“Mirasın Reddi“, diğer adıyla “Reddi Miras“, mirasçının mali ve hukuki açıdan sorumluluktan kurtulma hakkı olarak kabul edilir. Miras bırakanın vefatından sonra mirası kabul etmemek, mirasçının tercihine bağlı bir hukuki işlemdir. Bu şekilde mirası reddeden mirasçı, mirasın üzerindeki haklarından feragat eder ve mirasın paylaşımına katılmaz. Mirasın reddi, mirasçıya mirasın getirdiği borç ve yükümlülüklerden muaf olma ve kurtulma imkanı sağlar.
Mirasın reddi, mirasçının kendi iradesiyle gerçekleştirebileceği gibi, aynı zamanda miras bırakanın borçlarını ödemeden aczinin açıkça belli olması halinde, mirasçının bu yönde bir talebi olmasa da miras hükmen reddedilmiş sayılır.”
Yasal ve atanmış mirasçılar, mirasçı olduklarını öğrendikleri tarihten itibaren üç ay içerisinde sulh hukuk mahkemesine yazılı veya sözlü beyanda bulunarak reddi miras işlemini gerçekleştirmelidir. Bu üç aylık süre, hak düşürücü bir süredir ve yasal süresi içerisinde ret hakkı kullanılmaması durumunda miras, kayıtsız şartsız kabul edilmiş sayılır.
Yazı İçeriği
- 1. Mirasın Gerçek Reddi
- 2. Mirasın Hükmen Reddi
- 3. Kimler Reddi Miras Yapabilir?
- 4. Mirasın Reddi Nasıl Yapılır? Şartları Nelerdir?
- 5. Mirasın Reddinde Süre ve Zamanaşımı
- 6. Ret Hakkının Düşmesi
- 7. Mirası Reddin Sonuçları
- 8. Mirasın Reddi Davasında Yetkili Ve Görevli Mahkeme
- 9. Mirasın Reddinde Alacaklıların Korunması
- 10. Sıkça Sorulan Sorular
Mirasın reddi, yalnızca miras bırakanın ölümünden sonra gerçekleşebilir. Miras bırakan sağlığında ise, mirasçı ile miras bırakan arasında mirastan feragat sözleşmesi yapılabilir. Mirasçı, mirastan feragat sözleşmesi ile mirasçılığın doğurduğu hak ve yükümlülüklerden kurtulma imkanına sahip olur. Konuya ilişkin detaylı bilgi almak için “Mirastan Feragat” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
1. Mirasın Gerçek Reddi
Bir mirasçının kendi iradesiyle mirası reddetmesine “Reddi Miras” veya “Mirasın Gerçek Reddi” denir. Bu durumda mirası reddeden kimse kural olarak miras üzerinde hiçbir hak iddia edemez. Hatta miras payı, sanki kendisi miras bırakan kişiden önce ölmüş gibi, alt soyuna veya diğer mirasçılara geçer. Örneğin, bir kişi babasından kalan mirası reddetmişse, miras hakkı o kişinin çocuklarına geçer.
Mirasın gerçek reddin hüküm ifade edebilmesi için mirasçının, mirası reddettiğini kayıtsız ve şartsız olarak miras bırakanın son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesine yazılı veya sözlü olarak beyan etmesi gerekmektedir. Sulh hukuk hakimi, mirası reddeden mirasçıya isteği halinde, mirası reddettiğini gösteren bir belge verir.
2. Mirasın Hükmen Reddi
Türk Medeni Kanunu’nun 605/II. maddesinde mirasın reddedilmiş sayılacağı haller düzenlenmiştir. Buna göre;
“Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.”
Miras bırakanın ölüm anındaki malvarlığı, borçlarını karşılamaya yetmiyorsa, miras bırakanın ödemeden aciz olduğu kabul edilir. Ancak kanun, bu aciz halinin açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olmasını aramaktadır. “Açıkça belli olma“, miras bırakanın ödemeden aczinin en azından miras bırakanın çevresi tarafından biliniyor olmasını ifade ederken, “Resmen tespit edilme” ise, miras bırakan hakkında aciz vesikası alınmış olmasını ifade etmektedir.
