Günümüzde birçok Türk vatandaşı, farklı ülkelerde evlenmekte ve çeşitli nedenlerle evliliklerini bulundukları ülkelerde sonlandırmaktadır. Ancak, yabancı bir mahkemenin verdiği boşanma kararı, doğrudan Türkiye’de geçerli sayılmaz. Resmi olarak tanınmadığı sürece, bu boşanmanın Türkiye’de herhangi bir hukuki sonucu olmaz ve taraflar hâlâ evli görünebilir. Bu nedenle, yurtdışında alınan boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için “tanıma ve tenfiz” işlemlerinin tamamlanması gerekmektedir.
Peki, yabancı bir mahkemenin verdiği boşanma kararı Türkiye’de nasıl tanınır? Tanıma ve tenfiz davası nedir? Türkiye’de yeniden boşanma davası açmak gerekir mi? Mal paylaşımı, nafaka, velayet gibi hukuki konular bu süreçten nasıl etkilenir?
Bu yazıda, yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye’de geçerli olabilmesi için izlenmesi gereken hukuki süreçleri, tanıma ve tenfiz davalarının detaylarını ve başvuru için gerekli şartları ele alacağız.
Yazı İçeriği
1. Yurtdışında Verilen Boşanma Kararlarının Türkiye’de Geçerliliği
Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye’de geçerli olabilmesi, uluslararası özel hukuk kuralları çerçevesinde değerlendirilir. Türkiye, yabancı mahkemeler tarafından verilen boşanma kararlarını doğrudan geçerli saymaz. Bu kararların Türkiye’de uygulanabilir hale gelmesi için belirli bir hukuki prosedür izlenmelidir.
1.1. Yurtdışında Alınan Boşanma Kararlarının Türkiye’de Tanınması ve Tenfizi
Tanıma, yabancı mahkemeler tarafından verilen kararların, Türkiye’de kesin hüküm olarak kabul edilmesi anlamına gelir. Tanıma, yabancı bir mahkemenin verdiği boşanma kararının, Türkiye’de de geçerli olmasını sağlar, ancak bu kararın icra edilebilir olması için yeterli değildir.
Tenfiz ise, yabancı bir mahkeme kararının yalnızca kesin hüküm kuvvetiyle değil, aynı zamanda icra edilebilirliği ile de kabul edilmesini ifade eder. Yani, tenfiz davası açıldığında, yabancı mahkemeden alınan karar Türkiye’de uygulanabilir hale gelir.
Tanıma ve Tenfiz Arasındaki Fark:
- Eğer yabancı mahkemeden alınan boşanma kararının sadece Türkiye’de hukuken geçerli olması isteniyorsa, tanıma davası açmak yeterlidir.
- Ancak, boşanma kararında nafaka, velayet, tazminat gibi icra gerektiren hükümler de bulunuyorsa, bu durumda tenfiz davası açılması zorunludur.
Türkiye’de yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun (MÖHUK) kapsamında düzenlenmiştir. Bu süreç, yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de hukuki geçerlilik kazanmasını ve uygulanmasını sağlamak amacıyla belirli prosedürlere tabi tutulmasını gerektirir.
2. Tanıma Ve Tenfiz Başvurusu Nereye Ve Nasıl Yapılır?
Tanıma ve tenfiz başvurusu için, belirli bir mercie başvuru yapılması gereklidir. Yurtdışında verilen boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için başvurular, nüfus müdürlüklerine veya Türk konsolosluklarına yapılabilir.
2.1. Nüfus Müdürlüğüne Yapılacak Tanıma Başvurusu
Nüfus Hizmetleri Kanunu’na eklenen 27/A madde uyarınca, yurt dışında alınmış olan boşanma kararlarının tanıma davası açılmaksızın Türkiye’de geçerli hale getirilmesine imkân tanınmıştır. 08.02.2018 Tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan yeni düzenleme sonucunda boşanma kararının nüfus müdürlüklerince, nüfus kütüğüne tescil edilmesi mümkün hale getirilmiştir.
