Kira sözleşmesi kapsamında en sık karşılaşılan sorunların başında, kiracının süresinden önce çıkması yani taşınmazı erken tahliye etmesi gelmektedir. Öyle ki, uygulamada kiracılar, çeşitli sebeplerle henüz kira sözleşmesi bitmeden taşınmazdan çıkmak istediklerini kiraya verene bildirmekte ve taşınmazı tahliye etmektedirler. Bu durum kiraya veren taşınmaz sahiplerinin gelir kaybına uğramasına neden olmaktadır. Zira taşınmazın süresinden önce tahliye edilmesi nedeniyle kiralanan taşınmaz belirli süre boş kalmakta veya daha düşük bedellere kiralanabilmektedir. Bu durumu göz önünde bulunduran kanun koyucu, kiracının borçlarının, taşınmazın benzer koşullarla yeniden kiralanabileceği makul süre için devam edeceğini düzenlemiştir. Diğer bir deyişle kiracı, erken tahliye sebebiyle kiraya verenin uğradığı zarardan sorumlu tutulmuştur.
Yazı İçeriği
Kiracının sorumluluğunun makul bir süre için devam edeceği düzenlenmiş olmakla birlikte, kiracı belirli şartlar altında sorumluluktan kurtulabilmektedir. Öyle ki, erken tahliye eden kiracı, şayet kendisi yerine, kiraya verenin kabul edebileceği niteliklerde ve ödeme gücüne sahip yeni bir kiracı bulursa sorumluluktan kurtulacaktır. Bu noktada kiraya verenin, yeni kiracıyı kabul etmesi veya onunla anlaşması zorunlu değildir. Önemli olan kiracının kendisi yerine uygun bir başka kiracı bulmuş olmasıdır. Ayrıca kiracının sorumlu olduğu bedel hesaplanırken, kiraya verenin yapmaktan kurtulduğu giderler ve elde ettiği gelirler de dikkate alınmalıdır. Öyle ki, kiraya verenin kurtulduğu giderler ile elde ettiği veya elde etmekten kasten kaçındığı yararların kira bedelinden indirilmesi gerekecektir.
1. Kira Sözleşmesi Ne Zaman Sona Erer?
Asıl konumuza geçmeden önce kira sözleşmesinin normal şartlarda ne zaman sona ereceği sorusunun cevaplanması gerektiği kanaatindeyiz. Zira, erken tahliyeden söz edebilmek için öncelikle kira sözleşmesinin süresinin ve sözleşmenin ne zaman sona ereceğinin ortaya konulması gerekmektedir. Türk Borçlar Kanunu’nun 300. maddesine göre kira sözleşmesi belirli veya belirsiz bir süre için yapılabilmektedir. Buna göre şayet taraflar sözleşmede bir süre öngörmüşlerse, kira sözleşmesinin belirli süreli olduğu kabul edilir. Bununla birlikte, taraflar sözleşmede herhangi bir süre öngörmemişlerse, kira sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu söylenebilecektir.
1.1. Belirli Süreli Kira Sözleşmelerinin Sona Ermesi
Belirli süreli kira sözleşmeleri kural olarak belirlenen sürenin sonunda kendiliğinden sona erer. Ancak konut ve çatılı işyeri kiralarında, belirlenen sürenin sonunda sözleşmenin sona ermesi için karşı tarafa yazılı bildirimde bulunulması gerekmektedir. Öyle ki, sözleşmenin sona ermesini isteyen taraf, belirlenen sürenin bitiminden ne az 15 gün önce yazılı bildirimde bulunmazsa, kira sözleşmesi bir yıl daha uzamış sayılır.
TBK m. 327’de tarafların açık bir anlaşma olmaksızın kira ilişkisini sürdürmeleri durumunda kira sözleşmesinin belirsiz süreli sözleşmeye dönüşeceği düzenlenmiştir.
1.2. Belirsiz Süreli Kira Sözleşmelerinin Sona Ermesi
Belirsiz süreli kira sözleşmelerinin kiracı tarafından yasal fesih dönemlerine ve fesih bildirim sürelerine uyularak sona erdirilmesi mümkündür. Bu noktada yasal fesih dönemi ile fesih bildirim sürelerinin açıklanması icap etmektedir. Taşınmaz kiralarında yasal fesih dönemi altı aylık kira döneminin sonudur. Buna göre konut veya işyeri kiralarında kiracı, her altı aylık döneminin sonunda sözleşmeyi sona erdirebilecektir. Ancak altı aylık kira fesih döneminin sonunda sözleşmenin sona ermesi için en az üç ay önceden kiraya verene yazılı bildirimde bulunulması gereklidir. Bu üç aylık süre ise fesih bildirim süresi olarak adlandırılmaktadır.
