Boşanma, sadece duygusal değil, aynı zamanda ekonomik ve hukuki sonuçları da olan önemli bir süreçtir. Bu sürecin en çok tartışılan konularından biri de süresiz yoksulluk nafakasıdır. Türkiye’de yürürlükte olan mevcut yasal düzenlemeler gereği, boşanma sonucu ekonomik olarak yoksulluğa düşecek tarafa, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla süresiz nafaka bağlanabilmektedir. Ancak bu uygulama, toplumsal ve hukuki açıdan birçok tartışmayı da beraberinde getirmektedir.
Son yıllarda süresiz nafaka uygulaması, hem nafaka ödeyen tarafın ekonomik yükümlülüğünün ömür boyu devam etmesi hem de nafaka alan tarafın çalışabilir durumda olup olmamasına bakılmaksızın bu desteği almaya devam etmesi gibi nedenlerle sıkça eleştirilmektedir. Bir yandan ekonomik özgürlüğünü kazanamayan bireylerin mağduriyeti gündeme getirilirken, diğer yandan kısa süreli evliliklerin ardından dahi ömür boyu nafaka ödenmesini adaletsiz bulan bir kesim bulunmaktadır. Bu durum, süresiz nafakanın kaldırılması ya da belirli sürelerle sınırlandırılması yönünde yasa değişikliği taleplerini gündeme getirmektedir.
Bu yazıda, Türkiye’deki süresiz nafaka uygulamasını, dünyadaki örnekleriyle karşılaştırarak inceleyecek; süresiz nafakanın yol açtığı hukuki ve toplumsal sorunları ele alarak olası çözüm önerilerini değerlendireceğiz.
Yazı İçeriği
1. Nafaka Nedir?
Nafaka, boşanma veya ayrılık sonrasında ekonomik olarak güçsüz durumda kalan eşin veya çocukların geçimini sağlamak amacıyla mahkeme tarafından hükmedilen maddi ödemedir. Türk hukukunda nafaka, medeni hukukun sosyal dengeyi koruma amacına hizmet eden önemli bir mekanizma olup, eşlerin ve çocukların mağdur olmalarını önlemeye yönelik bir düzenleme olarak kabul edilmektedir.
Nafaka, tarafların ekonomik durumları, evliliğin süresi, kusur durumu ve yoksulluk riski gibi çeşitli kriterler göz önünde bulundurularak belirlenir. Nafaka ödeyen tarafın maddi gücü ve nafaka alacaklısının ihtiyaçları dikkate alınarak mahkeme tarafından bir miktar belirlenir ve bu miktar ilerleyen zamanlarda tarafların durumuna göre artırılabilir, azaltılabilir veya tamamen kaldırılabilir.
2. Türkiye’de Süresiz Nafaka Uygulaması
2.1. Süresiz Nafaka Nedir?
Süresiz nafaka, boşanma sonrası ekonomik olarak güçsüz kalan tarafa verilen ve belirli bir süre sınırlaması olmaksızın devam eden yoksulluk nafakasıdır. Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi gereğince, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olan ve kusuru daha ağır olmayan eş, diğer eşten süresiz olarak nafaka talep edebilir. Bu nafaka, nafaka alacaklısının yeniden evlenmesi, ekonomik olarak kendi geçimini sağlayabilir hale gelmesi veya hayatını kaybetmesi gibi nedenler olmadıkça devam eder.
2.2. Süresiz Yoksulluk Nafakasının Hukuki Dayanağı
Türk hukukunda süresiz yoksulluk nafakasının yasal dayanağı, Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesidir.
Türk Medeni Kanunu Madde 175:
“Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla, geçimi için diğer taraftan süresiz olarak nafaka isteyebilir. Diğer tarafın ekonomik gücü elverdiği ölçüde, hakim, nafaka ödenmesine karar verebilir.”
Bu maddeye göre:
- Nafaka alacaklısının kusurunun daha ağır olmaması gerekir.
- Nafaka ödeyecek eşin maddi gücünün elverişli olması gerekir.
- Nafaka alacaklısının yoksulluğa düşecek durumda olması şarttır.
- Süre sınırlaması yoktur, yani nafaka süresiz olarak bağlanabilir.