2.2. Konsolosluklara Yapılacak Tanıma Başvurusu
29.04.2017 tarihinde Nüfus Hizmetleri Kanunda yapılan değişikliğe göre boşanma kararınızı Türkiye Cumhuriyeti dış temsilciliklere götürerek boşanmanızı Türkiye’de geçerli hale getirebilirsiniz.
Nüfus müdürlüklerinde olduğu gibi dış temsilciliklere yapılan başvurularda da, yalnızca boşanma kararının nüfus kütüğüne tescili yapılmaktadır. Kararın içindeki velayet, nafaka gibi diğer konulara dair hiçbir işlem yapılmamakta olup, bu kapsamdaki konular için yetkili Türk mahkemeleri nezdinde ayrıca dava açılmalıdır.
3. Tanıma Başvurusunu Kimler Yapabilir?
3.1. Eşlerin Birlikte Başvurması Durumu
25.03.2020 tarihine kadar; Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 27/A maddesinde düzenlenen imkândan yararlanılabilmesi için eşlerin birlikte başvurması gerekmekteydi. Eşler birlikte başvurduğunda, boşanma kararı doğrudan Türkiye’deki nüfus kütüğüne işlenir. Bu başvuru, her iki tarafın da kararın geçerli olduğunu kabul ettiğini gösterir ve süreci hızlandırır.
Ancak söz konusu tarihte Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 27/A’da yapılan değişiklikle bazı hallerde taraflardan yalnızca biri de bu başvuruyu yapabilmektedir.
3.2. Eşlerin Birlikte Başvurmaması Durumu
Bir üst başlıkta bahsettiğimiz üzere 25.03.2020 tarihinde yapılan değişiklik ile taraflara tek başına başvurma imkânı tanınmıştır. Değişikliğe göre “taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına” başvuru yapabilmesi mümkün hale getirilmiştir. Dolayısıyla 25.03.2020 tarihi itibariyle taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer tarafın tek başına başvuru yapması mümkündür.
Ayrıca madde hükmünde tarafların vekilleri aracılığıyla başvuru yapabilmelerine de imkân tanındığından yurt dışında boşanmış olan kimselerin bu boşanma kararını nüfus kütüğüne tescil ettirmek için Türkiye’ye gelmelerine dahi gerek kalmamıştır. Türkiye’den bir avukat tayin edip ona vekâletname vermek suretiyle yurt dışında alınmış olan boşanma kararının Türkiye’de geçerli hale getirilmesi mümkündür.
3.3. Boşanılan Eş Türk Vatandaşı Değilse (Tek Başına Başvuru)
Yukarıda da bahsettiğimiz üzere ilgili değişiklikle kanun koyucu, eşlerden birinin yabancı olması durumunda Türk vatandaşı olan eşin tek başına başvuru yapabileceğini düzenlemiştir.
4. Tanıma Başvurusu İçin Gerekli Evraklar
Yabancı Ülke Adlî Veya İdarî Makamlarınca Verilen Kararların Nüfus Kütüğüne Tescili Hakkında Yönetmeliğinin 7. maddesinde başvuruda gerekli olan belgeler sıralanmıştır. Buna göre;
- Başvuru Formu,
- Aile kütüğüne tescili talep edilen usulüne göre onaylanmış kararın aslı ile noter veya dış temsilcilik tarafından onaylanmış veya ilgili ülkenin yetkili makamı tarafından Apostil şerhi tatbik edilerek onaylanmış Türkçe tercümesi,
- Adli veya idari makam kararında kesinleşme şerhi yok ise kararın verildiği ülke kanunlarına göre kesinleştiğine dair onaylanmış belge veya yazının aslı ile noter veya dış temsilcilik tarafından onaylanmış veya ilgili ülkenin yetkili makamı tarafından Apostil şerhi tatbik edilerek onaylanmış Türkçe tercümesi,
- Kimlik veya pasaport fotokopileri, taraflardan biri yabancı ise kimlik veya pasaportların noter tasdikli Türkçe tercümeleri,
- Vekil aracılığı ile yapılacak müracaatlarda noter tarafından düzenlenen fotoğraflı özel vekâletnamenin aslı veya onaylanmış aslına uygun örneği.