Sonuç olarak belirsiz süreli olarak akdedilen veya daha sonradan belirsiz süreli hale gelen kira sözleşmelerinde kiracı, belirli şartlar altında sözleşmeyi feshedebilir. Buna göre sözleşmeyi feshetmek isteyen kiracı, öncelikle kiraya verene yazılı bildirimde bulunmalıdır. Bu bildiriminin sözleşmenin sona erdirileceği tarihten en az üç ay önce yapılması gerekir. Fesih bildirimi sürelere uygun yapıldığı takdirde kira sözleşmesi, altı aylık fesih döneminin sonunda sona erecektir.
Önemle belirtmek gerekir ki, Yargıtay kira sözleşmesinin feshedilmiş sayılması için yalnızca bildirimi yeterli görmemekte aynı zamanda anahtarın usulüne uygun olarak kiraya verene teslimini de aramaktadır. Anahtarın kiraya verene teslim edildiğini ispat yükü kiracı aittir. Bu nedenle kiracının anahtarı yazılı olarak düzenlenecek bir tutanak ile teslim etmesi ispat kolaylığı sağlayacaktır.
2. Kiraya Verenin Erken Tahliye Sebebiyle Uğradığı Zararın Tazmini
Kiracılar, çeşitli sebeplerle henüz kira sözleşmesi bitmeden taşınmazdan çıkmak istediklerini kiraya verene bildirmekte ve taşınmazı tahliye etmektedirler. Bu durum kiraya verenlerin (ev/işyeri sahibi) gelir kaybına uğramasına neden olmaktadır. Zira konut veya işyerinin süresinden önce tahliye edilmesi nedeniyle kiralanan taşınmaz belirli süre boş kalmakta veya daha düşük bedellere kiralanabilmektedir. Bu durumu göz önünde bulunduran kanun koyucu, kiracıyı erken tahliye sebebiyle kiraya verenin uğradığı zarardan sorumlu tutmuştur.
Türk Borçlar Kanunu’nun 325. maddesine göre, taşınmazın erken tahliye edilmesi durumunda, kiracının borçları, taşınmazın benzer koşullarda tekrar kiraya verilebileceği makul bir süre için devam eder. Buna göre kiraya verenin, erken tahliye nedeniyle kira kaybı alacağı talepli tazminat davası açması mümkündür. Bu noktada öncelikle açılacak davada makul sürenin ve kiracının sorumluluğunun kapsamının nasıl belirleneceğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
İşyerlerinin erken tahliyesine ilişkin detaylı bilgi almak için “İşyerinin Kira Sözleşmesi Bitmeden Önce (Erken) Tahliyesi – TBK Madde 325 “başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
2.1. Makul Süre Nedir?
Kanunda kiracının sorumluluğunun makul bir süre için devam edeceği düzenlenmişse de bu süreden ne anlaşılması gerektiği belirlenmemiştir. Bu nedenle taşınmazın erken tahliye edildiği tarihten itibaren benzer koşullarla yeniden kiralanabileceği makul sürenin tespiti gerekmektedir.
Öncelikle ifade etmek isteriz ki, tarafların makul süre konusunda uzlaşma sağlamaları mümkündür. Şayet taraflar kira sözleşmesinde bir makul süre öngörmüş veya erken tahliye sonrası makul süre konusunda anlaşmaya varmışlarsa bu süreye riayet edilmesi gerekir. Ancak tarafların makul süre konusunda anlaşamamaları durumunda makul sürenin tespiti mahkeme tarafından yapılacaktır. Mahkeme, yapacağı keşif ve bilirkişi incelemesiyle makul süreyi tespit edebilir. Makul süre tespit edilirken, taşınmazın konumu, özellikleri, benzer niteliklerdeki taşınmazlara duyulan ihtiyaç ile somut olaya özgü diğer hususlar dikkate alınır.
Somut olayın özelliklerine göre daha yüksek bir makul süre belirlenmesi mümkün olsa da Yargıtay, makul sürenin ortalama üç ay olduğu kabul etmektedir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 16.10.2019 Tarihli ve 2018/3415 E., 2019/8030 K. sayılı Kararı
“Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre kiralanan taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği makul sürenin ortalama üç ay olduğu göz önünde bulundurulduğunda; yanılgılı değerlendirme ile yetersiz bilirkişi raporuna göre, davalının 8 aylık 15 gün makul süre kira bedelinden sorumlu tutulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.”