Mahkemeler, nafaka miktarını belirlerken her iki tarafın mali durumunu, yaşam standartlarını ve yoksulluk seviyesini dikkate alır. Ayrıca Türk Medeni Kanunu’nun 176. maddesi, nafakanın hangi durumlarda sona ereceğini ve değiştirilebileceğini düzenler. Konuyla ilgili detaylı bilgi almak için Süresiz Nafaka Nedir? başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
2.3. Yoksulluk Nafakasının Süreli Nafakadan Süresiz Nafakaya Dönüşme Süreci
Türk hukukunda süresiz nafaka uygulaması, her zaman yürürlükte olan bir düzenleme değildi. Önceden, yoksulluk nafakasına belirli bir süre sınırı getirilmişti ve nafaka süresiz olarak değil, yalnızca belirli bir dönem boyunca ödeniyordu.
Eski Düzenleme: 743 Sayılı Medeni Kanun Dönemi
Türk Medeni Kanunu’nun 1926 yılında yürürlüğe giren 743 sayılı eski Medeni Kanunu’nun 144. maddesi, yoksulluk nafakasına süre sınırı getiriyordu. Bu maddeye göre:
- Boşanma sonucunda kusursuz olan eş, büyük bir yoksulluğa düşmesi halinde nafaka talep edebiliyordu.
- Ancak nafaka süresi en fazla bir yıl ile sınırlandırılmıştı.
- Mahkemeler, bir yıl dolduğunda nafaka ödemelerini sonlandırıyordu.
Bu düzenleme, özellikle boşanma sonrası ekonomik olarak güçsüz duruma düşen kadınların mağduriyetine yol açtığı gerekçesiyle zamanla eleştirilmiş ve değişiklik ihtiyacı doğmuştur.
1988 Değişikliği: Süresiz Nafakanın Getirilmesi
Süresiz nafaka uygulamasının temelleri, 04.05.1988 tarihli yasa değişikliğiyle atılmıştır. Yapılan değişiklikle, 12.05.1988 tarihinden itibaren yürürlüğe giren düzenleme, yoksulluk nafakasının süre sınırlaması olmaksızın ödenmesini öngörmüştür. Bu düzenlemeyle:
- Yoksulluk nafakası, artık belirli bir süreyle sınırlandırılmadı.
- Mahkemeler, nafakanın kaldırılması için ek bir karar verilmedikçe nafakanın süresiz olarak devam etmesine hükmedebilecekti.
- Nafaka alan tarafın yeniden evlenmesi, ekonomik olarak kendi geçimini sağlayabilir hale gelmesi veya mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılması gibi nedenler olmadıkça nafaka ödenmeye devam edecekti.
Bu değişiklik, o dönemde ekonomik olarak güçsüz kalan tarafın korunması açısından önemli bir kazanım olarak değerlendirildi. Özellikle, boşanma sonrası ekonomik bağımsızlığını sağlayamayan kadınlar için sosyal bir güvence oluşturması bakımından destek gördü.
3. Dünyada Nafaka Uygulamaları
Boşanma sonrası nafaka uygulamaları, ülkelerin hukuki sistemlerine, toplumsal yapısına ve ekonomik politikalarına bağlı olarak büyük farklılıklar göstermektedir. Türkiye’de süresiz nafaka uygulaması ciddi tartışmalara yol açarken, dünyanın birçok ülkesinde nafaka belirli süreler ile sınırlandırılmış ya da tamamen kaldırılmıştır.
Dünya genelinde nafaka uygulamaları incelendiğinde Anglo-Sakson hukuk sistemi, Avrupa ülkeleri ve İslam hukuku olmak üzere farklı yaklaşımlar ortaya çıkmaktadır.
3.1. Anglo-Sakson Hukukunda Nafaka Düzenlemeleri (ABD, İngiltere)
3.1.1. ABD’de Nafaka Düzeni
Amerika Birleşik Devletleri’nde nafaka düzenlemeleri eyaletlere göre farklılık gösterir. Ancak genel olarak nafakanın süreli olması esas alınmıştır ve mahkemeler, eşlerin ekonomik olarak bağımsız hale gelmelerini teşvik etmektedir.
ABD’de Nafaka Türleri:
Geçici Nafaka (Temporary Alimony): Boşanma süreci devam ederken bağlanan ve dava sonuçlanınca sona eren nafakadır.
Rehabilitasyon Nafakası (Rehabilitative Alimony): Nafaka alan eşin mesleki eğitim alarak ya da iş bularak ekonomik bağımsızlığını kazanması için belirli bir süre ödenir.
