Tedbir nafakasının Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) farklı maddelerde düzenlendiği görülmekle birlikte, uygulamada en sık karşılaşılan hali TMK m. 169 kapsamında ödenen nafakadır. Buna göre, tedbir nafakası boşanma veya ayrılık davası süresince eşlerin geçimi ve çocukların bakımına ilişkin olarak mahkeme tarafından re’sen kararlaştırılan bir nafaka türüdür. Bu karar verilirken eşlerin evlilik sürecindeki kusurları dikkate alınmaz. Hâkim, herhangi bir talep olmasa bile ekonomik olarak güçsüz olan eş veya çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedebilir.
Boşanma kararı kesinleşinceye kadar evlilik hukuken devam ettiğinden, eşlerin birbirlerine karşı olan bakım yükümlülükleri de sürer. Dolayısıyla, tedbir nafakası boşanma sürecinde eşlerin ve çocukların maddi anlamda mağdur olmaması için alınan geçici bir önlemdir. Mahkeme, velayeti geçici olarak kendisine bırakılan eşe, müşterek çocuğun bakımına yönelik tedbir nafakası da bağlayabilir.
Kimler tedbir nafakası talep edebilir, miktarı nasıl belirlenir ve hangi durumlarda sona erer? Bu yazımızda, tedbir nafakasıyla ilgili merak edilen tüm konular başlıklar halinde detaylı şekilde ele alınmıştır.
Yazı İçeriği
.
1. Tedbir Nafakası Nedir?
Evlilik birliği devam ettiği sürece, eşler birbirlerine ve çocuklarına karşı bakım yükümlülüğü altındadır. Ancak boşanma sürecine girildiğinde veya ayrılık davası açıldığında, eşlerden biri ekonomik olarak zor duruma düşebilir. İşte bu noktada tedbir nafakası, maddi anlamda güçsüz olan eşin ve çocukların korunması amacıyla mahkeme tarafından hükmedilen geçici bir nafaka türü olarak devreye girer.
Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası süresince eşlerin geçimini ve çocukların bakımını sağlamak amacıyla verilen geçici bir önlem olup, ekonomik olarak zayıf düşen tarafı korumayı amaçlar. Bu nafaka, hâkim tarafından re’sen (kendiliğinden) değerlendirilebilir ve eşlerin kusur durumları dikkate alınmaksızın hükmedilebilir.
Boşanma davası devam ederken tedbir nafakası talep edilebileceği gibi, boşanma davası açılmadan önce de gerekli şartlar mevcutsa mahkemeye başvurularak nafaka talep edilebilir. Ayrıca, hukukumuzda boşanma davasından farklı olarak “ayrılık davası” adı verilen bir dava türü de mevcuttur. Ayrılık davası süresince de mahkeme, maddi olarak güçsüz kalacak tarafa tedbir nafakası bağlayabilir.
1.1. Tedbir Nafakasının Hukuki Dayanağı ve Amacı
Tedbir nafakasının hukuki dayanağı 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 169. maddesinde düzenlenmiştir. İlgili maddeye göre:
“Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince eşlerin geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır.”
Bu kapsamda, mahkeme tarafından alınabilecek önlemlerden biri de tedbir nafakasıdır. Hâkim, ekonomik olarak zor durumda kalan eş veya çocuk lehine, herhangi bir talep olmasa dahi tedbir nafakasına hükmedebilir.
Tedbir nafakasının temel amacı:
- Boşanma veya ayrılık sürecinde ekonomik olarak zayıf düşen eşin mağduriyetini önlemek,
- Eşlerin ve çocukların asgari yaşam standartlarını korumak,
- Evlilik birliği sona ermeden önce geçici bir ekonomik güvence sağlamak,
- Taraflar arasında ekonomik dengeyi kurmaktır.
Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık sürecinde eşlerin mali açıdan zor duruma düşmesini önlemek için mahkemeler tarafından verilen geçici bir önlem niteliğindedir. Nafaka, boşanma veya ayrılık davası kesinleşene kadar devam eder ve mahkeme kararına bağlı olarak miktarı artırılabilir, azaltılabilir veya kaldırılabilir.
1.2. Tedbir Nafakası ile Diğer Nafaka Türleri Arasındaki Farklar
Tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden önce ödenen geçici bir nafaka türüdür. Boşanma veya ayrılık davası süresince ekonomik olarak zor durumda kalabilecek eşin ve çocukların mağduriyetini önlemek amacıyla mahkeme tarafından hükmedilir. Tedbir nafakasının ödeme yükümlülüğü, dava sonunda verilecek kararın kesinleşmesine kadar devam eder.
Diğer nafaka türlerinden farklı olarak, tedbir nafakası yalnızca boşanma veya ayrılık davası sırasında değil, bu davalar açılmaksızın da talep edilebilir. Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) tedbir nafakasına ilişkin farklı düzenlemeler mevcuttur. Bunlardan biri de eşlerin birlikte yaşamaya ara vermesi halinde tedbir nafakası talep edebilmesidir.
TMK m. 197’ye göre:
“Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa, hâkim eşlerden birinin istemi üzerine diğer eşin yapacağı parasal katkıyı belirleyebilir.”
Burada önemli bir fark bulunmaktadır:
- Ayrılık veya boşanma davası sürecinde tedbir nafakasına hâkim re’sen karar verebilir.
- TMK m. 197 kapsamında ise, mahkeme ancak eşlerden birinin talebi üzerine tedbir nafakasına hükmedebilir.
Bu düzenleme, eşlerin boşanma sürecine girmeden de ekonomik desteğe ihtiyaç duyabileceğini kabul eder ve mahkemeye, haklı bir sebebe dayalı olarak ayrı yaşayan eş lehine nafakaya hükmetme yetkisi tanır.
2. Kimler Tedbir Nafakası Talep Edebilir?
Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi kapsamında hâkim, tedbir nafakasına re’sen (kendiliğinden) karar verebilir. Bununla birlikte, taraflar davanın herhangi bir aşamasında tedbir nafakasına hükmedilmesini talep edebilirler.
2.1. Eşlerin Tedbir Nafakası Talep Hakkı
Boşanma veya ayrılık davası sürecinde, taraf olan her iki eş de mahkemeden tedbir nafakasına hükmedilmesini isteyebilir. Toplumda yaygın bir yanlış inanışın aksine, tedbir nafakasını yalnızca kadınlar değil, erkekler de talep edebilir.
- Erkek eş, çalışmadığını ve geliri olmadığını kesin delillerle kanıtlarsa, diğer şartların da mevcut olması halinde, geliri olan kadından tedbir nafakası talep edebilir.
- Kadın da aile giderlerine katkı sağlamakla yükümlüdür. Dolayısıyla erkek eşin istemi üzerine mahkeme, kadının aile giderlerine yapacağı parasal katkıyı belirleyebilir.
- Ayrıca, çalışan eşin de tedbir nafakası talep etmesi mümkündür. Eşlerin, boşanma veya ayrılık davası devam ederken evlilik süresince alıştıkları yaşam standardını koruma hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle çalışıyor olmak, tedbir nafakası talep etmeye engel değildir.
2.2. Müşterek Çocuk İçin Tedbir Nafakası Talebi
Boşanma veya ayrılık sürecinde müşterek çocuk için de tedbir nafakasına hükmedilebilir.
- Velayeti geçici olarak kendisine bırakılan tarafın talepte bulunması şart değildir.
- Mahkeme, çocuğun yüksek menfaatini gözeterek, taraflardan biri talep etmese bile tedbir nafakasına hükmedebilir.
2.3. Ayrı Yaşayan Eşin Tedbir Nafakası Talebi (TMK m. 197 Kapsamında)
Boşanma veya ayrılık davası açılmaksızın da eşlerden biri tedbir nafakası talep edebilir. Ancak bunun için Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi kapsamında şu şartların sağlanması gerekir:
- Resmi bir evlilik mevcut olmalıdır.
