadın evlendiğinde veya boşandığında kimliğini, ehliyetini, pasaportunu değiştirmek zorunda kalmaktadır. Doğumla kazandığı soyadını kural olarak ölene kadar taşıyan erkek karşısında kadının sürekli soyadını değiştirmek zorunda kalması eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmektedir.
Avukatla Online Görüş
Kızlık soyadı kullanımı konusunda online hukuki danışmanlık
2. Kadının Soyadı Sorunu
Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için hak olmasının yanı sıra zorunluluk ve yükümlülükleri de beraberinde getiren soyadı kullanımı, günümüzde kanunlarca koruma altındadır. Bu kanunlara göre, erkek birey evlat edinme yahut mahkemece haklı bir nedene dayanarak değiştirilmesine karar verilmesi halleri dışında ailesine ait soyadını doğduğu andan itibaren taşır. Asıl karmaşa kadının soyadı meselesinde ortaya çıkmaktadır. Vazgeçilemeyen, devredilemeyen, feragat edilemeyen ve kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olan soyadı, kadın söz konusu olduğunda farklı ihtimaller dâhilinde bir takım değişikliklere uğramaktadır.
2.1. Kadının Evlenmekle Kocasının Soyadını Alması
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesine göre, evlenen kadının eşinin soyadını alması gerekmekteydi. Ancak bu madde, kadına seçimlik bir hak tanımakta ve nüfus müdürlüğüne veya evlendirme memurluğuna başvurmak suretiyle evlenmeden önceki soyadını da eşinin soyadıyla birlikte kullanabilme imkanı sunmaktaydı. Böylece kadın, hem kendi soyadını hem de eşinin soyadını birlikte kullanma hakkına sahipti.
Anayasa Mahkemesi’nin Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesi iptal kararı ile birlikte, 28.01.2024 tarihinden itibaren kadının evlenmekle birlikte kocasının soyadını alma zorunluluğu ortadan kalkmıştır. Bu iptal kararı gereğince evlenen kadın, artık bekarlık yani kızlık soyadını tek başına kullanma hakkına kavuşmuştur.
Evlilikten sonra sadece kendi bekârlık soyadını kullanmaya devam etmek isteyen kadın, nikâh müracaatı esnasında kayıt masasından temin edilebilecek soyadı formunu doldurarak bu isteğini beyan etmelidir. Kadının bekârlık soyadını tek başına kullanma yönünde bir talebi olmaması halinde, evlilik kaydı yapılırken kadın kocasının soyadını alacaktır.
2.2. Evlenen Kadının Her İki Soyadını Birlikte Kullanılması
Kadın, evlilikten sonra hem kendi bekarlık soyadını hem de eşinin soyadını birlikte kullanabilir. Kadının kendi soyadı ile birlikte eşinin soyadını kullanabilmesi için, evlilik dairesine yapılan nikâh müracaatı esnasında kayıt masasından temin edilebilecek soyadı formunu doldurarak bunu beyan etmesi gerekmektedir.
Evlendikten sonra da eşinin soyadının yanında kendi soyadını kullanmak isteyen kadın, e-Devlet kapısı üzerinden ya da T.C. kimlik kartı, geçici kimlik belgesi, nüfus cüzdanı, uluslararası aile cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport gibi kimlik belgesi yerine geçecek belgelerden biri ve dilekçe ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü’ne başvuru yapmalıdır.
2.3. Evlenen Kadının Bekarlık Soyadını Tek Başına Kullanılması
Evlenen kadınların kocalarının soyadını almak zorunda bırakılması, cinsiyet eşitliğine ve dolayısıyla insan haklarına aykırıdır. Anayasa Mahkemesi’nin yakın tarihte aldığı iptal kararı, bu eşitsiz uygulamaya son vermek adına atılmış önemli bir adımdır. Bu karar, 28.01.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girerek, kadınların sadece kendi kızlık soyadlarını kullanmalarının önündeki yasal engelleri kaldırmıştır.
3. Anayasa Mahkemesinin İptal Kararı
3.1. Anayasa Mahkemesi’nin İptal Kararından Önce Kadının Soyadı Kullanımı
Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu iptal kararından önce de kadının evlendikten sonra yalnızca bekârlık soyadını kullanması mümkündü. 2015 tarihli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı ile eşitlik ilkesine değinilerek, kadının evlilik birliği içerisinde geçerli bir sebep aranmaksızın sadece kendi bekârlık soyadını kullanabileceği hüküm altına alınmıştır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/889 Esas, 2015/2011 Karar, 30.09.2015 Tarihli Karar). Bu karar sonrasında, kadın Aile Mahkemesi’nde dava açarak, mahkeme kararı ile yalnızca evlilik öncesindeki soyadını kullanabiliyordu.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bu kararı, 2015 yılından önceki dönemde ise kadının yalnızca bekârlık soyadını kullanabilmesi için Anayasa Mahkemesi kararı gerekiyordu. Bu dönemde, kadının bekârlık soyadını tek başına kullanma hakkı daha sınırlıydı ve ancak Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurular üzerine verdiği kararlar doğrultusunda mümkün olabiliyordu.
