Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 141. maddesi uyarınca evlenme töreni evlendirme dairesinde evlendirme memuru huzurunda gerçekleştirilir. Türk Medeni Kanunu’nda dini nikâh düzenlenmemiş olup, hatta dini nikâh kıyılabilmesi için resmi nikâhın gerçekleştirilmiş olması aramıştır. Dini nikâhın kanunlarımızda düzenlenmemiş olması sebebiyle imam nikâhlı eşe manevi tazminat hakkı bakımından da herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Bunun sonucu olarak ise uygulamada dini nikâhlı eşlerin birbirlerine karşı yöneltmiş oldukları talepler bazı sorunlara yol açmaktadır. İmam nikâhlı eşin manevi tazminat hakkına ilişkin bir kanuni düzenleme olmaması sebebiyle bu husus Yargıtay kararları ile şekillenmektedir. Yargıtay’ın, evlenme vaadi ile kandırılan imam nikâhlı eşin manevi tazminat hakkına sahip olduğuna ilişkin kararları bulunmaktadır. Ancak Yargıtay içtihatları değişiklik göstermekte olup, aksi yönde kararlar da bulunmaktadır.
Yazı İçeriği
1. Türk Medeni Kanun’u Kapsamında Evlenme
2. İmam Nikâhlı Eşin Manevi Tazminat Hakkı
İmam nikâhlı eşin manevi tazminat istemi konusu hukukumuzda son derece tartışmalı bir halde bulunmakta ve Yargıtay’ın konuyla ilgili içtihadı çelişkiler göstermektedir. Her ne kadar tartışmalar olsa da Yargıtay tarafından verilmiş emsal nitelikte kararlar çerçevesinde, böyle bir hakkın var olduğundan bahsetmek mümkün olabilmektedir.
1.Türk Medeni Kanun’u Kapsamında Evlenme
Türk Medeni Kanunu’nun 141. maddesinin ilk fıkrası şu şekildedir:
“Evlenme töreni, evlendirme dairesinde evlendirme memurunun ve ayırt etme gücüne sahip ergin iki tanığın önünde açık olarak yapılır.”
Madde hükmünde görüldüğü üzere, kanunlarımız çerçevesinde hüküm doğurması öngörülmüş bulunan evlilik türü, yalnız ve yalnızca resmi nikâh olarak ifade edilmekte olan evlenme biçimidir. Medeni kanunumuz geleneksel evlilik olarak da ifade edilmekte olan imam nikâhına etki tanımamış; tek yasal ve geçerli evlenme türü olarak resmi nikâhı belirlemiştir. Ancak, belirtilmelidir ki, bu durum uygulamada birtakım olumsuzluklara yol açmaktadır. Zira yalnızca imam nikâhı yoluyla evlenmiş bulunan kişilerin haklarının belirlenmesinde, kanunlarımız bu tür evliliği düzenlemediğinden, sıkıntılar ve mağduriyetler yaşanmaktadır.
Konuya ilişkin detaylı bilgi için “Dini Nikahın Hukuktaki Yeri” isimli makalemizi inceleyebilirsiniz.
2.İmam Nikâhlı Eşin Manevi Tazminat Hakkı
Yukarıda da ifade edildiği üzere, Türk Medeni Kanunu’na göre geçerli bir evlilik birliği resmi nikâhla mümkündür. Resmi nikâh olmadan evlilik mümkün olmadığı için boşanma da söz konusu olamayacaktır. Resmi nikâhlı olmayan eş ayrılma ya da terk etme durumunda boşanma ve boşanmanın feri taleplerinden yararlanamayacaktır. Ancak evlilik birliğinin kurulması tarafların ortak yaşam iradelerinden doğmaktaysa, resmi nikâhın bulunmaması halinde de tarafa bazı talepleri ileri sürme hakkı doğabilecektir.
İmam nikâhı kavramı kanunlarımız çerçevesinde herhangi bir biçimde düzenlenmiş olmadığından; imam nikâhlı eşin sahip olduğu manevi tazminat hakkına dair de hukukumuzda açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu sebeple manevi tazminat hakkının varlığı sonucuna, Yargıtay’ın bu yöndeki içtihadı vasıtasıyla ulaşılmaktadır. Ancak her ne kadar aşağıdaki örnekler, imam nikâhlı eşin manevi tazminat isteminin varlığını destekler nitelikte olsa da bu konudaki Yargıtay içtihatları değişiklik göstermektedir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2001/4849 Esas, 2001/8843 Karar, 01.10.2001 Tarihli Kararı:
“…Şu durumda, davalının evlenmek vaadi ile davacı ile birleştiği, hatta bu amaçla yörenin gelenekleri ile düğün dahi yaptığı, hiçbir neden olmadan da resmi evlenme olgusuna yanaşmadığı anlaşılmaktadır. Davalının bu hareketi ile davacının sosyal kişilik değerlerine saldırıda bulunduğu açıktır. Bu da davacının manevi tazminat isteminde haklı olduğu sonucunu doğurur….”
Görüldüğü üzere Yargıtay, imam nikâhlı eşin resmi nikâh yapmaya yanaşmaması halinin davacı eşin sosyal kişilik değerlerine bir saldırı niteliğinde olduğuna karar vermiştir. Bu sebeple davacının manevi tazminat hakkının var olduğunu kabul etmiştir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2015/6000 Esas, 2016/5100 Karar, 14.04.2016 Tarihli Kararı:
“…Tüm bu olgular birlikte ele alındığında davacının, davalı tarafından evlenme vaadi ile kandırıldığı ve bunun etkisi altında gerek fiziksel gerek ruhsal anlamda zarara uğratıldığı ve bundan elem ve üzüntü duyduğunun kabul edilmesi ve davacının hukuka aykırı olan eylemden dolayı bozulan manevi dengesinin eski haline dönüşmesi, duygusal olarak tatmin edilmesi, zarar verenin de bir daha böyle bir eylemde bulunmaktan alıkonulması amacıyla uygun bir manevi tazminat hükmedilmesi gereklidir.”