Ayrıca yabancı ülke adlî veya idarî makamlarınca verilen kararlarla ilgili daha önce Türk mahkemelerinde açılmış ve halen görülmekte olan dava dosyası bilgileri ile varsa
- Kararların daha önce Türk mahkemelerince kesin hükme bağlanmış olduğuna ilişkin mahkeme kararının aslı veya fotokopisi ya da Türk mahkemelerinde halen devam eden bir dava yahut tanımanın Türk mahkemelerince evvelce reddedildiğine dair karar bulunmadığı yönünde adli makamlardan alınan belge.
5. Yurtdışında Boşanma Sonrası Türkiye’deki Hukuki Sonuçlar
Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye’de hukuki sonuçları, tanıma ve tenfiz süreçleriyle yakından ilişkilidir. Özellikle çocukların velayeti, nafaka, maddi ve manevi tazminat ile mal rejimi tasfiyesi gibi konular, yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de geçerlilik kazanmasıyla sonuç doğurmaktadır. Bu süreçlerin doğru ve etkin bir şekilde yürütülmesi, tarafların hak kaybına uğramaması açısından büyük önem taşımaktadır.
5.1. Yurtdışında Boşanma Sonrası Verilen Çocukların Velayeti Kararı
Yabancı bir ülkede verilen boşanma kararının Türkiye’de tanınması, çocukların velayeti konusunda da önem arz eder. Velayet, iştirak nafakası ve kişisel ilişki kurulması gibi icra edilebilir nitelikteki hükümler, yalnızca tanıma ile yeterli olmayıp tenfiz davası da açılmadan Türkiye’de uygulanamaz.
Ancak Türk mahkemeleri, yabancı velayet kararlarının tenfizi konusunda, MÖHUK hükümleri çerçevesinde hareket eder ve tenfiz talebini değerlendirirken belirli şartları inceler, özellikle kamu düzeni kavramı çerçevesinde bir denetim gerçekleştirirler.
Özellikle velayet kararı gibi çocuğun üstün yarar değerlendirmesinin söz konusu olduğu durumlarda Türk mahkemeleri kararın Türk kamu düzenine aykırı olup olmadığını değerlendirirler.
Örneğin, Türk hukukunda velayet genellikle anne veya babadan birine verilir; bu nedenle, yabancı bir mahkemenin “birlikte velayet” (ortak velayet) kararı, Türk kamu düzenine aykırı olarak değerlendirilebilir ve tenfiz talebi reddedilebilir. (T.C. Yargıtay 2.HUKUK DAİRESİ Esas:2004/13801 Karar:2004/15855 Karar Tarihi:27.12.2004)
Ayrıca ilgili kararda da atıf yapılan ve Türkiye’nin taraf olduğu Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin Tesisine İlişkin Avrupa Sözleşmesinde 9 ve 10. maddede tanıma ve tenfizin ret sebepleri sayılmıştır. Buna göre karar sonuçlarının talep edilen devletin aile ve çocuk hukukunun temel ilkeleriyle açıkça bağdaşmaması halinde isteğin reddedilebileceği vurgulanmıştır.
5.2. Yurtdışında Boşanma Sonrası Verilen Nafaka Kararı
Yabancı mahkemelerce verilen nafaka kararlarının Türkiye’de icra edilebilmesi için, bu kararların Türk mahkemeleri tarafından tanınması ve tenfiz edilmesi şarttır. Nafaka alacaklısı tanıma ve tenfiz davası açmadan, yabancı mahkeme kararına dayalı olarak Türkiye’de nafaka talebinde bulunamaz.
5.3. Yurtdışında Verilen Maddi Ve Manevi Tazminat Kararı
Yabancı mahkemelerce verilen maddi ve manevi tazminat kararlarının Türkiye’de icra edilebilmesi için, bu kararların Türk mahkemeleri tarafından tanınması ve tenfiz edilmesi şarttır. Tazminat alacaklısı tanıma ve tenfiz davası açmadan, yabancı mahkeme kararına dayalı olarak Türkiye’de tazminat talebinde bulunamaz. Yabancı mahkemede boşanılırken mahkeme ayrıca boşanmanın yanında tazminata ilişkin karar vermişse bu takdirde tanıma davası değil tenfiz davası da açılmalıdır.