Mirasın hükmen reddedilmiş sayılması için mirasçıların ret beyanında bulunmalarına gerek yoktur. Ancak ileride doğabilecek ihtilafları önlemek adına, sulh hukuk mahkemesine beyanda bulunmak faydalı olacaktır.
3. Kimler Reddi Miras Yapabilir?
Türk Medeni Kanunu’nun 605. Maddesi gereğince, miras bırakanın yasal mirasçıları ve mirasçı olarak atanmış mirasçıları mirası reddetme hakkına sahiptiler. Yasal mirasçılar arasında yer alan Devlet miras bırakanın borçlarından dolayı sadece miras bırakandan intikal eden miktarla sınırlı sorumludur. Ancak kanun, Devlet’e diğer yasal mirasçılar gibi, mirası red etme hakkı tanımıştır.
Yasal Mirasçılar: Miras bırakanın kan hısımları, evlatlığı, sağ kalan eşi ve devlet yasal mirasçı olarak kabul edilmektedir.
Atanmış Mirasçılar: Atanmış Mirasçı, miras bırakanın sağlığında yaptığı ölüme bağlı tasarrufla, mirasının tamamını veya bir kısmını için yasal mirasçılarından sadece birini, birkaçını veya üçüncü kişi veya kişileri mirasçısı olarak göstermesidir.
Vasiyetname Alacaklısı: Vasiyetname alacaklısı, miras bırakanın borçlarından dolayı sorumlu olmamasına rağmen Türk Medeni Kanunu’nun 616. Maddesi gereğince vasiyetname alacaklısına da mirası red etme hakkı tanınmıştır.
Kural olarak, her yasal ve atanmış mirasçı, mirası reddetme hakkına sahip olmakla birlikte mirasın reddi beyanında bulunabilmek için mirasçının fiil ehliyetine sahip olması gerekmektedir. Ret beyanının bizzat mirasçı tarafından yapılması zorunlu değildir; özel yetkiye sahip bir temsilci tarafından da yapılması mümkündür.
- Tam ehliyetsizlerin mirasın reddi beyanı, yasal temsilcileri tarafından yapılır.
- Sınırlı ehliyetsizlerin mirasın reddi beyanı, yasal temsilcileri tarafından yapılabileceği gibi, yasal temsilcinin onayı ile sınırlı ehliyeti olan kişi tarafından da bizzat yapılabilir.
- Vesayet altındakilerin mirasın reddi beyanı için vasinin beyanının yanı sıra vesayet makamının da izni gerekmektedir.
- Yasal danışman atanmış sınırlı ehliyetli kişilerin mirasın reddi beyanı, tam ehliyetli kişilerdeki gibi geçerli kabul edilmektedir.
- Mal ortaklığı rejiminde eşlerden biri, diğerinin rızası olmadan ortaklık mallarına girecek bir malı reddedemez ve tereke borcu batık ise bunu kabul edemez.
4. Mirasın Reddi Nasıl Yapılır? Şartları Nelerdir?
4.1. Reddi Miras Nasıl Yapılır?
Mirasçı tarafından veya vekili tarafından Sulh Hukuk Mahkemesine süresinde yapılan red beyanı ile mirasın reddedildiği kabul edilir. Ayrıca yapılacak diğer tüm işlemler de şekli işlemlerdir.
4.2. Mirasın Reddi Beyanının Kayıtsız Ve Şartsız Olması
Türk Medeni Kanunu’nun 609/2 maddesi gereğince mirasın reddi, kayıtsız ve şartsız bir şekilde gerçekleştirilmelidir.
Mirasın reddi, miras bırakanın geride bıraktığı terekesinin paylaşımında pay ve paydaşlık açısından değişiklik yaratacaktır. Bu nedenle mirasın reddi, yenilik doğurucu bir işlem olarak kabul edilmektedir.
Mirasın reddi, miras bırakanın mirasçılarını olduğu gibi tüm alacaklılarını da ilgilendiren bir işlemdir ve hukuki sonuç doğurabilmesi için, herkes tarafından anlaşılabilir, açık, kesin ve net bir şekilde yapılması gerekmektedir. Eğer mirasçının beyanından mirası reddettiği tam olarak ve açık bir şekilde anlaşılmazsa veya redde ilişkin beyan şarta bağlanmışsa, bu durumda beyanın iptali mümkündür.