Tazminat Nafakası (Reimbursement Alimony): Eşlerden birinin diğerinin eğitimine ya da kariyerine katkıda bulunması halinde ödenir.
Süresiz Nafaka (Permanent Alimony): Yalnızca çok uzun süreli evliliklerde ve nafaka alacaklısının çalışamayacak durumda olması halinde bağlanır. Ancak son yıllarda birçok eyalette süresiz nafaka kaldırılmıştır.
ABD’de Nafaka Süreleri:
- 0-5 yıl süren evliliklerde nafaka genellikle bağlanmaz veya kısa sürelidir.
- 5-15 yıl süren evliliklerde nafaka süresi evlilik süresine orantılı olarak belirlenir.
- 15 yıl ve üzeri evliliklerde daha uzun süreli nafaka bağlanabilir, ancak süresiz nafaka nadiren hükmedilir.
3.1.2. İngiltere’de Nafaka Düzeni
İngiltere’de mahkemeler nafaka bağlama konusunda geniş bir takdir yetkisine sahiptir. Ancak genel ilke olarak nafakanın süresiz olması yerine tarafların ekonomik bağımsızlığını kazanmaları teşvik edilir.
İngiltere’de Nafaka Türleri:
Geçici Nafaka (Interim Maintenance): Boşanma sürecinde tarafların mağdur olmaması için kısa süreli bağlanır.
Süreli Nafaka (Term Maintenance): Genellikle boşanma sonrası belirli bir süre için bağlanır. Mahkemeler, nafaka alan tarafın ekonomik bağımsızlık kazanmasını bekler.
Süresiz Nafaka (Joint Lives Maintenance): Çok uzun süreli evliliklerde ve çalışamayacak durumda olan eşler için nadiren bağlanır. Günümüzde mahkemeler bu tür nafakaya oldukça sınırlı şekilde hükmetmektedir.
3.2. Avrupa Ülkelerinde Nafaka Düzenlemesi
Avrupa ülkelerinde nafaka düzenlemeleri, eşlerin ekonomik bağımsızlığını kazanmalarını teşvik eden bir anlayış üzerine kurulmuştur. Çoğu Avrupa ülkesinde, nafaka süresi belirli bir zaman dilimi ile sınırlıdır ve süresiz nafaka ancak istisnai durumlarda verilmektedir. Avrupa’da nafaka süreleri genellikle evliliğin süresine, tarafların ekonomik durumlarına ve yeniden iş gücüne katılabilme yeteneklerine bağlı olarak belirlenir.
3.2.1. Almanya’da Nafaka Düzeni
Almanya’da nafaka, geçici bir mali destek olarak kabul edilir ve nafaka alacaklısının en kısa sürede kendi ekonomik bağımsızlığını kazanması beklenir.
Almanya’da Nafaka Süresi ve Koşulları:
- Evliliğin süresi nafaka miktarını ve süresini belirleyen önemli bir kriterdir.
- Boşanan eşin ekonomik olarak kendi geçimini sağlayabilmesi temel hedeflerden biridir.
- Nafaka, genellikle boşanmadan en fazla birkaç yıl sonra kesilir.
- Uzun süreli evliliklerde nafaka süresi daha uzun olabilir ancak ömür boyu sürecek şekilde bağlanması çok nadirdir.
Almanya’da süresiz nafaka uygulaması yok denecek kadar azdır. Mahkemeler genellikle eşlerin ekonomik olarak bağımsız hale gelmesini teşvik eder.
3.2.2. Fransa’da Nafaka Düzeni
Fransa’da nafaka, tarafların boşanma sonrası ekonomik durumlarını dengelemek amacıyla bağlanır. Ancak bu nafaka da süreli olup, süresiz nafaka çok istisnai hallerde hükmedilir.
Fransa’da Nafaka Süresi ve Koşulları:
- Nafaka genellikle evlilik süresine orantılı olarak belirlenir.
- Mahkeme, nafaka alan tarafın çalışma yeteneğine ve iş bulma potansiyeline göre bir süre belirler.
- Uzun süreli evliliklerde nafaka süresi daha uzun olabilir, ancak ömür boyu nafaka bağlanması oldukça nadirdir.
- Nafaka alan tarafın yeni bir ilişkiye başlaması veya ekonomik bağımsızlık kazanması halinde nafaka kaldırılabilir.
Fransa’da mahkemeler, tarafları kendi ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaya teşvik etmektedir.