3.2. Anayasa Mahkemesi’nin İptal Kararı Sonrasında Kadının Soyadı Kullanımı
Anayasa Mahkemesi’nin 22.02.2023 tarihli ve 2022/155 E., 2023/38 K. sayılı kararı ile Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesi iptal edilmiştir. İptal edilen madde şu şekildedir:
“Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Daha önce iki soyadı kullanan kadın, bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabilir.”
Bu madde gereğince evlenen kadın, sadece eşinin soyadını kullanabileceği gibi, evlenmeden önceki bekarlık soyadı ile birlikte eşinin soyadını da kullanabilmekteydi. Ancak, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı ile birlikte, 28.01.2024 tarihinden itibaren Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ve Anayasa’ya aykırı olarak kadının sadece evlenmeden önceki soyadını kullanmasının önüne geçen bu madde yürürlükten kalkmıştır.
İptal kararı sonrasında, evlilikten sonra kendi bekârlık soyadını kullanmaya devam etmek isteyen kadınların, evlilik dairesine yapılan nikâh müracaatı esnasında kayıt masasından temin edilebilecek soyadı formunu doldurarak bunu beyan etmeleri gerekmektedir. Bu süreçte mahkeme huzurunda dava açılmasına gerek yoktur. Böylece, evlenen kadınlar kendi bekârlık soyadlarını kullanma hakkına daha kolay ve doğrudan erişim sağlayabileceklerdir.
4. Düzenlemenin Yürürlüğe Girdiği Tarihten Önce Evlenen Kadınların Durumu
Anayasa Mahkemesi’nin 22.02.2023 tarihli kararı ile Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesinin iptali, evlilik sonrası kadının soyadı kullanımı konusunda önemli değişiklikler getirmiştir. Ancak, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği 28.01.2024 tarihinden önce evlenen ve eşinin soyadını kullanan veya hem eşinin hem de kendi bekarlık soyadını birlikte kullanan kadınlar açısından durum daha karmaşıktır. Bu kadınların sadece kendi bekarlık soyadını kullanmak istemesi halinde, henüz bu durumu doğrudan düzenleyen bir kanun veya yönetmelik bulunmamaktadır.
Mevcut durumda, Nüfus Hizmetleri Uygulama Yönetmeliği’nin 24. maddesi uyarınca, evli bir kadının sadece bekarlık soyadını kullanabilmesi için öncelikle bu konuda mahkemeden bir karar alması gerekmektedir. Bu mahkeme kararının alınmasının ardından, kadın Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü’ne başvurarak soyadını değiştirebilmektedir.
5. Yeni Evlenen Bir Kadın Olarak Tek Başına Kendi Soyadımı Nasıl Kullanabilirim?
Anayasa Mahkemesi’nin 22.02.2023 tarihli ve 2022/155 E., 2023/38 K. sayılı kararı ile Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesi iptal edilmiştir. Bu iptal kararı sayesinde artık evlenen kadınlar, eşlerinin soyadını almak zorunda kalmadan, kendi soyadlarını tek başlarına kullanma hakkına sahiptir.
Her ne kadar Anayasa Mahkemesi bu yönde bir karar vermiş olsa da, 2505 sayılı Nüfus Hizmetleri Uygulama Yönetmeliği’nin 24. maddesi henüz değiştirilmemiştir. Bu nedenle birçok nüfus müdürlüğü, kadınların sadece kendi soyadlarını kullanma taleplerini reddetmektedir.
Eğer nüfus müdürlüğü evlilik sonrası kadının kendi soyadını kullanma talebini reddederse, bu durumda mahkemeye başvurarak soyadı değişikliği için karar alınması gerekmektedir. Mahkemeden alınan olumlu karar ile tekrar nüfus müdürlüğüne başvuru yapılarak işlemin gerçekleştirilmesi mümkündür.
Sonuç olarak;
- Evlilik sonrası kendi soyadınızı kullanmak için doğrudan nüfus müdürlüğüne başvurabilirsiniz.
- Başvurunuz reddedilirse, mahkeme kararı ile hakkınızı kullanabilirsiniz.
- Soyadı kullanımıyla ilgili güncel yasal düzenlemeleri takip etmek önemlidir.
Bu süreçte hukuki destek almak isteyen kişiler, aile hukuku alanında uzman bir avukattan danışmanlık alarak haklarını daha etkin bir şekilde savunabilirler.
6. Kadının Soyadını Tek Başına Kullanabilmesi için Dava Yolu
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından önce yürürlükte olan mevzuat uyarınca, evlilik nedeniyle eşinin soyadını almak zorunda kalan kadınlar veya evlenirken yalnızca kendi soyadını kullanma talepleri reddedilen ve bu konuda hukuki ihtilaf yaşayan kadınlar, Nüfus Müdürlüğü ile eşlerini davalı göstererek açacakları dava yoluyla eşlerinin soyadının iptalini talep edebilirler. Bu dava neticesinde, kadınlar bekârlık soyadlarını (kızlık soyadı) tek başına kullanma hakkına sahip olabilirler.
