
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
Tapu tahsis belgesi; imar planı yapılacak kamu arazisi üzerinde gecekondu sahibi olan kişilerin mağduriyetini engellemek için verilen bir belgedir. Böylece bu alanların tapusu devlette kalsa da tapu tahsis belgesi olan kişilerin, geçici süreliğine ilgili gayrimenkulü kullanma hakkı olmaktadır. Tapu tahsis belgesi, taşınmaz üzerinde imar uygulaması başlayana kadar, hak sahiplerini koruma altına almakta ve taşınmazın yıkılmasını engellemektedir. Taşınmaz üzerinde ıslah imar planı veya kadastro planları yapılmaya başlanırsa, tapu tahsis belgesinin tapuya dönüştürülmesi gündeme gelebilecektir.
Yazı İçeriği
1. Tapu Tahsis Belgesi
2. Tapu Tahsis Belgesi Verilebilecek Yapılar
3. Tapu Tahsis Belgesi Verilemeyecek Yapılar
4. Tapu Tahsis Belgesinin Tapuya Tescili Şartları
5. Tapu Tahsis Belgesinin İptali Nedenleri
6. Tapu Tahsis Belgesinden Kaynaklı İşlemlere Karşı Dava Yolu
7. Tapu Tahsis Belgesinden Kaynaklı İşlemlere Karşı İptal Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
8. Tapu Tahsis Belgesinden Kaynaklı İşlemlere Karşı İptal Davasında Zamanaşımı
Tapu tahsis belgesi, bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine yalnızca kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir.
Bu belge, 2981 sayılı İmar Affı Kanunu’nun 10. maddesinde düzenlenmiştir:
“Bu Kanun hükümlerine göre hazine, belediye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapılar, 12’nci madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahibine tahsis edilir ve bu tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine “Tapu Tahsis Belgesi” verilir.
Tapu tahsis belgesi, ıslah imar planı veya kadastro planları yapıldıktan sonra hak sahiplerine verilecek tapuya esas teşkil eder.”
2981 Sayılı Kanun, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’un 23. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ancak; 6306 sayılı Kanun’un yürürlüğe ilişkin 24. maddesi:
“Bu Kanunun;
a) …23 üncü maddesi, yayımı tarihinden on bir yıl sonra,
b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer.”
şeklinde olup 6306 Sayılı Kanun, 31.05.2012 tarihinde yayımlanmıştır. Dolayısıyla 2981 Sayılı Kanun ve bu kanunda düzenlenen “Tapu Tahsis Belgesi” düzenlemesi halen yürürlükte olup 31.05.2023 tarihine kadar da yürürlükte kalacaktır.
Bu halde, mevcut tapu tahsis belgesi sahiplerinin tapuyu kazanmaları için gereken şartları sağlamaları halinde 31.05.2023 tarihine kadar başvuru yapmaları gerekmektedir.
Tapu tahsis belgesi kapsamındaki gecekondular ve bunlar hakkında uygulanacak hükümler 2981 sayılı Kanunun 13. maddesinde gösterilmiştir.
İbadet yeri, mescit, türbe gibi yerlerin sınırları içinde kalan yapılara tapu tahsis belgesi verilmemektedir. Ayrıca bu yerlerin sınırları içinde kalmamakla beraber, eserlerin bütünlüğünü bozan yapılar da tapu tahsis belgesine konu olamayacaklardır.
Ancak bu yerlerdeki yapılar üzerinde hak sahibi olan kişilere başka yerden arsa tahsis edilmektedir.
Tapu tahsis belgesi, açıklandığı üzere, yalnızca fiili kullanma durumunu belirlemekte; mülkiyet hakkı vermemektedir. Dolayısıyla bu belgeler, tahsis edilen yerin, tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescilini sağlamamaktadır.
Ancak bazı koşullarla, tahsis kapsamındaki yerin, hak sahibi adına tescili mümkündür. Bu koşullar şu şekilde sayılabilir:
Yukarıda sayılan koşulların sağlanması halinde, tahsise konu taşınmazın mülkiyetinin, tapu tahsis belgesi sahipleri lehine tescili gerekmekte olup aksi halde hak sahiplerinin yargısal yollara başvurmaları mümkündür.