4.3. Mirasın Reddinin Vekil Aracılığıyla Yapılması
Türk Medeni Kanunu’nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39 maddesi mirasın reddini düzenlemiştir.
Madde 39/II Mirasçının mirası reddetmesi halinde, sulh hakimince düzenlenecek bir tutanakla reddeden mirasçının açık kimliği belirlenir ve ret beyanı mirası reddedene veya istem, bu konuda yetkisi olan vekil tarafından yapılmış ise vekiline imza ettirilip, hakim ve zabıt katibince imzalanır. Vekilin vekaletnamesi bu tutanağa eklenir.
Bu düzenleme nedeniyle vekil tarafından yapılacak mirasın reddi istemi için, vekilin vekaletnamesinde özel yetki bulunması gerekmektedir. Yargıtay’ın da görüşü bu yönde olup, emsal nitelikte kararları bulunmaktadır.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 30.09.2004 Tarih 9602 E. Ve 10936 K. Sayılı kararı
“…Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet Ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2.Maddesine göre mirasın reddi istemi için vekilin vekaletnamesinde özel yetki bulunması gerekir….”
5. Mirasın Reddinde Süre ve Zamanaşımı
Türk Medeni Kanunu’nun 606. maddesine göre mirasın reddi süresi üç aydır.
- Yasal mirasçılar, mirasçı olduklarını daha sonra öğrendiklerini ispat etmedikçe, miras bırakanın ölümünden itibaren üç ay içinde mirası reddetmelidir. Bu süre, mirasın kabul edilmesi veya reddedilmesi için son tarih olarak kabul edilir.
- Vasiyetname ile atanmış mirasçılar açısından mirasın reddine ilişkin üç aylık süre, miras bırakanın düzenlediği vasiyetnamenin kendilerine resmen bildirilmesinden itibaren başlar. Yani vasiyetnamenin kendilerine duyurulduğu tarihten itibaren üç aylık süre içinde vasiyetnameyle kendilerine miras bırakılan kişiler, mirası kabul veya reddetme işlemini gerçekleştirmelidir.
- Koruma önlemi olarak tereke yazımı varsa, terekenin yazımı işleminin sona erdiğinin, sulh hukuk hakimi tarafından mirasçılara tebliğinden itibaren 3 ay içinde, her bir mirasçı mirası reddedebilir.
- Önemli sebeplerin varlığı halinde sulh hukuk hakimince yasal ve/veya atanmış mirasçılara ret için ek süre tanınabilir veya yeni bir süre verilebilir. Süresi içinde reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş sayılır.
6. Ret Hakkının Düşmesi
Mirasın kabulü için kural olarak bir beyana gerek olmasa da, mirasçı daha ret süresi dolmadan açık bir şekilde mirası kabul beyanında bulunursa, ret hakkı düşer. Ayrıca Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş olur.
Ayrıca, Türk Medeni Kanunu’nun 610/II. maddesinde, mirasçılardan birinin tereke işlerine fazla karışması, mirasın örtülü kabulü olarak değerlendirilmiş ve ret hakkının düşeceği belirtilmiştir.
Mirasçının terekede yer alan malları kullanması, terekede yer alan mallara ilişkin ortaklığın giderilmesi, istihkak davası açması, miras payının devri veya miras bırakanın alacaklarını tahsil şeklinde hareketlerde bulunması, terekeye ilişkin olağan işler olarak kabul edilemez. Bu tür davranışlar mirasın örtülü şekilde kabulü olarak değerlendirilecektir.
7. Mirası Reddin Sonuçları
7.1. Mirasın Yasal Mirasçılardan Biri Tarafından Reddi
Mirası ret beyanı, yalnızca reddeden mirasçı açısından sonuç doğurur. Mirası reddeden yasal mirasçının payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, diğer hak sahiplerine geçer.
7.2. Mirasın En Yakın Yasal Mirasçıların Tamamı Tarafından Reddi
TMK’ nın 612. maddesi; “ En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.”
Bu halde sulh hukuk mahkemesi, mirası iflas hükümlerine göre tasfiye eder. Tasfiye sonucunda artı bir değer kalması durumunda, kalan değer mirası reddetmemişler gibi mirasçılara dağıtılır.