6.1. Görevli Ve Yetkili Mahkeme
Görevli Mahkeme: Dava sonucunda verilecek karar, evlilik kayıtlarında yapılacak değişiklikler aracılığıyla aile kütüklerini etkileyebilmektedir. Bu durum, evlilik bağlamında önemli bir konu olarak değerlendirilir ve bu nedenle aile mahkemelerinin görev alanına girer.
Yetkili Mahkeme: Türk Medeni Kanunu’nun 4721 sayılı kanununun 167. maddesine göre, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son altı ay içinde birlikte oturdukları yer mahkemesi yetkilidir.
7. Kadının Eşinin Soyadını Alma Zorunluluğunun Cinsiyet Eşitliğine ve İnsan Haklarına Aykırılığı
Evlenen kadınların kocalarının soyadını almak zorunda bırakılması, cinsiyet eşitliğine ve dolayısıyla insan haklarına aykırıdır. Anayasa Mahkemesi’nin yakın tarihte aldığı iptal kararı, bu eşitsiz uygulamaya son vermek adına atılmış önemli bir adımdır. Bu karar, 28.01.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girerek, kadınların sadece kendi kızlık soyadlarını kullanmalarının önündeki yasal engelleri kaldırmıştır.
Geleneksel olarak, evlilikte kadının kocasının soyadını alması gerektiği anlayışı, cinsiyet eşitliğine yönelik önemli bir ihlal teşkil etmektedir. Yerleşik hale gelen yargı kararları da bu sistemin doğum, evlilik ve ölüm kayıtlarının tutulmasında zorluklar yaratabileceğini kabul etmekle birlikte, bireylerin kendi seçtikleri isme göre saygınlık ve itibarlarını koruyabilmeleri için toplumun belirli zorluklara katlanmasının makul olduğunu belirtmiştir. Bu, modern bir toplumun bireylerin hak ve özgürlüklerini tanıması ve saygı göstermesi gerektiğini vurgular.
Uluslararası insan hakları belgelerine göre, devletler, cinsiyete dayalı ayrımcılığı ortadan kaldırma yükümlülüğüne sahiptir. Kadının evlilik nedeniyle soyadını değiştirme zorunluluğu, bu yükümlülüğe aykırıdır ve cinsiyete dayalı bir ayrımcılık örneğidir. Kadının medeni durumu değiştikçe kimlik, pasaport, ehliyet gibi önemli belgeleri sürekli olarak değiştirmek zorunda kalması, hem zaman hem de maddi kaynak kaybına neden olur. Ayrıca, akademik çalışmalar ve profesyonel başarılar gibi kişisel kazanımlar, kadının kocasının soyadıyla anılmaya devam eder ve bu da kadının kimliğini ve emeğini gölgede bırakır.
Evli kadınların kocalarının soyadını taşımak zorunda bırakılması, nesnel ve makul bir neden taşımamaktadır. Erkeklerin evlendikten sonra kendi soyadlarını kullanmaya devam edebilmesi, ancak kadınların bu haktan mahrum bırakılması, cinsiyete dayalı açık bir ayrımcılık örneğidir. Anayasa’nın 14. maddesi, cinsiyet temelinde farklı muamele yapılmasını yasaklar ve bu ilkenin erkekler ve kadınlar arasında eşit şekilde uygulanması gerekmektedir.
Sonuç olarak, kadının kocasının soyadını almak zorunda bırakılması, toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine ve insan haklarına aykırıdır. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı, kadınların bu eşitsiz uygulamadan kurtulmasına ve kendi kimliklerini korumasına imkan tanıyan önemli bir ilerlemedir. Bu karar, kadınların evlilikle birlikte kendi kimliklerini ve kişisel başarılarını daha özgürce sürdürebilmeleri adına büyük bir adımdır.
Avukatla Online Görüş
Kızlık soyadı kullanımı konusunda online hukuki danışmanlık
Merhaba, eşim vefat etti ve devlet memuruydu. Nüfus müdürlüğünden soyadımı değiştirmek istedim ancak kütük bilgilerimin de değişeceğini bilmiyordum. Sonrasında başka bir evlilik yaptım ve 1 yıl sonra boşandım. Şimdi, yasal hakkım olan yeşil pasaporta başvurduğumda, rahmetli eşimin kütüğünde görünmediğim için pasaport alamayacağımı öğrendim.
Ben sadece rahmetli eşimin soyadını almak istiyorum, ancak kütüğüne geçemeyeceğim söyleniyor. Kütüğe geçmeden sadece soyadını alabilir miyim? Bu konuda nasıl bir yol izleyebilirim?
Merhaba, dün nikah tarihi aldım ve haftaya nikahım olacak.
Hem eşimin soyadını hem de kendi bekarlık soyadımı birlikte kullanmak istiyorum.
Bunun için ne yapmam gerekiyor? Nereye dilekçe vermem veya başvuru yapmam gerekiyor bilmiyorum.
Daha önce bu işlemi yapan varsa, süreç hakkında bilgi verebilir misiniz?
Merhaba, çekişmeli boşanma davam istinafta ve sadece kendi kızlık soyadımı almak istiyorum. Bunun için mahkemeye dilekçe vermem yeterli olur mu?