Diğer taraftan, yukarıdaki listenin son maddesinde bahsi geçen düzenleme, günlük hayatta “parselasyon planı” veya “hamur kuralı” gibi adlarla da anılan ve sıkça rastlanan bir uygulamadır. Kendi içinde gerek usuli gerekse esas itibariyle incelikleri olan bu uygulamalarda da “İmar Kanunu Madde 18 Uygulaması ve İptal Davası” yazımızda bahsedilen hukuka aykırılıklara rastlanabilmektedir.
Bir kimseye tapu tahsis belgesi verilebilmesi için, öncelikle tahsisi istenen alanın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu kapsamında olması gerekmektedir. Şayet talepler bu kapsamda değilse tapu tahsis istemi reddedilecektir. Taleplerin bu kapsamın dışına çıkması ise tapu tahsis belgesinin iptali nedenidir.
Tapu tahsis belgesi, her ne kadar kişiye mülkiyet hakkı vermese de yukarıda sayılan koşulların mevcudiyeti halinde, tahsis kapsamındaki yer, hak sahibi adına tescil edilmektedir. Hak sahibi olmadığı halde tapu verilen kişilerin tapuları ise resen iptal edilmektedir. Bu kişiler aleyhine yolsuz tescilden kaynaklı tapu iptal ve tescil davaları açılması gerekecektir.
Gerçekte hak sahibi olmadığı halde, her nasılsa tapu tahsis belgesi verilen bir yer söz konusuysa, idarece tapu veya tahsis belgesinin iptali gündeme gelebilecektir. Keza, tahsis ve tapu verilen yerin, niteliği itibariyle bir gecekondu olmadığı durumlarda da idarece tapu veya tahsis belgesinin iptal edilmesi mümkündür.
Tapu tahsis belgesinin iptali, bir idari işlem olduğundan ilgililerin, tapu tahsis belgesinin iptali işleminin iptali talebiyle İdare Mahkemesi’nde “iptal davası” açması mümkündür. Ayrıca tapu tahsis belgesinin tapuya dönüştürülmesine ilişkin talebin reddi işlemi de bir idari işlem olduğundan, bu işleme karşı da iptal davası açılması gerekmektedir.
İptal davalarında, idari işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları bakımından hukuka uygun olup olmadığı denetlenmekte olup davanın, kararı veren idareye karşı açılması gerekmektedir.
Açılacak davalar, İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK)’na tabi olup “İdari İşlemlerin İptali Davası” yazımızda belirtilen sürelere ve dava açma koşullarına riayet edilmesi gerekmektedir.
Tapu tahsis belgesinin iptali işleminin iptali istemi ile açılacak dava, idari yargının görev alanındadır. Bu nedenle iptal davası açacak kişilerin, idare mahkemelerine başvurmaları gerekmektedir.
Tapu tahsis belgesinden kaynaklı işlemlerden doğan uyuşmazlıklar, bir taşınmaza ilişkin olduğundan davanın, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerekmektedir.
İptal kararına karşı açılacak davaların, İYUK madde 7 hükmü gereği kararının tebliğinden itibaren altmış gün içinde açılması gerekmektedir. Bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan süre geçtikten sonra ilgilinin dava açma hakkı ortadan kalkmaktadır.
Öte yandan, hak sahibi olmadığı halde tapu tahsis belgesine dayalı olarak lehine tapu tescili yapılan kişiler aleyhine, “tapu iptal ve tescil” davası açılması gerekmektedir. Buradaki uyuşmazlık idarenin bir işleminden kaynaklanmadığından, tapu iptal ve tescil davalarında adli yargı mahkemeleri görevlidir.