- Eşler fiilen ayrı yaşamalıdır.
- Ayrı yaşamak haklı bir nedene dayanmalıdır.
- Tedbir nafakası için mahkemeye başvurulmalıdır.
Bu düzenlemeye göre, eşlerden biri haklı bir sebeple ayrı yaşıyorsa, hâkim diğer eşin yapacağı parasal katkıyı belirleyebilir. Ancak burada, nafaka talebi hâkim tarafından re’sen değil, yalnızca talep üzerine değerlendirilir.
2.4. Kusurlu Taraf Tedbir Nafakası Alabilir mi?
Tedbir nafakası kararı verilirken, eşlerin boşanma sürecindeki kusur durumları dikkate alınmaz. Dolayısıyla:
- Ayrılık veya boşanma davasında daha kusurlu olan taraf da tedbir nafakası talep edebilir.
- Boşanma veya ayrılık davası henüz devam ettiği için, hangi tarafın daha kusurlu olduğu ancak yargılama sonucunda belirlenecektir.
Bu noktada, kusurlu olduğu düşünülen eşin tedbir nafakası talep edemeyeceğine dair yanlış bir inanış mevcuttur. Oysa kusur değerlendirmesi yargılama sonunda yapılacağı için, dava devam ederken her iki eşin de tedbir nafakası talep etme hakkı bulunmaktadır.
3. Tedbir Nafakasının Miktarının Belirlenmesi
Tedbir nafakasının miktarı, talep eden tarafın geçimini sağlayabilecek düzeyde ve karşı tarafın ekonomik durumuna uygun olacak şekilde hâkim tarafından belirlenir. Nafaka miktarının tespitinde, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, mal varlıkları, aylık gelir ve giderleri detaylı bir şekilde incelenir. Hâkim, hukuka ve hakkaniyete uygun olarak en adil miktara hükmetmelidir.
3.1. Tedbir Nafakasının Belirlenmesinde Dikkate Alınan Kriterler
Hâkim, nafaka miktarına karar verirken şu unsurları değerlendirir:
- Talep eden eşin gelir durumu ve geçim ihtiyaçları
- Nafaka yükümlüsünün mali gücü ve ödeme kapasitesi
- Tarafların mal varlıkları ve yaşam standartları
- Aylık gelir ve giderlerin dengesi
- Çocuk lehine hükmedilecekse çocuğun eğitim, sağlık ve diğer temel gereksinimleri
3.2. Çocuk Lehine Tedbir Nafakası
Eğer nafaka müşterek çocuk için hükmedilecekse, hâkim çocuğun sağlık, eğitim ve ahlaki gelişimi açısından en iyi koşulları sağlamayı gözeterek bir miktar belirler. Çocuğun yanında olmayan eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine yapacağı katkı bu doğrultuda tedbiren belirlenir.
Hâkim, nafaka miktarını belirlerken yalnızca tarafların mevcut gelir durumlarını değil, aynı zamanda gelecekteki muhtemel değişiklikleri de göz önünde bulundurabilir. Bu nedenle, nafaka miktarı gerektiğinde artırılabilir veya azaltılabilir.
4. Tedbir Nafakasının Artırılması, Azaltılması ve İptali
Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası sürecinde mahkeme tarafından belirlenen geçici bir nafaka türü olup, şartlara göre artırılabilir, azaltılabilir veya tamamen kaldırılabilir. Bu değişiklikler, nafaka yükümlüsü veya nafaka alacaklısı tarafından mahkemeye başvurularak talep edilebilir.
4.1. Tedbir Nafakasının Artırılması
Tedbir nafakasına hükmedildikten sonra, nafaka alacaklısının (nafaka alan kişinin) ekonomik durumunun kötüleşmesi veya ihtiyaçlarının artması halinde nafakanın artırılması talep edilebilir.
