Anayasa’nın 50. maddesinde, kimsenin yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamayacağı, küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanların özel olarak korunacakları hüküm altına alınmıştır. Bununla birlikte 4857 sayılı İş Kanunu’nda işçi seçiminde bazı yaş ve cinsiyet kısıtlamaları ve yasaklar yer almış çocuk, genç ve kadın işçileri korumaya yönelik özel düzenlemeler getirilmiştir.
Yazı İçeriği
1. Yaşa İlişkin Kısıtlamalar
2. Çocuk ve Genç İşçilerin Çalışma Saatleri
3. Çalışma Alanına İlişkin Yasaklar
4. Cinsiyet Nedeniyle Getirilen Kısıtlamalar
5. Cezai Yaptırımlar
6. Yaş ve Cinsiyete Dayalı Düzenlemeler Ayrımcılık Yasağının İhlali Midir?
4857 sayılı İş Kanunu’na göre; bir iş sözleşmesinin tarafı olan işçi yalnızca gerçek kişi olabilirken, sözleşmenin diğer tarafı olan işveren ise işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar olabilmektedir. Bir iş ilişkisinin varlığından bahsedilmek içinse tarafların bu hususta anlaşmaları gerekir. Bir sözleşme yapabilmek için sözleşmenin taraflarında bulunması gereken fiil ve hak ehliyetinin, iş sözleşmesi yapılması esnasında da aranacağı kuşkusuzdur.
1. Yaşa İlişkin Kısıtlamalar
Kanun koyucu, çocuk ve gençleri korumak amacıyla, çalışma yaşına ilişkin bazı düzenlemeler getirmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu madde 71 uyarınca, kural olarak 15 yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılması yasaklanmıştır. Ancak 14 yaşını doldurmuş ve zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış olan çocukların bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişimlerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalışmalarına müsaade edilmiştir.
“On dört yaşını doldurmamış çocuklar ise bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde yazılı sözleşme yapmak ve her bir faaliyet için ayrı izin almak şartıyla çalıştırılabilirler.” (İK m. 71/1)
İlgili hüküm uyarınca, 14 yaşını doldurmamış çocukların çalışması, izin şartına bağlanmıştır.
2. Çocuk ve Genç İşçilerin Çalışma Saatleri
Kanunda ayrıca çocukların çalışma saatlerine ilişkin de düzenleme yapılmıştır.
Zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış ve örgün eğitime devam etmeyen çocukların çalışma saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten; sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde çalışanların ise günde beş ve haftada otuz saatten fazla olamaz.
Bu süre, on beş yaşını tamamlamış çocuklar için günde sekiz ve haftada kırk saate kadar artırılabilir. Okul öncesi çocuklar ile okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada on saat olabilir.
Okulun kapalı olduğu dönemlerde ise, çalışma süreleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten; sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde çalışanların ise günde beş ve haftada otuz saatten fazla olamaz. Bu süre, on beş yaşını tamamlamış çocuklar için günde sekiz ve haftada kırk saate kadar artırılabilir.
3. Çalışma Alanına İlişkin Yasaklar
Çocuk ve Genç İşçilerin Çalışma ve Usul Esasları Hakkındaki Yönetmelik’te çocuk ve genç işçilerin çalışabilecekleri veya çalışamayacakları işler sayılmıştır. Temel olarak maden ocakları, kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında veya su altında yapılacak işler ile sanayiden sayılan işyerlerinin gece çalışmalarında çocuk ve genç işçiler çalıştırılamaz.
Genç işçi, on beş yaşını doldurmuş ancak on sekiz yaşını doldurmamış kişiyi; çocuk işçi; on dört yaşını doldurmuş, on beş yaşını doldurmamış ve zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış kişiyi ifade etmektedir.
Yer altında ve su altında on sekiz yaşını doldurmamış erkek çocuklarının sanayiye ait gece işlerinde on sekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin çalıştırılmaları yasaklanmıştır. (İK m. 72, 73/1)
Gece dönemi “en geç 20.00’de başlayarak en erken 06.00’ya kadar geçen süre” olarak belirlendiğine göre on sekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin sanayi dışındaki işlerde de gece döneminde çalışmaları yasaktır. (İK m. 69)
4. Cinsiyet Nedeniyle Getirilen Kısıtlamalar
Anayasa’nın 50. Maddesine göre kimse cinsiyetine uymayan işlerde çalıştırılamayacağı gibi kadın işçiler de iş gücü ve analık durumları sebebiyle çalışma koşulları bakımından özel düzenlemeler ile mevzuat uyarınca koruma altına alınmışlardır.