2.2. Kiracının Sorumluluğunun Kapsamı
Makul süreden sonra belirlenmesi gereken ikinci husus kiracının sorumluluğunun kapsamıdır. Kanunun ilgili hükmünde kiracının borçlarının makul bir süre için devam edeceği düzenlenmişse de kira sözleşmesinden kaynaklanan her borçtan kiracının sorumlu tutulması mümkün değildir. Buna göre kiracının sorumluluğu, kira bedeli ve aidat ücretlerini ödeme borcundan ibarettir. Tahliye gerçekleştiği için, özenle kullanma, komşulara saygı gösterme veya ayıpları kiraya verene bildirme gibi diğer sorumluluklarının devam etmeyeceği söylenebilecektir.
Kiracının sorumlu olduğu tazminat tutarı, taşınmaz erken tahliye edilmeseydi ödenecek olan kira bedeli ve aidat ücretinin makul süre ile çarpımı yoluyla bulunabilecektir. Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için bir örnek verilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Örneğin makul süre 3 ay olarak tespit edilmiş ve kira bedeli ile aidatın toplamı aylık 5.000 TL ise kiracının sorumlu olacağı tutar 15.000 TL olacaktır.
Her ne kadar kiracının sorumlu olacağı tutarın bu yolla hesaplanması mümkün olsa da bu bedelden birtakım indirimlerin de yapılması gerekmektedir. Öyle ki TBK m.325/2’de kiraya verenin kurtulduğu giderler ile elde ettiği veya elde etmekten kasten kaçındığı gelirlerin kira bedelinden indirileceği düzenlenmiştir. Buna göre kiraya veren, taşınmazın tahliyesi nedeniyle birtakım giderlerden kurtulmuşsa örneğin taşınmazın faturalarını kiraya veren öderken, tahliye nedeniyle fatura ödememişse bu bedelin indirilmesi gerekecektir.
Kiraya veren, taşınmazı bir başka kişiye kiralayamamakla birlikte kendisi kullanarak gelir elde etmiş olabilir. Bu durumda da elde ettiği gelirin indirilmesi gerekecektir. Bu noktada önemle belirtmek isteriz ki, kiraya veren, taşınmazı benzer özelliklerle yeniden kiraya verebilmek için çaba sarf etmelidir. Aksi durumda, kiraya verenin kendisinden beklenen özen ve çabayı göstermemesi nedeniyle sebep olduğu zararı, kiracıdan istemesi mümkün değildir.
Kiracının sorumlu olduğu borçlar ile ilgili detaylı bilgi için “İşyeri Kiralarında Uygulanacak Kira Bedelinin Belirlenmesi BK Madde 344” ve “Aidat Bedeli (Konut, Site, İşyeri)” başlıklı makalelerimizi inceleyebilirsiniz.
2.3. Tazminat Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Kiraya veren tarafından açılacak kira kaybı alacağı talepli tazminat davasında görevli ve yetkili mahkeme, sözleşmenin ifa yerindeki veya kiracının yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesidir.
3. Kiracının Sorumluluktan Kurtulması
Kiracının sorumluluğunun makul bir süre için devam edeceği düzenlenmiş olmakla birlikte, kiracı belirli şartlar altında sorumluluktan kurtulabilmektedir. Öyle ki, erken tahliye eden kiracı, şayet kendisi yerine, kiraya verenin kabul edebileceği niteliklerde ve ödeme gücüne sahip yeni bir kiracı bulursa sorumluluktan kurtulacaktır. Bulunan yeni kiracı, kanunun aradığı niteliklere sahip olmasına rağmen kiraya veren kiracıyı kabul etmeyebilir. Bu durumda da kiracının sorumluluktan kurtulması mümkündür. Zira kiracı, sorumluluktan kurtulmak için üstüne düşeni yapmış ancak kiraya veren yeni bulunan kiracıyı kabul etmemiştir.


2023 Nisan ayından beri aynı evde kiracıyım. 1 kasım itibarıyla evden çıksam, nisan ayına kadar ki kirayı ödemek zorunda mıyım?
Merhaba kirada oturmaya başlayalı 2 ay oldu fakat ev aldım taşınmak istiyorum ama oturduğum evin kiralanmasını bekliyorum. Bu evden çıkabilmemin yolu yok mu? Ev almak planlanan bir şey değildi. Konuştum fakat ev sahibi çıkmama yanaşmadı.