7.3. Mirasın Sağ Kalan Eşe Geçmesi
Miras bırakanın altsoyunun tamamı mirası reddederse miras, sağ kalan eşe geçer ve eş tek başına mirasçı olur.
7.4. Mirasın Sonra Gelen Mirasçılar Yararına Reddi
Türk Medeni Kanunun 614. Maddesi uyarınca mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler. Bu takdirde ret, sulh hâkimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildirilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar. Bunun üzerine miras, iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda arta kalan değerler, önce gelen mirasçılara verilir
7.5. Mirasın Reddinin Atanmış Mirasçılar Açısından Sonuçları
Atanmış mirasçı mirası reddederse payı, miras bırakanın en yakın yasal mirasçısına geçer. Ancak miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufu ile başka bir sonuç öngörmesi de mümkündür. Yani miras bırakan, ret durumunda mirasın kendi yasal mirasçılarına geçmeyeceğini öngörebileceği gibi, reddedenin yasal mirasçılarına ya da başka bir kişiye geçebileceğini de öngörebilir.
8. Mirasın Reddi Davasında Yetkili Ve Görevli Mahkeme
Mirasın reddi davasında yetkili ve görevli mahkeme, Türk Medeni Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirlenmiştir.
Yetkili Mahkeme: Mirasın reddi davasında yetkili mahkeme, miras bırakanın son yerleşim yerinin bulunduğu Sulh Hukuk Mahkemesi’dir. Eğer miras bırakanın son yerleşim yeri Türkiye’de ise, bu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesi yetkilidir.
Görevli Mahkeme: Miras bırakanın son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi, aynı zamanda mirasın reddi davasının görevli mahkemesidir.
9. Mirasın Reddinde Alacaklıların Korunması
9.1. Miras Bırakanın Alacaklılarının Korunması
Miras bırakanın malvarlığı, borçları ödemeye yetmediğinde miras bırakanın mirasını reddeden mirasçılar, miras bırakanın alacaklılarına karşı bazı malvarlığı değerleriyle sorumlu olabilir. Bu malvarlığı değerleri, mirası reddeden mirasçıların miras bırakanın ölümünden önceki beş yıl içinde aldıkları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü oldukları denkleştirmeye tabi kazandırmalardır. Mirasçının mirası reddetmekteki niyetine göre, sorumluluk miktarı değişecektir. Kötü niyetli mirasçılar geri vermek zorunda oldukları kazandırmanın tam değeriyle sorumlu olurken, iyiniyetli mirasçılar yalnızca geri verme zamanındaki zenginleşmeleri oranında sorumludur. Ancak, olağan eğitim-öğretim giderleri ve adet üzere verilen çeyizde mirasçıların böyle bir sorumluluğu yoktur.
9.2. Mirasçıların Kişisel Alacaklılarının Korunması
Mirasçı, borçlarını karşılamayacak durumdaysa ve alacaklılarına zarar verme amacıyla mirası reddederse, ret tarihinden itibaren altı ay içinde alacaklılar veya iflas masası tarafından reddin iptali davası açılabilir. Ancak bu davanın açılabilmesi için, davacılara yeterli güvence verilmeyerek mirasçının gerçekten kötü niyetle mirası reddetmiş olduğunun kanıtlanması gerekmektedir.
Yapılacak yargılama sonucunda mahkeme, mirasçının kötüniyetli olarak yaptığı mirasın reddini iptal ederse, miras resmen tasfiye edilir. Bu tasfiye sürecinde, reddeden mirasçının payına bir malvarlığı değeri düşerse, öncelikle itiraz eden alacaklılar hakları ödenir. Kalan değerler, reddeden mirasçının yerini alan mirasçılara verilir. Yani arta kalan değerlerden yararlanacak olan mirasçılar, mirasın reddi iptal edilmiş olsaydı reddeden mirasçı değil, yerini alan mirasçılardır.
Konuya ilişkin detaylı bilgi almak için Mirasın Kötüniyetli Reddinin İptali Davası başlıklı yazımızı inceleyebiliriz.
10. Sıkça Sorulan Sorular
Kural olarak ret beyanı Sulh Hukuk Mahkemesi hakimine ulaştığı andan itibaren hüküm doğurur ve bu andan sonra geri alınamaz. Ancak hata, hile veya korkutma ile, başka bir deyişle, irade bozukluğuyla sakat olan bir ret beyanının iptal edilmesi mümkündür.
