
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
Kural olarak, modern hukuk sisteminde, bir kişinin para borcu sebebiyle hapis cezasına çarptırılması mümkün değildir. Ancak, mevzuatımızda, borçlunun borcunu ödeyememesi ile borcu ödememek için hileli yollara başvurması kavramları farklı değerlendirilmiş ve bu eylemlerin hukuki karşılığı olarak farklı düzenlemeler yapılmıştır. Alacaklıyı kasten zarara uğratma eyleminin, hukuka uygun bir eylem olmadığı, bilakis, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı ve suç teşkil eden bir eylem olduğu aşikardır. Bu suç, ancak ve ancak kasten işlenebilecek bir suçtur. Yani, bu suçun oluşabilmesi için, borçlunun, alacaklıyı zarara uğratma kastıyla ve kötü niyetle bu eylemde bulunması gerekir. Bu neviden kötü niyetli hareketlerin engellenmesi için mevzuatımızda disiplin hapsi ve tazyik hapsi kavramları düzenlenmiştir. Buradan hareketle, İcra ve İflas Kanunu madde 331’de “Alacaklıyı Zarara Uğratma Maksadıyla Mevcudunu Eksilten Borçluların Cezası” başlığında hüküm altına alınmıştır.
Yazı İçeriği
1. Alacaklıyı Zarara Uğratma Suçunun Şekilleri
2. Alacaklıyı Zarara Uğratma Suçunun Cezası
3. Alacaklıdan Mal Kaçırma
4. Alacaklıyı Zarara Uğratma Suçunda Şikayet Süresi ve Zamanaşımı
5. Alacaklıyı Zarara Uğratma Suçunda Uzlaşma
6. Görevli ve Yetkili Mahkeme
Normal şartlarda, takip hukuku, yalnızca borçlunun malvarlığı üzerinde gerçekleşmektedir. Hiçbir suretle şahsı üzerinde cebir uygulanamaz. Fakat takip sisteminin doğru ilerleyebilmesi için, işleyişi bozmaya yönelik kötü niyetli hareketlerin de engellenip caydırıcı hale getirilmesi gerekmektedir. Takip hukuku suçlarından en yaygın olanlardan biri ise borçlunun alacaklıyı zarara uğratma suçudur.
Alacaklıyı zarara uğratma suçundan bahsedebilmemiz için kanunda öngörülen durumlardan birinin ya da birden fazlasının bir arada var olması gerekir. Tüm bu haller İcra ve İflas Kanunu m.331’de belirlenmiş olup aynı kanun maddesinde söz konusu suçun cezaları da düzenlenmiştir.
İcra ve İflas Kanunu
Madde 331 –
“Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”
Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere alacaklıyı zarara uğratma maksadıyla aşağıdaki eylemlerden en az birinin gerçekleşmesi gerekir. Bu durumda, alacaklı, borçlunun kötü niyetli eylemleri yüzünden alacağını tahsil edemediğini aciz belgesi veya benzeri ispat unsurlarıyla ortaya koyabilirse, borçlu aleyhine hapis cezası verilebilir. Verilebilecek hapis cezası, altı aydan üç yıla kadar olabilir.
İflas takibinde de yukarıda sayılan fiillerden en az birinin gerçekleşmesi halinde, başka bir suçun maddi unsurları oluşmuş olsa dahi, aynı hükümler uygulanır.
İİK m.331’in 3. fıkrası ise şu şekildedir:
“Konkordato mühleti veya iflasın ertelenmesi talebinden önceki iki yıl içinde ya da konkordato mühleti talebi veya iflasın ertelenmesi süresinden sonra birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu hükümler uygulanır.”
Borçlunun ödeme yapmamak için hileli yola başvurmasının suç olarak addedilebilmesi için “genel kast” dahilinde değil, “alacaklıyı zarara sokmak kastıyla ve kötü niyetli olarak” yapılması gerekir. Suçun maddi ve manevi unsurları oluşmuşsa ve suça konu eylem tipikliğe uyuyorsa, 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve bin güne kadar para cezası verilebilir. Mahkemece, borçluya verilecek ceza miktarı, somut olaya ve suçun ağırlığına göre belirlenir.
Uygulamada, alacaklıyı zarara uğratma suçunun farklı tanımlamaları vardır. Bunlardan başlıcaları; alacaklıdan mal kaçırmak suretiyle zarara uğratmak ve mevcudu eksiltmek yolu ile zarara uğratmaktır. Kulağa her ne kadar benzer gelse de bu iki suç tipi, çeşitli özellikleri ile birbirlerinden ayrılmaktadır.