Yargıtay bu kararında ise davacının, davalı tarafından evlenme vaadi ile kandırıldığı ve bunun etkisi altında gerek fiziksel gerek ruhsal anlamda zarara uğratıldığı, bundan elem ve üzüntü duyduğunun kabul edilmesine karar vermiştir. Davacının duygusal olarak tatmin edilmesi, zarar verenin de bir daha böyle bir eylemde bulunmaktan alıkonulması amacıyla manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğine karar verilmiştir.
Görüldüğü üzere, kişinin resmi nikâh kıyılacağı vaadiyle dini nikâha ikna edilmesi ancak resmi nikâhın kıyılmaması halinde, imam nikâhlı eşin manevi olarak zarar gördüğü kabul edilmektedir.
Ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, vermiş bulunduğu 1997/4-690 Esas, 1997/893 Karar sayılı ve 05.11.1997 tarihli kararda Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nce bir başka dosyada verilmiş bulunan ve imam nikâhlı eşe manevi tazminat hakkı tanınamayacağını öngören kararı bozmuş ve bu hakkın davacı tarafa sağlanması gerektiği yönünde hüküm kurmuştur.
Görüldüğü üzere, imam nikâhlı eşin manevi tazminat istemi konusu hukukumuzda da son derece tartışmalı bir halde bulunmakta ve Yargıtay’ın konuyla ilgili içtihadı çelişkiler göstermektedir. Ancak yukarıda zikredilmiş bulunan içtihat örnekleri çerçevesinde böyle bir hakkın hukukumuzda imam nikâhlı eşe tanınmakta olduğundan bahsetmenin mümkün olduğu kanısına varmak gerekmektedir.
İmam nikahlı 1 yıl evli kaldım. eşimle ayrıldık ve hiçbişi alamadım. ne yapmalıyım
Ben 24 senelik imam nikahlı eşimden ayrılmak istiyorum. Benim çokta maddi ve manevi kayıplarım oldu. Tazminat alabilir miyim?
7 aylık imam nikahlı evliyim devlet nikahım yok 5 aylık hamileyim eşim ve ailesi benim altınlarımı alıp beni evden kovdular bende manevi tazminat açtım acaba altınlarımı alabilir miyim?
Merhaba. Benim 2,5 yıllık imam nikahlı eşim eski eşini yanına almış. Nikahlı olduğumuz süre içersinde maddi manevi çok zarara uğratıldım, eski eşi de kendisi de boşanma sürecindelerdi boşanacaklardi ama şu an durum ne bilmiyorum. İkisi de bana asla bir araya gelemeyen eklerini söyleyip durmuşlardi, yalanlarınin bedellerini ben ödedim. Ortak evimize zorla el konuldu yeni bir hayat kurmak zorunda kaldım ve çok zor zamanlar yaşadım. İşimden tazminatsız çıkarıldım tarafından, evime duzenime zorbalıkla kendileri yerleştiler. Şimdi üzerime yapılan borçlar ödenmiyor ve herkes hayatını yaşıyor. Bütün bunlar yanlarına mı kalacak? Ne yapabilirim? Bir de çocuğum var yaptıklarını aklım almıyor Çok hakkımız yendi kabul edemiyorum! Yapabileceğim birşeyler olmalı!
ben4 aylık imam nikahlı evliyim eşim ve ailesibana iftira ati bende ayrıldım ama bütün herşeyim onlarda kaldı vermiyorlar bu durumda ne yapmalıyım nasıl bir yol izlemeliyim bana yardımcı olun
Merhaba ben yabanciyim Türk adamla imam nikahla evliyim 8 yıldır müşterek 2 çocuğumuz var ayrılmak istyoruz bu durumda nafaka davası açabilirmiyim çocuklar kime verlcek adam tehdit ediyor alcak diye lütfen cvp bekliyorum
Merhaba mesajıma cevap vermenizi rica ediyorum ben üç yıllık imam nikahlı evliyim eşim eski eşi ile üç buçuk yıllık çekişmeli davalıklar en son karar çıktı boşanma gerçekleşti ama bu seferde istinaf mahkemesine gitti dosya benim sorum eşim vefat durumunda benim herhangi bir hak sahibi olabiliyor muyum eşimin de 4 çocuğu var mal varlığımız da davalardan dolayı da başkaların adına tşk ederim iyi geceler
Merhabalar benim ablamın üç çocuğu var ve imam nikahlı resmi nikahı yok. Çocukların ikisi okul çağında 12,10 yaşlarında en küçüğü ise 4-5 yaşında. Ablam her ne kadar diretse de eşi olacak kişi resmi nikah yapmadı ve şimdi de çocukları vermeyip ablamı boşadığını söylüyor. Ablam da haliyle çocuklarım olmadan olmaz diyor. Biz dava açmayı düşünüyoruz bildiğim kadarıyla çocuklar anneye verilecek imam nikahlı olduğu için ancak tazminat alabilir miyiz sizce? Bu konuda fikir beyanınıza ihtiyacım var o doğrultuda hareket edeceğim. Çok teşekkürler bilgileriniz için.
Imam nikahli erkek aldığı dairelerin tapusunu arabaların ruhsatını imam nikahli eşinin üstüne yaptığı halde ve babasinin bakur aylığını aldığı halde hakkı olan dairelerini arabasını alabilirmi ve devlete ceza odeyebilirmi bakır aylığı almaktan