Merhaba 15/07/2024 tarihinde dairemi 1 yıllık yazan sözleşmeyle kiraladım Kiraladıktan 6 ay sonra Benim kiracı olarak oturduğum daire satıldı ve Ben başka bir daireye 1 yıllık sözleşmeyle kiracı olarak çıktım Kiracıya daire satılmadan söyledim Amacım kiraladığım daireyi satıp kiracı olduğum satılacak daireyi almaktı fakat kiracı daireyi satması için anlaştığım emlakçılara dahi daireyi göstermedi ve oturduğum daire çok uygun fiyata satıldı Bir yıllık sözleşme yaparak yeni daire kiraladım Kiracıma da İhtiyacım olduğunu daireyi sözleşme sonunda tahliye etmesini noter aracılığıyla bildirdim Mesajla tahliye edemiyeceğini bildirdi 15/07/2025 te kira sözleşmesi doldu Arabulucuya başvurdum arabulucu anlaşılamadığı için tutanağını tuttu sulh hukuk mahkemesine dava açacam Fakat bir şey kafama takıldı Bu daire için 2015 yılında ihtiyaçtan tahliye davası açıp kazandım ama kiracının acil ihtiyacı olduğu için anlaştım karara bağlı süreye bağlı kalmadan daha sonra ihtiyacı bittikten sonra daireyi boşalttı ve bende ihtiyacımı başka daire kiralayarak giderdim Ve daireyi başkalarına kiraladım sın kiracıdan bir önceki kiracıda aynı daireyi tahliye tahahhütnamesi verdiği haldi gününde boşaltmadı dava açarak boşaltırdım Benim başka dairem yok kirada oturuyorum bu kiracıya ihtiyaçtan tahliye davası açsam önceden açtığım davalar aleyhime olur mu ihtiyacım net ve doğru Kiraladıktan sonra Kendim kiralık daire tuttum sözleşmemde 5 ay sonra dolacak
Kira sözleşmemin bitmesine 3 ay kaldı. 1 aylık depozito vermiştik. Sözleşmeyi, yandaki dükkanın yüksek sesle müzik açması nedeniyle rahatsız olduğumuz ve evimize mutfak giderinden, ana giderden su bastığı için mağduriyet yaşadığımız gerekçesiyle feshetmek istiyoruz. Bu sebeplerle noterden fesih ve taşınma taahhütnamesi gönderirsek, 2 aylık yükümlülükten kurtulabilir miyiz? Teşekkürler, kolay gelsin.
Mrh 50 gün oldu ev kiraladım 1 yıllık sözleşme yaptık şimdide bir ev satın aldım dolayısıyla aldığım eve taşınmak istiyorum ancak ev sahibi ile görüştüm 1 yıllık kira bedelini benden talep etmektedir. Kira sözleşmesinde genel şartlar haricinde 15 maddelik özel şartlarda bulunmakta bu maddelerden;
Madde 6: Kiracı kendi çıkmak istediği zaman 3 ay (üç) önceden yazılı olarak mal sahibine bildirecektir. Kiracı evi aldığı gibi teslim edecektir.
Madde 8: Kiracı kira sözleşmesi sona ermeden önce kiralanan taşınmazı tahliye edecek olursa, kira sözleşmesinin süresinin bitimine kadar ödenmesi gereken kira bedelleri muaccel hale gelecek olup,kiracı bu dönemlere ilişkin kira bedellerini de hiçbir ihtara hacet olmaksızın ödeyeceğini peşinen kabul ve taahhüt eder.
Şeklinde iki madde bulunmakta olup maddeler arasında çelişki olduğunu düşünmekteyim. Benim bu süreçte ne yapmam gerekir. Yazılı olarak bildirip 3 ay boyunca kirayı ödediğim zaman evi tahliye edebilir miyim ve anahtarı nasıl teslim edebilirim? Ayrıca tahliye ettiğim zaman ev sahibi benden 1 yıllık kirayı talep edebilir mi? bana cvp verip yardımcı olursanız sevinirim teşekkür ederim.
Merhaba,
Öncelikle, öğrenci olduğumu ve bir arkadaşımla birlikte bir eve taşındığımızı belirtmek isterim. Bir yıllık bir kira sözleşmesi yaptık. Ancak, emlakçı ve ev sahibi, hiçbir gerekçe göstermeksizin bizi evden çıkarmak istiyorlar. Dün bizi aradılar ve ayın sonunda evi boşaltmamızı istediklerini belirttiler. Bize verilen süre sadece iki hafta.