Tapu iptal ve tescil davalarına ilişkin detaylı bilgiye “Tapu İptal ve Tescil Davaları” başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1756 E. 2017/1553 K. sayılı ve 06.12.2017 tarihli kararında da bu husus açıkça belirtilmiştir:
“2981 sayılı Kanun uyarınca tapu tahsis belgeli yerlerde, idarenin eylem ve işleminin tapu tahsis belgesinin verilmesi ile sona ermesi, dava konusu taşınmazın aynına yönelik kararlardan olan iptal ve tescile ancak adli yargıda karar verilmesinin mümkün olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; tapu tahsis belgesine dayalı olarak hak sahibi olduğunu iddia edenler tarafından açılacak tapu iptali ve tescil davalarında adli yargı mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilmelidir.”
Değerli müvekkillerimiz,
Dünya genelinde yaşanan Koronovirüs (Covid-19) salgını riski nedeniyle, hukuki soru ve sorunlarınız için mobil ve online iletişim kanallarımızı kullanmanızı öneririz.
KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ HAKKINDA
“AYDINLATMA METNİ”
İnternet sitemizi kullanmanız dolayısıyla, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında birtakım verilerinizin toplanması, saklanması, işlenmesi, aktarılması ve KVKK kapsamına dahil başkaca işlemlerin detayı ve amacı hakkında, veri sorumlusu olarak sizleri bilgilendirmek isteriz.
Genel Bilgiler
İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. “Özel nitelikli kişisel veri” ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir. İşbu Aydınlatma Metninde, özel ve/veya genel nitelikli olma ayrımı yapılmaksızın, her neviden veri için “Kişisel Veri” ifadesi kullanılacak olup durumun gereğine göre özel nitelikli kişisel verilerin de bu ifade kapsamına dahil edilebileceğini belirtmek isteriz. Keza, internet sitemizi kullanırken size daha efektif hizmet sağlayabilmek adına çerezler, web işaretçileri ve benzeri uygulamaları da kullanabilmekteyiz. Çerez kullanımının durdurulmasını tarayıcı ayarlarınızı değiştirerek her zaman sağlayabilirsiniz. Çerez kullanımının durdurulması, internet sitemizdeki bazı fonksiyonların kullanımını sınırlandırabilecektir.
Kişisel veriler toplandıktan sonra silme, yok etme ya da anonim hale getirme işlemlerine kadar olan süreçte gerçekleştirilen elde etme, kaydetme, depolama, muhafaza etme, değiştirme, yeniden düzenleme, açıklama, aktarılma, sınıflandırılma ya da kullanılmasını engelleme ve sair kapsamda veriler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ise KVKK kapsamında “kişisel verilerin işlenmesi“ olarak değerlendirilmektedir.
Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz.
Kişisel Verilerin Toplanması ve Hukuki Sebepleri
İnternet sitemizi kullanırken birtakım kişisel verilerinizi, Veri Sorumlusu sıfatımız ile bizimle paylaşmanızı talep edebilmekteyiz. İşbu kişisel verileriniz fiziksel olarak sözlü veya yazılı şekilde toplanabileceği gibi, elektronik ortamda da toplanabilir. Keza, kişisel verileriniz, Veri Sorumlusu sıfatıyla doğrudan tarafımızca toplanabileceği gibi, Veri Sorumlusu adına veri işleyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından veya ifa ettiğimiz iş ve hizmetin bir gereği olarak destek aldığımız ulusal/uluslararası kişi ve kuruluşlar ile diğer 3.kişiler tarafından, sayılanlarla sınırlı olmamak üzere, internet sitemiz, blog mesajları, iletişim formları, iş/staj ve sair başvuru formları, bilgi formları, video konferans ve/veya online hukuki danışmanlık hizmeti esnasında kaydedilebilen ses ve/veya video kayıtları, telefon görüşmesi ve/veya telekonferans esnasında kaydedilebilen ses kayıtları, kısa mesajlar, WhatsApp, sosyal medya vs kanallarıyla gerçekleştirilenler başta olmak üzere her türlü iletişim kanalları aracılığı ile toplanabilmektedir. Bu verileriniz elektronik ya da internet tabanlı araçlar ve sair vasıtalar kullanılarak otomatik yöntemlerle elde edilebildiği gibi, tarafımıza sunduğunuz formlar, sözleşmeler, bildirimler, adli veya idari merci kararları gibi yöntemlerle de elde edilebilmektedir.