Yabancı mahkeme kararında tazminat hakkında bir hüküm tesis edilmemişse boşanma kararının tanınmasından sonra Türkiye’de maddi ve manevi tazminat davaları açılabilir.
5.4. Yurtdışında Boşanma Sonrası Türkiye’de Mal Rejimi Tasfiyesi
Mal rejimi, evlilik birliği süresince eşlerin malvarlıklarının yönetimi, tasarrufu ve paylaşımını düzenleyen hukuki bir çerçevedir. Evliliğin sona ermesiyle birlikte, mal rejimi tasfiyesi işlemleri başlar. Bu süreç, boşanma davasının açıldığı tarihte başlar.
Yabancı mahkeme kararıyla boşanan bireylerin, Türk mahkemelerinde tenfiz kararlarını ve kesinleşme tarihlerini gözden geçirerek mal rejimine ilişkin dava açma haklarını kontrol etmeleri önemlidir:
- Tanıma ve Tenfiz Davası Açılmalıdır: Yabancı mahkeme kararı verildikten sonra Türk mahkemelerince tanıma ve tenfiz davası açılmalıdır.
- Zamanaşımı Süresi: Bu davalarda zamanaşımı süresi 10 yıldır ve boşanma kararının kesinleştiği tarih itibariyle başlar.
6. Tanıma Ve Tenfiz Davası Nedir?
Tanıma ve tenfiz davaları, yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye’de uygulanabilmesi için açılır. Bu davalar, yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’deki hukuk sistemine entegre edilmesini ve uygulanabilirliğini sağlar. Bir diğer ifadeyle bu kararların Türkiye’de de sonuçlarını doğurmasını sağlar.
6.1. Nüfus Kütüğüne Tescil Başvurusunun Kabulü ve Reddedilmesi
Yukarıda bahsedilen tanıma ve tenfiz prosedürlerinin eksiksiz yerine getirilmesi halinde, yapılan başvurunun kabul edilmesiyle birlikte yabancı mahkemede alınan boşanma kararı Türkiye’de de geçerlilik kazanır. Böylece taraflar, Türkiye’de resmi olarak boşanmış sayılır ve nüfus kayıtları güncellenir.
Ancak, başvurunun reddedilmesi de mümkündür. Başvurunun reddedilmesine neden olabilecek bazı durumlar şunlardır:
Yabancı mahkeme kararıyla ilgili olarak Türkiye’de açılmış ve hâlâ devam eden veya daha önce reddedilmiş bir dava bulunuyorsa, tescil başvurusu reddedilir.
Türk kamu düzenine açıkça aykırı olan kararlar, gerekçesi belirtilmek suretiyle reddedilebilir.
Başvurunun Reddedilmesi Halinde Ne Yapılabilir?
Normal şartlarda, tescile yönelik kabul edilen başvurular, ilgili dış temsilcilikler veya il nüfus müdürlükleri tarafından yedi gün içinde nüfus kütüğüne işlenir. Ancak, eğer nüfus müdürlüğü başvuruyu reddederse, başvuran taraflardan her biri, tanıma ve tenfiz için dava açma hakkına sahiptir.
6.2. Tanıma ve Tenfiz Davası Açılması
Eğer nüfus müdürlüğü tanıma ve tenfiz başvurusunu reddederse, taraflar mahkeme yoluyla tanıma ve tenfiz davası açabilir. Bu dava, yabancı mahkemenin verdiği boşanma kararının Türkiye’de de geçerli olmasını sağlamak amacıyla açılır.
Tanıma ve tenfiz davası açılırken, yabancı mahkeme kararının aslı, yeminli tercümesi ve kararın kesinleştiğine dair onaylı belge gibi bazı resmi evraklar gereklidir. Bu nedenle, sürecin doğru yönetilmesi ve eksiksiz bir başvuru yapılması, mahkeme sürecinin hızlanması ve olumlu sonuç alınması açısından büyük önem taşır.