Nafaka artışı talebinde dikkate alınan unsurlar:
- Nafaka alan tarafın ekonomik koşullarındaki olumsuz değişiklikler
- Çocuk lehine nafaka ödeniyorsa, çocuğun büyümesiyle birlikte eğitim, sağlık ve diğer masrafların artması
- Ülkenin ekonomik şartları, enflasyon ve hayat pahalılığı
- Nafaka ödeyen kişinin gelirinde önemli bir artış olması
Bu tür durumlarda, nafaka alan taraf mahkemeye başvurarak nafakanın artırılmasını talep edebilir. Mahkeme, mevcut ekonomik verileri ve tarafların mali durumunu değerlendirerek uygun bir karar verecektir.
4.2. Tedbir Nafakasının Azaltılması
Nafaka ödeyen taraf, kendi ekonomik durumunda ciddi bir kötüleşme olması halinde nafakanın azaltılmasını talep edebilir.
Nafaka azalması talebinde dikkate alınan unsurlar:
- Nafaka yükümlüsünün gelirinde önemli bir düşüş olması (iş kaybı, iflas, ağır sağlık sorunları vb.)
- Nafaka alan tarafın ekonomik durumunun iyileşmesi (örneğin işe girmesi, ek gelir elde etmesi vb.)
- Nafakanın gereğinden fazla olduğu yönünde hukuka uygun bir gerekçenin sunulması
Bu gibi durumlarda, nafaka yükümlüsü mahkemeye başvurarak nafaka miktarının düşürülmesini talep edebilir. Mahkeme, tarafların mevcut ekonomik koşullarını değerlendirerek nafakada değişiklik yapabilir.
4.3. Tedbir Nafakasının İptali (Kaldırılması)
Tedbir nafakasının tamamen kaldırılması da mümkündür. Ancak bunun için bazı hukuki şartların oluşması gerekir.
Tedbir nafakasının sona ermesine neden olabilecek durumlar:
- Boşanma veya ayrılık davasının sonuçlanması (boşanma kesinleştiğinde tedbir nafakası sona erer)
- Nafaka alacaklısının ekonomik olarak bağımsız hale gelmesi
- Çocuk için ödenen tedbir nafakasında, velayet durumunun değişmesi veya çocuğun ekonomik bağımsızlığa kavuşması
- Nafaka yükümlüsünün ciddi ve kalıcı bir gelir kaybı yaşaması
Eğer yukarıdaki durumlar gerçekleşirse, nafaka yükümlüsü mahkemeye başvurarak nafakanın tamamen kaldırılmasını talep edebilir. Konuyla ilgili detaylı bilgi almak için Nafakanın Kaldırılması başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
5. Tedbir Nafakasının Sona Ermesi
Tedbir nafakası, geçici nitelikte bir nafaka türüdür ve belirli hukuki süreçlerin tamamlanmasıyla kendiliğinden sona erer. Mahkeme tarafından hükmedilen tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası süresince ödenir ve bu davaların kesinleşmesiyle birlikte son bulur.
5.1. Boşanma Davası Sürecinde Tedbir Nafakasının Sona Ermesi
Boşanma davası devam ederken hükmedilen tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte kendiliğinden sona erer. Ancak, boşanma sonrası nafaka ihtiyacı devam ediyorsa, çoğu zaman tedbir nafakası şu nafaka türlerine dönüşebilir:
- İştirak Nafakası: Müşterek çocukların bakım ve giderlerini karşılamak amacıyla, velayet hakkını kazanan eşin talebi üzerine hükmedilir.
- Yoksulluk Nafakası: Ekonomik olarak güçsüz duruma düşen ve boşanmada ağır kusurlu olmayan eş lehine mahkeme tarafından hükmedilebilir.
Tedbir nafakasının sona ermesi, eşin veya çocuğun nafaka ihtiyacının ortadan kalktığı anlamına gelmez. Bu nedenle, boşanma kararı kesinleştikten sonra, nafaka talep edecek taraf mahkemeye başvurarak yoksulluk veya iştirak nafakası talebinde bulunabilir.