İş Kanunu madde 72 uyarınca, çocuk ve genç işçilerde olduğu gibi her yaştaki kadın işçilerin yer ve su altında yapılan tüm işlerde çalışmaları yasaktır.
On sekiz yaşını doldurmuş kadınların gece çalışmalarına ilişkin usul ve esaslar Kadın Çalışanların Gece Postalarında Çalıştırılma Koşulları Hakkında Yönetmelik’te ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. İlgili yönetmeliğe göre; kadın çalışanların gece postalarında yedi buçuk saatten fazla çalışmaları yasaktır.
Gece çalışmalarına ilişkin olarak 1475 sayılı Kanunun 69. Maddesinde her yaştaki kadın işçilerin sanayiye ait işlerde gece çalıştırılmalarına ilişkin yasak kadın erkek eşitliği ilkesi gereğince kaldırılarak İK m. 69/3’e;
“Ancak turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmetleri yürütülen işlerde işçinin yazılı onayının alınması şartıyla yedi buçuk saatin üzerinde gece çalışması yapılabilir.”
Cümlesi eklenmiş, kadın çalışanların ancak yazılı onaylarıyla yedi buçuk saatin üzerinde gece çalışması yaptırılabileceği belirtilmiştir. Ancak kadın işçilerin işe girişlerde ve işin devamı süresince, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu madde 15 uyarınca; sağlık raporu alması ve muayenelerinin altı ayda bir tekrarlanması zorunludur.
İş Kanuna göre; hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde hamile kadın sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılamaz. Hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verilir ve bu izinler yıllık ücretli izin hakkından düşülemez.
Yıllık ücretli izin hakkında detaylı bilgi için “Yıllık Ücretli İzin Hakkı ve Süreleri” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları Ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik’e göre; Gebe, yeni doğum yapmış ve emziren işçi günde yedi buçuk saatten fazla çalıştırılamaz. Emziren işçinin doğumu izleyen altı ay boyunca gece çalıştırılması yasaktır.
5. Cezai Yaptırımlar
İş Kanunu cezai yaptırım olarak yalnızca idari para cezalarına yer vermiştir.
İşveren veya işveren vekillerinin para cezası ile karşı karşıya kalmamaları için Kanunda yer alan bu sınırlandırmalar ve çalışma sürelerine ilişkin yasaklara dikkat etmeleri gerekmektedir.
Çocuk, genç veya kadın işçilerin Kanun ve yönetmelikte yasaklanan işlerde çalıştırılmaları neticesinde, telafisi güç veya imkansız zararlar ortaya çıkabilmekte hatta ölümle dahi sonuçlanabilmektedir. Bu gibi durumlarda işveren veya vekilinin kusuru halinde olay, ceza mahkemelerine intikal edecektir.
6. Yaş ve Cinsiyete Dayalı Düzenlemeler Ayrımcılık Yasağının İhlali Midir?
İş hukukunda ayrımcılık yasağı; işverenin haklı nedenler bulunmaksızın işçiler arasında haksız ayrımda bulunmaması ve keyfi davranışlardan kaçınması yükümlüğünü ifade eder.
Anayasa’nın 10. maddesiyle devlet, kadınlar ve erkekler arasındaki eşitliğin hayata geçmesini sağlamakla yükümlü kılınmıştır. Bu çerçevede devlet olumlu ayırımcılık niteliği taşıyan düzenlemeler getirip, uygulamalara yer verebilecektir ve vermek zorundadır. Ancak işveren açısından bu pozitif ödevler kadını ve çocuğu koruyucu düzenlemelerle sınırlanmıştır.
İş Kanunu madde 5 eşit davranma ilkesini hüküm altına almıştır;
“(1) İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.”
İş Kanununda çocuk ve genç işçiler için diğer işçilerden farklı olarak kısaltılmış iş süreleri getirilmiş ve okula devam eden çocukların iş süreleri ayrıca düzenlenmiştir. Aynı zamanda Kanunda, kadın işçilere özel olarak birtakım haklar ve ayrıcalıklar tanınmış olup yaş ve cinsiyetle alakalı yer alan işbu düzenlemeler, ayrımcılık yasağına aykırılık teşkil etmez. Zira getirilen bu hükümler, kadın ve çocukların çalıştırılabilecekleri işlerde; güvenlik, sağlık, bedensel, zihinsel ve psikolojik gelişmeleri, kişisel yatkınlık ve yetenekleri düşünülerek hazırlanmış ve yapılan bazı düzenlemelerle bu gruplara pozitif ayrıcalıklar tanınmıştır.