Kişisel Verilerin İşlenme Amacı ve Aktarımı
Kişisel verileriniz, yürürlükteki ilgili mevzuat uyarınca, hukuka, iyi niyet ve dürüstlük kurallarına uygun, doğru ve güncel olarak, belirli, açık ve meşru amaçlarla ve bu amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmekte olup ilgili mevzuatta öngörülen ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmektedir.
KVKK uyarınca, Veri Sorumlusu olarak bizimle paylaşmış olduğunuz kişisel verileriniz, yerine getirmekte olduğumuz her türlü hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile gerektiğinde işe/staja alım süreçleriyle bağlantılı ve ölçülü olarak söz konusu hizmetlerden faydalanmanız, hak ve menfaatlerinizin korunması ve sair amaçlar ile KVKK ve yasal düzenlemelere uygun olarak işlenebilecek, hizmetlerimiz kapsamında ve ilgili mevzuata uygun olarak UYAP sistemi başta olmak üzere, adli, idari vb. kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir.
Ağ Sunucusu Veri Günlüğü
İnternet sitemize giriş yapmanızın kaçınılmaz bir sonucu olarak, veri günlüğü olarak tanımlanan ve aşağıda listelenmiş olan verileriniz, ağ tarayıcınız tarafından internet sunucumuza otomatik olarak aktarılmakta ve onayınız aranmaksızın veri günlüğü kayıtlarına kaydedilmektedir:
Veri günlüğü internet sitemizin sizin için daha kullanışlı hale getirilebilmesi amacıyla istatistiki bilgi sağlamak için kullanılmakta olup, takiben derhal silinir.
Kişisel Verilerin Güvenliğinin Sağlanması İçin Alınan Tedbirler
6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanun’un ilgili maddesine uygun olarak, kişisel veri güvenliğinizin sağlanması için hukuka aykırı olarak işlenmelerini ve erişilmelerini önlemek ve muhafazalarının sağlamak amacıyla gerekli teknik ve idari tedbirler Veri Sorumlusu olarak tarafımızca alınmaktadır.
Veri Sahibinin Hakları
Kişisel veri sahipleri KVKK uyarınca aşağıda yer alan haklara sahiptir:
Yukarıda belirtilen hakların kullanımıyla veya genel olarak Aydınlatma Metnimizle alakalı daha detaylı bilgi talepleriniz için “İletişim” sayfamızdan ulaşılabileceğiniz “İletişim Formu” aracılığıyla veya ıslak imzalı olarak “Esentepe Mah. Eser İş Merkezi B Blok Kat:8 No:63 Şişli/İstanbul/Türkiye” adresine ulaştırmanız ya da info@kulacoglu.av.tr e-posta adresine konu kısmında “Kişisel Veri Bilgi Talebi” ifadesi ile iletebilirsiniz.
Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu’na yukarıdaki şekillerde iletmeniz durumunda talebiniz, niteliğine göre en kısa sürede sonuçlandıracaktır. İlgili işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi durumunda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenen tarifedeki ücret, Kulaçoğlu Hukuk Bürosu olarak tarafınızdan tahsil edilecektir.
merhabalar eşime tapu tahsis belgesi veilmiş olan evimiz eşim tarafından başkasına devreildi ancak burada beraber yasıyorduk magdur oldum bu konuda nasıl bır yol izlemeliyim
S.a benim 50 yıllık gecekondum var tapu tahsis belgem vardı belediye ve milli emlak tapu belgemi 2010 da iptal etti gecekondunun olduğu yere çevre ve şehircilik bakanlığı yol geçirmiş oto park şer koymuş üzerine yıllardır ne alıyor nede veriyor dava açtık mahkemeye avukat girmemiş kaybettik girseydi kazanacakmışız duydum kadar şimdi biz ne yapmamız gerek yıllardır vergisi cezaları ödeniyor elektirik su var ödeniyor 50 yıldır
Alacagim evin tapusunda 2 adet 2981 sayili kanuna gore beyan var bunlari nasil kaldirabiliriz