5.2. Ayrılık Davası Sürecinde Tedbir Nafakasının Sona Ermesi
Ayrılık davası devam ederken hükmedilen tedbir nafakası, mahkemenin verdiği ayrılık kararı süresince devam eder.
- Türk Medeni Kanunu’na göre mahkeme, 1 yıldan az ve 3 yıldan fazla olmamak kaydıyla ayrılık kararı verebilir.
- Ayrılık süresi boyunca tedbir nafakası ödenmeye devam eder.
- Ayrılık süresi sona erdiğinde, eşlerin tekrar bir araya gelmesi veya boşanma davasının açılması halinde tedbir nafakası da sona erecektir.
Tedbir nafakasının sona ermesiyle ilgili herhangi bir belirsizlik veya uyuşmazlık olması halinde, taraflar nafakanın devam edip etmeyeceği veya yeni bir nafaka türüne dönüşmesi konusunda mahkemeye başvurabilirler.
6. Tedbir Nafakası Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Tedbir nafakası talebi, boşanma veya ayrılık davası ile birlikte ya da bu davalardan bağımsız olarak yapılabilir. Hangi mahkemenin görevli ve yetkili olduğu, talebin nasıl yapıldığına bağlı olarak değişmektedir.
6.1. Boşanma veya Ayrılık Davası ile Birlikte Talep Edilen Tedbir Nafakasında Yetkili Mahkeme
Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası ile birlikte talep edilmişse, görevli ve yetkili mahkeme, ilgili boşanma veya ayrılık davasına bakan aile mahkemesi olacaktır.
Türk Medeni Kanunu’nun 168. maddesine göre, boşanma ve ayrılık davalarında yetkili mahkeme şu seçeneklerden biridir:
- Eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi
- Eşlerin son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi
Bu durumda, tedbir nafakası talebi, boşanma veya ayrılık davasına bakan mahkeme tarafından değerlendirilir ve hâkim re’sen (kendiliğinden) tedbir nafakasına hükmedebilir.
6.2. Bağımsız Olarak (Boşanma veya Ayrılık Davası Açılmadan) Talep Edilen Tedbir Nafakasında Yetkili Mahkeme
Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davasından bağımsız olarak talep edilirse, görevli ve yetkili mahkeme:
- Görevli Mahkeme: Aile Mahkemesi görevli mahkemedir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla tedbir nafakası taleplerini değerlendirir.
- Yetkili Mahkeme: Eşlerden birinin yerleşim yerinde bulunan Aile Mahkemesi yetkilidir.
Bu durumda, eşlerden biri haklı bir sebebe dayanarak birlikte yaşamaya ara vermişse (TMK m. 197 kapsamında), ayrı yaşadığı süre boyunca geçimini sağlamak için tedbir nafakası talebinde bulunabilir.
Eşimden 2016yılında boşandım çocukların velayeti bendeydi eski eşim geçen sene büyük kızımın velayetini istedi bende vermiştim bu sene çocuk için nafaka davası açtı ve kazandı mahkeme geçen ay oldu ben buna itiraz ede bilirmiyim yada küçük kızım için bende nafaka davası açabilirmiyim
Merhabalar
Hakkımda açılmış bir çekişmeli boşanma davası var. Tedbir nafakasına nasıl başvurabilirim? Teşekkür ederim
Merhaba
Çekişmeli boşanma davası devam etmekte iki kız çocuğum var ikisi de benle beraber ortak aldığımız evimizde yaşıyoruz . Kendisi kira bir ev açtı kendisine. Bende kendiside aynı maaşla çalışıyoruz . büyük kızım özel üniversite ye gidiyor küçük lise babaları evde siz oturuyorsunuz diye hiç bir yardımda bulunmuyor . Bende bunun üzerine geriye dönük tedbir nafakası açtım ve kazandım . Fakat karşı taraf gerekirse hapse girer sana yine bu parayı vermem diyor. Birikmiş nafaka borcunu hapse girince ödememe gibi bir söz konusu olabilir mi?