3.2.3. İsveç, Norveç ve Danimarka (İskandinav Ülkeleri) Nafaka Düzeni
İskandinav ülkeleri, boşanma sonrası eşlerin ekonomik bağımsızlığını kazanmasını en hızlı şekilde teşvik eden hukuk sistemlerine sahiptir.
İskandinav Ülkelerinde Nafaka Süresi ve Koşulları:
- Nafaka genellikle çok kısa süreli bağlanır.
- Çoğu durumda, boşanma sonrası taraflardan birinin diğerine nafaka ödemesi beklenmez.
- Mahkemeler, eşlerin çalışarak kendi geçimlerini sağlamalarını teşvik eder.
- Uzun süreli evliliklerde bile nafaka süresi birkaç yıl ile sınırlıdır.
Özellikle İsveç, Norveç ve Danimarka gibi ülkelerde nafaka süreleri genellikle 1-3 yıl ile sınırlandırılmıştır. Süresiz nafaka neredeyse hiç bağlanmamaktadır.
3.3. İslam Ülkelerinde Nafaka
İslam hukukunda nafaka, eşlerin evlilik sürecinde birbirine karşı olan mali sorumluluklarını ve boşanma sonrası kadının belirli bir süre desteklenmesini düzenler. İslam hukukuna göre süresiz nafaka uygulaması bulunmamaktadır.
İslam hukukunda nafakanın temel ilkeleri şunlardır:
İddet Nafakası: Boşanmış kadının iddet süresi (genellikle 3 ay veya hamilelik durumunda doğuma kadar) boyunca nafaka almasını öngörür. Kadının yeniden evlenmesi veya ekonomik bağımsızlığını kazanması halinde nafaka sona erer.
Çocuk Nafakası: Çocuğun bakım, eğitim ve temel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla velayeti almayan eş tarafından ödenir. Çocuk belirli bir yaşa geldiğinde veya ekonomik olarak bağımsız olduğunda nafaka sona erer.
Geçim Desteği (Mut’a Nafakası): Bazı İslam ülkelerinde, boşanan kadına kısa süreli geçim desteği sağlanabilir, ancak bu nafaka ömür boyu sürecek şekilde bağlanmaz. Kadının ekonomik olarak kendi geçimini sağlayamaması durumunda geçici süreyle yardım yapılabilir, ancak bu bir zorunluluk değildir.
Bu ilkeler, İslam ülkelerinde nafakanın süreli olması gerektiğine dair temel bir yaklaşımı ortaya koymaktadır. Ancak her İslam ülkesi, kendi iç hukuk düzenlemeleri çerçevesinde farklı uygulamalar geliştirmiştir.
3.3.1. Suudi Arabistan’da Nafaka Düzeni
- İslam hukukuna sıkı sıkıya bağlı olan Suudi Arabistan’da nafaka, iddet süresi ile sınırlıdır.
- Kadın, boşandıktan sonra yalnızca iddet süresi boyunca nafaka alabilir.
- Çocuk nafakası, velayet hakkına göre belirlenir ve çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamak için ödenir.
- Kadının ekonomik olarak çalışması teşvik edilmez, ancak aile desteği ön plandadır.
Suudi Arabistan’da süresiz nafaka uygulaması bulunmamaktadır.
3.3.2. Mısır’da Nafaka Düzeni
Mısır’da İslam hukukuna dayalı bir medeni hukuk sistemi bulunmaktadır.
- İddet süresi boyunca nafaka verilmesi zorunludur.
- Boşanma sonrası nafaka, kadının ekonomik durumuna bağlı olarak en fazla birkaç yıl ile sınırlandırılır.
- Nafaka miktarı, erkeğin ekonomik gücü ve kadının mağduriyetine göre belirlenir.
- Çocuk nafakası, çocuk reşit olana kadar devam eder.
Mısır’da nafakanın belirli bir süreyle sınırlandırılması esastır.
3.3.3. İran’da Nafaka Düzeni
İran’da Şii İslam hukukuna dayalı bir medeni hukuk sistemi vardır.
- Boşanan kadının nafaka hakkı sadece iddet süresiyle sınırlıdır.
- Kadın, evlilik süresince maddi olarak desteklenmişse, boşanma sonrası nafaka hakkı kısıtlanmıştır.
- Çocuk nafakası, velayeti almayan eş tarafından çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamak için ödenir.
İran’da süresiz nafaka uygulaması yoktur.