Mirasçı miras bırakanın tüm hak ve alacaklarından olduğu kadar, borçlarından da sorumludur. Bu kapsamda mirasçı miras bırakanın vergi borçlarından da sorumlu olacaktır.
Sorunuza ilişkin detaylı bilgi almak için Mirasçılar Mirasbırakanın Vergi Borç ve Cezalarından Sorumlu mu? Başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Suç ve cezanın şahsiliği ilkesi gereğince, mirasçı miras bırakanın adli ve idari para cezalarından sorumlu tutulamaz.
Sorunuza ilişkin detaylı bilgi almak için Mirasçılar Adli ve İdari Para Cezalarından Sorumlu mu? Başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Mirasın reddi, sadece miras bırakanın ölümünden sonra yapılabilen hukuki bir işlemdir. Mirasın feragat ise, miras bırakan sağlığında yapılır ve bunun için mirasçı ile miras bırakan arasında mirasın feragati sözleşmesi yapılması gerekmektedir. Mirasçı, mirastan feragat sözleşmesi ile mirasçılığın doğurduğu hak ve yükümlülüklerden kurtulma imkanına sahip olur.
Mirası reddeden mirasçının hakları ve durumu, mirasın kabul edildiği durumla karşılaştırıldığında farklılık gösterir. Mirası reddeden mirasçının durumu şu şekilde etkilenir:
* Mirasçı miras üzerinde hak iddia edemez: Mirası reddeden mirasçı, mirasın paylaşımına katılamaz ve mirasın aktifleriyle ilgili hiçbir hakka sahip olmaz.
* Mirasçının payı diğer mirasçılara geçer: Mirası reddeden mirasçının payı, mirasın kabul edildiği durumda kendisine ait olacak miras payı, diğer mirasçılara geçer.
* Mirasçı sırası değişir: Mirası reddeden mirasçı, miras bırakanın ölümü anında mirasçı olmamış gibi kabul edilir ve onun yerine diğer mirasçılar sırayla gelir.
Mirasçı Sulh Hukuk Mahkemesine yapacağı beyanla mirası red edebilir. Ancak mirası reddetme işlemi, yasal ve hukuki açıdan önemli sonuçlar doğurabileceği için bir avukatın danışmanlığı tavsiye edilir. Mirası reddetme sürecinde dikkat edilmesi gereken yasal prosedürler ve hukuki detaylar bulunmaktadır. Avukatın rehberliği, mirasçının haklarını ve yükümlülüklerini tam olarak anlamasını sağlar ve doğru karar vermesine yardımcı olur.
Türk Medeni Kanunu’nun 606. maddesine göre mirasın reddi süresi üç aydır.
Süreler ile ilgili detaylı bilgi için “Mirasın Reddi Süresi” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Kolay gelsin;
Benim kardeşim hiç evlenmedi. Sadece bankalara borcu vardı. Ödemeyince icra geldi. Üzerinde bir mal varlığı olmadığı içinde bir şey alamadılar.
Kardeşim vefat etti. Evli değil, çoluğu çocuğu da yok. Üzerinde mal varlığı olmadığı içinde, ikametgah adresi babam ve annemden ayrı yerdeydi.
Biz reddi miras yapmadık. 3 ayda geçti. Anneme babama herhangi bir borç gelir mi? Gelirse nasıl bir yol izlemeliyiz?
Benim babam öldü ve borcu maaştan kesiliyor. Ben reddi miras yaptım ve kazandım.
Peki 5 6 aydır benden kesilen paraları nasıl geri alabilirim? maaştan hala kesilir mi?
Acaba ne yapmam lazım maaştan kesilen paralarımı nasıl alabilirim?
Merhabalar annem dedemi kaybetmemiz üzerine reddi miras yaptı ve miras altsoy olan ben ve iki kardeşime geçti. Benim ve kardeşlerimin reddi miras yapması için bir süre var mı?