Merhaba ayrı yasandığı zaman tedbir nafakası isteyecem ancak eşim kirada oldugu için ödeyeceği miktar düşermi 2300 emekli maaşı var 5 yasında 1cocugum var en düşük rakam nedir bilgilendirirseniz sevinirim
ben tedbiır nafaka davası açtım davayı kazaandım ayrıca eşim geçen zaman zarfında ödemedigi borçunuda icra olarak ödeyecekti ödemezse tututklanacaktı.sicili olmasındiye ve kızım beni .büyüyence bilmesindiye davanın icra takibini ilgili bir yazı yazıldı onu imzaladım buduruöda tekrar icrDan.açabiliröiyim ne zamana kadar aşima ugrarmı teşekkür ederim
Tedbir nafakası davayı açanın beyanına göre mi takdir edilir.Karar alınırken ödeyecek kişinin mali gücü nasıl tesbit edilir.Örneğin Ben şu anda oğlumun evinde kalıyorum.67 yaşındayım.Yasak kalkınca kiracım olan eve taşınacağım yada kirada oturacağım.Bana ait gayrimenkulde eşim oturmakta.Benim maaşım 2674 TL. 1800 tl.de kira gelirim var.Eşimin maaşı 2112._ tl ayrıca 2 adet 1000 tl. ikramiye almakta.Eşimin üzeine 1 adet yazlık ev 1 adet 2009 model Opel Astra araba var.Kira aldığım ev baba mirası.Haziran ayında mahkemeye başvuracağını söylüyor.Ayrıca kapının kilidini değiştirip bana ait giysileri torbalara doldurup beni eve almadı.Kendisi benim şiddet uyguladığımı söyleyerek darp raporu aldığını komşulardan 4 adet şahidi olduğunu iddia etmekte.Sonuç tedbir nafakasına nasıl karar veriliyor.
Merhaba,Ben şiddetli geçimsizlik ve aldatma sebebi ile ekim 2019 da eşimden boşanmak için dava açtım.Ancak şubat 2020 de anlaşmalı boşanma için protokol imzaladık. Bu aradaki süreçte tedbir nafakası almadım.Durusmamız Nisan ayı başında idi ancak corona virüs salgını nedeni ile temmuz ayına ertelendi.ucretsiz izne cikartildigim için maddi olarak zor durumda kaldım. Tedbir nafakası talep etme hakkım var mı ?
Merhaba ben 5 ay once bosanma davasi actim avukatim tedbir nafakasina basvurdu hakim 750 tl nafakaya hukmetmis fakat 5 aydir tedbir nafakasi alamiyorum avukatim surekli yakin zamanda alirsin diye oyaliyor hicbir sekilde beni bilgilendirmiyor acaba bu kadar gecikmesi normalmi ?yardimci olursaniz sevinirim
Tedbir nafakası Türk Medeni Kanunu Madde 169’a dayanmaktadır.
“Madde 169- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır.”
Kanun maddesinde belirtildiği üzere tedbir nafakası ancak davanın devamı süresince hükmedilen bir nafaka türüdür. Davanın devamından anlaşılması gereken ise mahkemece verilen kararın kesinleşmesidir. Eğer yerel mahkemede davanız reddedildikten sonra siz veya karşı taraf davayı istinaf mahkemesine götürmediyseniz geçen üç aylık sürede davanın kesinleşmiş olması gerekmektedir. Bu durumda davanın kesinleştiği tarihten itibaren artık tedbir nafakası ödeme borcunuz bulunmamaktadır.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/6171E., 2019/5626K. sayılı kararında da;
“TMK’nun 169.maddesinde boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hakim tarafından alınması gereken geçici önlemler hüküm altına alınmıştır..Boşanma davası içerisinde TMK’nun 169. maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar.”
Şeklinde hüküm kurarak tedbir nafakasının kararın kesinleşmesi ile kendiliğinden kalkacağı belirtilmiştir.