3.4. Asya Ülkelerinde Nafaka Düzenlemeleri
Asya ülkelerinde nafaka uygulamaları, ülkelerin hukuki sistemlerine, toplumsal yapısına ve ekonomik politikalarına göre büyük farklılıklar göstermektedir. Hindistan, Çin, Japonya, Güney Kore ve Endonezya gibi ülkelerde nafaka uygulamaları genellikle belirli bir süre ile sınırlandırılmakta ve süresiz nafaka uygulaması yaygın olarak görülmemektedir.
Bu ülkelerde nafaka genellikle eşler arasındaki ekonomik farkları dengelemek ve boşanma sonrası tarafların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarını sağlamak amacıyla süreli olarak bağlanmaktadır. Süresiz nafaka uygulaması, bazı ülkelerde çok istisnai durumlarda mümkündür.
3.4.1. Hindistan’da Nafaka Düzeni
Hindistan’da nafaka, kişinin dini inancına bağlı olarak farklı şekillerde düzenlenmektedir. Hindu, Müslüman ve diğer dinlere mensup kişilerin nafaka hakları, kendi medeni hukuk sistemleri çerçevesinde belirlenmektedir.
Hindu Hukukuna Göre Nafaka:
- Hindu Evlilik Yasası (1955) kapsamında nafaka, kadının boşanma sonrası ekonomik durumuna bağlı olarak belirli bir süre için bağlanır.
- Nafaka, genellikle boşanmış eşin yeniden evlenmesi veya ekonomik bağımsızlığını kazanması durumunda sona erer.
- Uzun süreli evliliklerde nafaka süresi daha uzun olabilir, ancak süresiz nafaka genellikle bağlanmaz.
Hindistan’da süresiz nafaka bağlanması yaygın değildir ve genellikle süreli nafaka sistemleri tercih edilmektedir.
3.4.2. Çin’de Nafaka Düzeni
Çin’de nafaka düzenlemeleri, ekonomik bağımsızlığı teşvik eden bir anlayışa dayanır. Çin Medeni Kanunu’na göre, nafaka süresi belirli bir zaman dilimi ile sınırlandırılmaktadır.
Çin’de Nafaka Süresi ve Koşulları:
- Nafaka, boşanma sonrası ekonomik olarak dezavantajlı duruma düşen eşin desteklenmesi amacıyla belirli bir süre ödenir.
- Nafaka, evliliğin süresi ile orantılı olarak belirlenir.
- Süresiz nafaka uygulaması Çin’de bulunmamaktadır.
- Nafaka alan taraf yeniden evlendiğinde veya ekonomik bağımsızlığını kazandığında nafaka sona erer.
Çin’de mahkemeler, nafakanın boşanan eşin yeni bir hayat kurabilmesine yardımcı olacak bir süreyle sınırlandırılmasını esas almaktadır.
3.4.3. Japonya’da Nafaka Düzeni
Japonya’da nafaka sistemi, tarafların boşanma sonrası en kısa sürede ekonomik bağımsızlık kazanmaları gerektiği anlayışına dayanır. Japon hukukunda süresiz nafaka uygulaması bulunmamaktadır.
Japonya’da Nafaka Süresi ve Koşulları:
- Japon medeni hukuk sistemine göre nafaka, genellikle belirli bir süreyle sınırlandırılır.
- Nafaka, boşanmış eşin ekonomik olarak bağımsız hale gelmesi için geçici bir süreyle bağlanır.
- Uzun süreli evliliklerde nafaka süresi daha uzun olabilir, ancak ömür boyu sürecek şekilde bağlanmaz.
Nafaka alan tarafın yeniden evlenmesi veya ekonomik olarak bağımsız hale gelmesi durumunda nafaka kesilir.
Japon mahkemeleri, nafakanın tarafların ekonomik bağımsızlıklarını kazanabilmeleri için bir geçiş dönemi sağlamak amacıyla verilmesi gerektiğini kabul etmektedir.
4. Sonuç ve Değerlendirme
Türkiye’de süresiz nafaka uygulaması, boşanmış bireyler arasındaki ekonomik dengeyi sağlama amacı taşısa da ömür boyu sürebilecek bir mali yükümlülük doğurduğu için günümüzde önemli hukuki ve toplumsal tartışmalara neden olmaktadır. Süresiz nafaka eleştirileri; nafaka ödeyen tarafın ekonomik özgürlüğünün kısıtlanması, nafaka alan tarafın çalışma motivasyonunun azalması ve nafakanın belirli bir süre ile sınırlandırılmamasının hakkaniyet ilkesine aykırı olduğu yönünde yoğunlaşmaktadır.