Merhabalar
Babamız vefat etti. Mirasçıları 4 kişiyiz Annemiz Bir erkek kardeşim ve iki de ablam var. Yani 4 mirasçıyız. Babamızdan kalan sadece ÖTV siz aldığımız engelli bir araç var. Erkek kardeşim ve annem Reddi miras için mahkemeye başvuruda bulundular. Bir kız kardeşim de tereke için mahkemeye müracaatta bulundu. Babamız adına alınan ÖTV siz araçı ben kullanıyorum. Tereke için mürcaat eden ablam terekenin sonucunun belli olmasından sonra Reddi miras yapabilir mi?
Yoksa yapamaz mı? Bu konuda bilgi verebilir misiniz.
Mal varlığı borçlarına yetmeyen bir ağabeyin ölümü halinde;
1-Ölen ağabeyin mirasçıları arasında ölenin kardeşleri de yer alır mı?
2-Ölenin mirasçılarının tamamı mirası reddederlerse, ölen ağabeyin kardeşlerinin ölenin borçları nedeniyle yasal bir yükümlülükleri olur mu?
3-Ölenin kardeşleri de diğer mirasçılar gibi mirası reddebilirler mi? Evet ise, bunun şartları nelerdir?
4-Kardeşlerin de mirası reddi durumunda ölenin borçları ne şekilde tasfiye olur? Borçlar nedeniyle kardeşlerin nihai olarak yükümlülüğü olur mu?
Annem öldü süresi içinde reddi miras yaptım fakat daha sonra reddettiğim bu mirasın 2 çocuğuma kalacağını öğrendim çocuklarım bundan dolayı benim borç ve alacaklarımdan sorumlu olurum ben ölünce bana reddi miras yapmalarına engel olur mu?
Merhabalar, muris bekardi veraset ilamında anne ve baba mirasçı görundu. Ikısıde reddı mıras talebınde bulundular ve kabul edıldı, karar kesinleşti. Tmk 612 ye göre en yakın mırascılar reddı mıras yaptıgından mırasın tasfıye olması gerekırken mahkemenın gerekcelı kararında bu yönde bı karar yok. ( mahkeme kalemi miras kardeslere gecer sızın de reddı mıras yapmanız gerekır dedı )
Murisin kardeslerı olarak mırasın bıze gecıp gecmedıgını nereden ve nasıl ogrenebılırız ? Şımdıden tesekkur ederım.
Merhaba. Reddi miras yapan bir kişiye icra kağıdı geliyorsa herhangi Bi işlem yapması gerekiyor mu?
Merhaba;
Babam 2 ağustos ta vefat etti fakat evden çalışma ve haftaiçi çalıştığımdan reddi miras yapamadığımdan 3 aylık süreç geçti. yarın gidip yapabilir miyim. imkanım var mı o 3 aylık ay süreci içindeyiz ama rakam olarak 2 ekim günü süreç doluyordu
Babam vefat etti. 4 yıl sonra da annemi kaybettim. Reddi miras yaptım. Ancak daha sonra hukukçuların internetteki yorumlarından, reddettiğim miras hakkımın çocuklarıma geçtiğini öğrendim. Öğrenmek istediğim şey şu; bu hak sadece bana kalan miras üzerinde mi hak sahibi oldular yoksa benim tüm borç ve alacağım üzerinde de mi hak sahibi oldular . Yani benim şu anki kendime ait borç ve alacaklardanda mı mesuller. Bilgilendirirseniz sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim.
merhabalar,
Halihazırda devam etmekte olan “Mirasın Hükmen Reddi” davamız var. Bilirkişi raporu ile terekenin pasifinin aktifinden fazla ve terekenin borca batık olduğu ispatlanmıştır. Benim merak ettiğim şu, mahkeme sürecinde maaşımın 1/4 icra dosyasına aktarılıyordu. 15000 TL civarında icra dosyasına aktarılan maaşım var. Maaşımın kesilmeye başlandığı andan itibaren mahkemeye başvurdum. 2017 yılından bu yana mahkeme devam ediyor. Mahkemeyi kazandığımda bu kesintiyi geri alabilecek miyim? Evet geri alabileceksem hangi yasal faiz oran uygulanacak? İlgileneceğiniz için şimdiden çok teşekkür ederim.
Babamın ölümünden sonra reddi miras yaptım. Boşanma durumumda malulen emekli maaşını alabilirmiyim?