Yazımızda açıklanan suçtan farklı olarak, mal kaçırma ile alacaklıyı zarara uğratma suçunda, borçlu, muaccel hale gelmiş borcunu ödememek için, aktifinde olan tüm malvarlığını elden çıkarmaktadır. Burada, borçlu, borcunu ödememe kastı ile hareket etmektedir. Daha detaylı açıklanacak olursa; borçlu hakkında icra takibi başlatıldıktan sonra, takip kesinleşmişse, artık alacaklı, alacağına haciz yolu ile ulaşabilecektir. Haciz işlemlerinden önce, borçlunun haczin gerçekleşmemesi için haczi kabil olan mallarını kaçırmaya yönelik tüm hareketleri, bu suçu oluşturmaktadır. Söz konusu suçun zamanaşımı süresi, Türk Ceza Kanunu m.66’ya göre 8 yıl olmakla beraber, aşağıda örneklenen bazı hallerde zamanaşımı durmaktadır.
Alacaklıdan mal kaçırma suçundaki ceza zamanaşımı süresi ise, TCK. m.68 uyarınca on yıldır.
Alacaklıdan mal kaçırma suçunun zamanaşımı süresi 8 yıldır ve alacaklı bu süre içerisinde başvurusunu yapmalıdır. Fakat söz konusu 8 yıllık zamanaşımı dava zamanaşımı iken ceza zamanaşımı süresi 10 yıldır. Diğer taraftan, bir önceki başlığımızın altında yer verilen TCK m.67’deki zamanaşımını durduran bazı haller, bu suç bakımından da geçerlidir. Her halükarda, alacaklının zarara uğradığını iddia etmesi için öncelikle borçlu aleyhine icra takibi başlatılmış olması gerekmektedir.
Alacaklıyı zarara uğratma suçu, şikayete bağlı bir suç olup, şikayet olmaksızın, savcılığın re’sen soruşturabileceği bir konu değildir. Normal şartlarda şikayete bağlı ve etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilecek olan suçlar için uzlaşma yolu vardır. Esasen, mevzuatımızda, alacaklıyı zarar uğratma suçunda uzlaşılabileceğine dair herhangi bir engel yoktur. Ancak, yerleşik içtihatlarda, icra suçlarına ilişkin uzlaştırma kurumunun uygulanmasına gerek olmadığına hükmedilmektedir.
Diğer taraftan, İcra ve İflas Kanunu m.354 gereği; şikayet hakkı olan kişi şikayetinden vazgeçerse veya borç ödenirse dava diğer tüm neticeleri ile düşer. İnfaz aşamasında vazgeçilmesi veya borcun tahsil edilmesi halinde ise infaz derhal durdurulur.
Şikayetten vazgeçmek, şikayetten vazgeçme ve sonrası süreçlerinin nasıl işlediğine dair detaylı bilgi için “Şikâyet Hakkı ve Şikâyetten Vazgeçme” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Alacaklıyı zarara uğratma suçu ile karşı karşıya kalınması halinde alacaklı, sözlü ya da yazılı olarak şikayette bulunmak zorundadır. Yetkili ve görevli mahkeme ise; takibin başlatıldığı yerdeki İcra Ceza Mahkemeleridir.
Diğer taraftan, borçlu, borcunu taksitlendirerek ödeyeceğini yazılı olarak taahhüt etmişse ve fakat, borcunu ödememişse de hakkında İİK m.340 uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsine hükmedilebilir.
Konuya ilişkin detaylı bilgi için “Ödeme Taahhüdünü İhlal” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ HAKKINDA
“AYDINLATMA METNİ”
İnternet sitemizi kullanmanız dolayısıyla, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında birtakım verilerinizin toplanması, saklanması, işlenmesi, aktarılması ve KVKK kapsamına dahil başkaca işlemlerin detayı ve amacı hakkında, veri sorumlusu olarak sizleri bilgilendirmek isteriz.
Genel Bilgiler
İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. “Özel nitelikli kişisel veri” ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir. İşbu Aydınlatma Metninde, özel ve/veya genel nitelikli olma ayrımı yapılmaksızın, her neviden veri için “Kişisel Veri” ifadesi kullanılacak olup durumun gereğine göre özel nitelikli kişisel verilerin de bu ifade kapsamına dahil edilebileceğini belirtmek isteriz. Keza, internet sitemizi kullanırken size daha efektif hizmet sağlayabilmek adına çerezler, web işaretçileri ve benzeri uygulamaları da kullanabilmekteyiz. Çerez kullanımının durdurulmasını tarayıcı ayarlarınızı değiştirerek her zaman sağlayabilirsiniz. Çerez kullanımının durdurulması, internet sitemizdeki bazı fonksiyonların kullanımını sınırlandırabilecektir.
Kişisel veriler toplandıktan sonra silme, yok etme ya da anonim hale getirme işlemlerine kadar olan süreçte gerçekleştirilen elde etme, kaydetme, depolama, muhafaza etme, değiştirme, yeniden düzenleme, açıklama, aktarılma, sınıflandırılma ya da kullanılmasını engelleme ve sair kapsamda veriler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ise KVKK kapsamında “kişisel verilerin işlenmesi“ olarak değerlendirilmektedir.
Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz.
Kişisel Verilerin Toplanması ve Hukuki Sebepleri
İnternet sitemizi kullanırken birtakım kişisel verilerinizi, Veri Sorumlusu sıfatımız ile bizimle paylaşmanızı talep edebilmekteyiz. İşbu kişisel verileriniz fiziksel olarak sözlü veya yazılı şekilde toplanabileceği gibi, elektronik ortamda da toplanabilir. Keza, kişisel verileriniz, Veri Sorumlusu sıfatıyla doğrudan tarafımızca toplanabileceği gibi, Veri Sorumlusu adına veri işleyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından veya ifa ettiğimiz iş ve hizmetin bir gereği olarak destek aldığımız ulusal/uluslararası kişi ve kuruluşlar ile diğer 3.kişiler tarafından, sayılanlarla sınırlı olmamak üzere, internet sitemiz, blog mesajları, iletişim formları, iş/staj ve sair başvuru formları, bilgi formları, video konferans ve/veya online hukuki danışmanlık hizmeti esnasında kaydedilebilen ses ve/veya video kayıtları, telefon görüşmesi ve/veya telekonferans esnasında kaydedilebilen ses kayıtları, kısa mesajlar, WhatsApp, sosyal medya vs kanallarıyla gerçekleştirilenler başta olmak üzere her türlü iletişim kanalları aracılığı ile toplanabilmektedir. Bu verileriniz elektronik ya da internet tabanlı araçlar ve sair vasıtalar kullanılarak otomatik yöntemlerle elde edilebildiği gibi, tarafımıza sunduğunuz formlar, sözleşmeler, bildirimler, adli veya idari merci kararları gibi yöntemlerle de elde edilebilmektedir.
Kişisel Verilerin İşlenme Amacı ve Aktarımı
Kişisel verileriniz, yürürlükteki ilgili mevzuat uyarınca, hukuka, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına uygun, doğru ve güncel olarak, belirli, açık ve meşru amaçlarla ve bu amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmekte olup ilgili mevzuatta öngörülen ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmektedir.
KVKK uyarınca, Veri Sorumlusu olarak bizimle paylaşmış olduğunuz kişisel verileriniz, yerine getirmekte olduğumuz her türlü hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile gerektiğinde işe/staja alım süreçleriyle bağlantılı ve ölçülü olarak söz konusu hizmetlerden faydalanmanız, hak ve menfaatlerinizin korunması ve sair amaçlar ile KVKK ve yasal düzenlemelere uygun olarak işlenebilecek, hizmetlerimiz kapsamında ve ilgili mevzuata uygun olarak UYAP sistemi başta olmak üzere, adli, idari vb. kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir.
Ağ Sunucusu Veri Günlüğü
İnternet sitemize giriş yapmanızın kaçınılmaz bir sonucu olarak, veri günlüğü olarak tanımlanan ve aşağıda listelenmiş olan verileriniz, ağ tarayıcınız tarafından internet sunucumuza otomatik olarak aktarılmakta ve onayınız aranmaksızın veri günlüğü kayıtlarına kaydedilmektedir:
Veri günlüğü internet sitemizin sizin için daha kullanışlı hale getirilebilmesi amacıyla istatistiki bilgi sağlamak için kullanılmakta olup, takiben derhal silinir.
Kişisel Verilerin Güvenliğinin Sağlanması İçin Alınan Tedbirler
6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanun’un ilgili maddesine uygun olarak, kişisel veri güvenliğinizin sağlanması için hukuka aykırı olarak işlenmelerini ve erişilmelerini önlemek ve muhafazalarının sağlamak amacıyla gerekli teknik ve idari tedbirler Veri Sorumlusu olarak tarafımızca alınmaktadır.
Veri Sahibinin Hakları
Kişisel veri sahipleri KVKK uyarınca aşağıda yer alan haklara sahiptir:
Yukarıda belirtilen hakların kullanımıyla veya genel olarak Aydınlatma Metnimizle alakalı daha detaylı bilgi talepleriniz için “İletişim” sayfamızdan ulaşılabileceğiniz “İletişim Formu” aracılığıyla veya ıslak imzalı olarak “Esentepe Mah. Eser İş Merkezi B Blok Kat:8 No:63 Şişli/İstanbul/Türkiye” adresine ulaştırmanız ya da info@kulacoglu.av.tr e-posta adresine konu kısmında “Kişisel Veri Bilgi Talebi” ifadesi ile iletebilirsiniz.
Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu’na yukarıdaki şekillerde iletmeniz durumunda talebiniz, niteliğine göre en kısa sürede sonuçlandıracaktır. İlgili işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi durumunda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenen tarifedeki ücret, Kulaçoğlu Hukuk Bürosu olarak tarafınızdan tahsil edilecektir.