Ancak süresiz nafakanın kaldırılmasını savunanların yanı sıra, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları için yeterli sosyal destek mekanizmaları oluşturulmadan bu sistemin sona erdirilmesinin yeni mağduriyetlere yol açabileceğini savunanlar da bulunmaktadır.
4.1. Türkiye’de Süresiz Nafaka Sorununun Çözümü İçin Öneriler
Süresiz nafakanın tamamen kaldırılması yerine, hem nafaka ödeyen hem de nafaka alan tarafların mağduriyetlerini en aza indirecek adil bir sistem geliştirilmesi gerekmektedir. Bunun için:
✔ Süreli Nafaka Modeline Geçiş: Evlilik süresi ile orantılı olarak belirli bir süre nafaka ödenmesi sağlanmalıdır. Örneğin, 5 yıl süren bir evlilik için en fazla 5 yıl nafaka ödenmesi gibi düzenlemeler adalet duygusunu güçlendirebilir.
✔ Tazminat Nafakası Modeli: Nafakanın belirli bir süre boyunca ödenmesi yerine, boşanan eşin tek seferlik tazminat ödeyerek yükümlülüğünü sona erdirmesi gibi alternatif çözümler değerlendirilebilir.
✔ Ekonomik Bağımsızlığı Teşvik Eden Modellerin Geliştirilmesi: Kadınların iş hayatına daha fazla katılmasını teşvik eden politikalar uygulanmalı, nafaka alan tarafın yeniden iş gücüne katılmasını destekleyecek mesleki eğitim ve istihdam programları oluşturulmalıdır.
✔ Devlet Destekli Nafaka Modeli: Süresiz nafaka yerine, belirli bir süre nafaka ödemesinin ardından sosyal yardım mekanizmalarının devreye girmesi sağlanabilir. Böylece nafaka ödeyen tarafın ömür boyu mali yük altında kalması önlenirken, mağduriyet yaşanmaması için devlet destekleri artırılabilir.
✔ Uluslararası Uygulamaların Örnek Alınması: Türkiye’nin nafaka sisteminde reform yaparken Almanya, Fransa, İngiltere, ABD gibi ülkelerde uygulanan süreli nafaka sistemleri dikkate alınmalı, İslam ülkelerinde olduğu gibi nafakanın iddet süresiyle sınırlandırılması gibi öneriler göz önünde bulundurulmalıdır.
4.2. Adil ve Dengeleyici Bir Modelin Önemi
Süresiz nafakanın tamamen kaldırılması yerine, evliliğin süresi, tarafların ekonomik durumları, iş gücüne katılım kapasiteleri ve çocukların velayet durumu gibi kriterlerin dikkate alındığı esnek bir sistem oluşturulmalıdır.
Böyle bir reform, hem nafaka ödeyen tarafın yaşam boyu süren ekonomik yükümlülükten kurtulmasını sağlayacak hem de nafaka alan tarafın sosyal güvenlik sistemleri ve istihdam olanakları ile desteklenerek mağduriyet yaşamasını önleyecektir.
Türkiye’de süresiz nafaka sisteminin yeniden yapılandırılması, yalnızca hukuki bir mesele olmaktan öte, toplumsal cinsiyet eşitliği, ekonomik bağımsızlık ve sosyal adalet perspektifleriyle ele alınması gereken geniş kapsamlı bir reform sürecidir. Yapılacak düzenlemeler, adil, sürdürülebilir ve taraflar arasında hakkaniyet sağlayan bir model sunmalıdır.
Almanya’da süreli nafaka alıyorum, ancak boşanma kararı henüz Türkiye’de tanınmadı.
Türkiye’de dava açarak süresiz nafaka alabilir miyim?
Samimiyetle söylüyorum, şu anda yalnızca yarı zamanlı çalışabiliyorum ve aldığım nafaka
evin masraflarını bile karşılamakta zorlanıyor.
Kira, elektrik, su gibi temel giderleri karşılamak için bile yetersiz kalıyorum.
Evlilik dönemindeki yaşam standartlarımın altındayım.
İyi günler ben iki ay evli kaldım. Eşim ben evliliği kaldıramıyorum dedi. Boşanacağız bu durumda da süresiz nafaka öder miyim?