Özellikle belirtmek isteriz ki, soru ve yorumlarınıza vermiş olduğumuz cevaplar, kişisel hukuki yorum ve bilgilendirme niteliğinde olup, hak kaybına uğramamanız açısından, detaylı bilgi için avukat bir meslektaşımıza müracaat etmenizi tavsiye ederiz.
Önlem nafakasi alabilmesi için
Hanım efendi bazı şartlar koymuş
Fakat giysilerimi çöpe atması kapı kilidini değiştirip eve almaması
Ve aldığım yiyecekleri dahi çöpe atması
Hatta annemi darp edip hakaretlerde bulunmaları
Evin sırlarını ifşa etmesi bunlar
Bana ithamı ise eve gelmiyor darp etti ne aradı ne sordu kira sözleşmesini fesih etmesi falan
Fakat ben kirami ödedim
Ve kanıt ve tanıklarım çok güçlü
Bu sebep bana istenilen 1500 lira nafaka talebi var bunu hakimlik benden alır mi eşimin pervasız oluşları bunları delil olarak kullanmam bana bu nafakasi odettirir mi
Ve ayrıca boşanma davası açmam durumunda mal varlığım olmaksızın tazminat odermiyim
görülen boşanma davası karara cıktı tedbir nafakasının tarafımdan alınarak davacı tarafa verilmesine hükmetti gerekceli karar yazılmadı dava başlıyalı iki bucuk yıl oldu bu iki bucuk yıllık zaman zarfı icersinde tedbir nafakası benden taleb edilmedi karar okunurken söylendi iş düzenim bozuk oldugundan dolayı birikmiş tedbir nafakası borcumu ödeyemiyeceyim bunun la ilgili nasıl bir yaptırımla karşı karşıyayım saygılarımla arz ederim
Merhaba
Çekişmeli boşanma davamda aşağıdaki yazdığı şekilde bir problemim bulunmakta Uzun bir yazı oldu lakin konu anlaşılması içindir
27.09.2017 tarihinde tarafıma çekişmeli boşanma davası açılmıştır. Bu süreç içerisinde hâkim tedbir nafakasına hüküm vermiş ve karar davasından bir önceki duruşmada(25.10.2018) davacı eşim 3 ay önce(ağustos) işe girip çalışmaya başlamıştır.
19.12.2018 tarihinde karar verilmiş ve hâkim tam kusurlu olarak beni bulmuş ve bizde avukatımla karara itiraz edip istinaf mahkemesine göndermek için gerekli işlemleri yaptık. Sorun şu ki bu 25.10.2018 sonra ben kendisine nafaka ödemeyi kesmiştim ve şuan icra takibi çıkmış sormak istediğim kişi 2018 ağustos itibari ile işe başlamış aralık ayındaki karar davasında nafaka yoksulluk nafakası reddedilip maddi manevi tazminata karar verilmiştir.
Bu süreç içerisinde karşı taraf ailesinin evinde kalmakta ve ben ise ayrı kirada yaşamaktayım.
Bu tedbir nafakası istinaf mahkemesinden gelene kadar ödemek zorunda mıyım ve ödediğim takdirde kişinin sigortalı olarak çalıştığı da mahkemece ispat olması nedeni ile yatırılan bu tedbir nafakasını geri talep edebilir miyiz?
Efendim benim eşimle arqmdaki sorunlqrdan dolayı ben kocasi olqrqk boşanma davasi actim oda tabiki bu durumdan dolayi ayri bir dava açarak benden tedbir nafakasi almakta yanliz bosanma davasi süresince almaya devam etti şuan 3 ay oldu dava bittni neticede hakim beni bosamadi davayi reddetti bu durumda benim hala bu kadina tedbir nafakasi ödemekteyim bu durumda kaldirilmasi gerekmiyormu tedbir nafakasi bana yardimci oluun lütfen boşanamadim ama hala ödemekteyim