6.3. Tanıma ve Tenfiz Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Tanıma ve tenfiz davası, yabancı mahkemede verilen boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için açılan bir davadır. Bu davanın hangi mahkemede açılması gerektiği, tarafların yerleşim durumu ve Türkiye’deki ikametgah bilgilerine bağlı olarak belirlenir.
Yetkili Mahkeme: Dava açılacak mahkeme, şu kriterlere göre belirlenir:
- Karşı tarafın Türkiye’de bir yerleşim yeri varsa, o yerin Aile Mahkemesi yetkilidir.
- Karşı tarafın Türkiye’de bir yerleşim yeri yoksa, en son sakin olduğu yer mahkemesi yetkilidir.
- Karşı tarafın Türkiye’de yerleşim yeri veya en son sakin olduğu bir yer de yoksa, dava İstanbul, Ankara veya İzmir’deki Aile Mahkemelerinden birinde açılabilir.
Görevli Mahkeme: Tanıma ve tenfiz davalarında görevli mahkeme “Aile Mahkemeleri”dir. Eğer bulunulan yerde Aile Mahkemesi yoksa, bu davalar Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Aile Mahkemesi sıfatıyla görülür.
6.4. Nafaka Ve Velayet Kararları İçin Türk Mahkemelerine Başvuru Şartı
Yukarıda bahsettiğimiz gibi yabancı bir mahkemenin veya idari makamın verdiği boşanma kararı, Türkiye’de mahkemelerde tanıma davası açılmasına gerek kalmaksızın, kişilerin aile kütüklerine nüfus müdürlüklerince tescil edilebilecek. Ancak; tenfiz hükümleri (nafaka, velayet vb.) içeren kararlar için, yine Türk Mahkemeleri’ne başvurmak gerekmektedir.
Ben, Almanya’da 2001 yılında boşandım. Yeniden evlenmek istediğimde Türkiye’de hâlâ evli göründüğümü fark ettim.
Almanya’dan mahkeme kararını apostilli, Türkçe tercüme edilmiş ve noter onaylı olarak getirdim.
Bu belgeleri Nüfus Müdürlüğü’ne teslim ettim. Ancak benden konsolosluk onayı istendi.
Kanunen gerekli belgeleri sunduğum halde neden hâlâ sorun çıkıyor? Konsolosluk onayı nasıl alınır?
2018’den beri boşanma sürecim devam ediyor ve sonuç alamıyorum. Çözüm için ne yapabilirim?
Yurt dışında alınan boşanma kararını Türk konsolosluğuna götürdüğümde, boşanma işlemi için apostil şerhi gerekli mi?
Yabancı bir çift Türkiye’de evlenmiş, ancak İsveç’te boşanmış. Bu boşanmanın Türkiye’de tespit edilmesi için hangi kuruma başvurulmalı ve nasıl bir süreç izlenmelidir?
Merhaba,
Nişanlım Fransa’da boşandı, ancak Türkiye’de hâlâ evli görünüyor. Konsoloslukta boşanma için imza attı, eşi Fransız vatandaşı, kendisi Türk vatandaşı ve 20 yıldır Fransa’da yaşıyor.
Konsoloslukta atılan imza Türkiye’de ne zaman geçerli olur? Boşanmanın Türkiye’de tanınması için ne yapılması gerekir?
Merhabalar 2021 yılında Almanya’da boşanma davam oldu tanıma tenfiz için Türkiye’de 2021 yılında dava açtım evraklar tam fakat dava süreci 3. mahkemeye kadar uzadı bu kadar uzaması normal mi ne yapmam lazım sonuçlanması için?
Merhaba, eşim yabancı ve fransız vatandaşı. Ben türkiyedeyim eşim fransada ve yıllar önce sanırım 3 yıl’ı geçti, boşanma davası açtık.
Eşim bana 4-5 ay önce fransada boşanmanın gerçekleştiğini söyledi. Ancak boşandığımıza dair appstilli belgeyi göndermiyor. Burada boşanma davası açabilmem için gerekli olan bu belgeyi nasıl temin edebilirim. ( büyükeçilik, konsolosluk vs. ) Bu konu hakkında lütfen yardımınızı ve bilginizi rica edeceğim. Teşekkürler.