Ayrıca, aboneliklerimizi iptal edeceklerini de söylediler.
Bu durumda, bize doğan haklar nelerdir?
Evi tahliye etmemiz için kiracı ve emlakçı ne kadar süre öncesinden haber etmeleri gerekmektedir?
Abonelikler bizim üzerimizde ama ev sahibi bunları iptal ettirebilir mi?
Tazminat davası açılabilir mi?
Tazminat davası açmak maliyet ve süreç açısından nasıl bir süreçtir?
01 Nisan’da, ileri tarihli olarak 15 Nisan’dan geçerli olmak üzere yaptığım sözleşmeden vazgeçebilir miyim? Evin küçük küçük kusurları var ama asıl önemlisi, ilanda 95 m² net yazan evin 65–70 m² arası çıkması, spor salonu var denip içinde 2 parça aletin olup spor salonuyla alakasının olmaması, olimpik açık ve kapalı havuzun var olduğunun yazmasına rağmen 4/1 oranından bile küçük olmaları yanıltıcı beyan kabul edilip sözleşmeden vazgeçmeme neden olur mu? Bu durumda mal sahibine verdiğim 2 depozito, 1 kira ve emlakçıya ödediğim komisyonu geri alabilir miyim? Sözleşmede, verilen depozito vazgeçilmesi halinde alınamaz yazıyor.
Merhaba, biz 3 kişi kiralık evde kalıyoruz ve kira sözleşmesi benim üzerime, Haziran ayına kadar. Ben evden çıkacağım, diğer 2 arkadaşım evde kalmaya devam edecek ama kiraya veren kirayı 2 katına çıkaracağını söyledi. Ben kira devri sözleşmesi yapmak istediğimi söyledim ama kiraya veren bunu kabul etmedi. Etmek zorunda mı? Ve bir arkadaşımın ikametgahı bu kaldığımız evde gözüküyor, sadece %25 zam yapabilmesi için bu ispat olur mu? Teşekkür ediyorum.
Merhabalar, kiracı olarak bulunduğum aparmanın depreme dayanıklılığına yönelik test yapılacak. Herhangi bir olumsuz sonuç çıkması durumunda apartmanın tahliye edilmesi istenecek doğal olarak. Kira sözleşmem haziran ayında bitecek. Ev sahibinin benden erken tahliye tazminatı vs isteme hakkı var mıdır ? Bu konuyla ilgili bilgi alabilir miyim? İyi çalışmalar dilerim.
Ben, kiraya veren olarak, dükkân kiracım benim yapmış olduğum kira bedeli zammını kabul etmiyor ve dükkânı boşaltmak istediğini söyledi. Bu konuda 01.12.2022 tarihinde görüşüldü. Benden istemiş olduğu süre 30.05.2023’e kadar. Buna ilişkin nasıl bir sözleşme yapmam gerekir?
Merhaba, ben Haziran ayında öğrenci olduğum için ev tutma kararı verdim ve tuttum da. Ekim ayına kadar kira ödememi yaptım ama evden çıkmak istiyorum. Gerekçeli sebebim ise KYK yurdu çıkması. Ben evden çıkacağımı bildirdikten sonra ev sahibi yeni biriyle kontrat imzaladı. Ev sahibinden depozitomu istedim ama “evden erkenden çıktığın için depozitonu vermeyeceğim” dedi. Evden çıkmak için gerekçeli sebebimi anlattım. Ben evden çıktığımı söylediğimde yeni bir kiracı bulup eve yerleştirmiş. Bu durumda depozito alma hakkım var mı?
Merhabalar, emlakçı aracılığıyla 10 ay önce bir ev tuttum. Hâlâ geçerli kira sözleşmem olduğu halde, ev sahibi kendi çocuğu gelecek diye beni evden çıkarmaya çalışıyor. 4 çocuğumla taşınma masraflarımı karşılaması halinde çıkmayı kabul ettim fakat emlakçı, ev sahibinin bunu karşılamasına engel oluyor ve evi boşaltmamı istiyorlar. Emlakçıyı şikayet edebilir miyim veya dava açabilir miyim? Açarsam nasıl bir yol izlemeliyim? Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkürler.
Merhaba,
İşletmekte olan öğrenci yurdumu ruhsatıyla kiraya verdim ve 5 yıllık sözleşme imzaladım. Kiracı sözleşmeyi birinci yıl fesih etmek istedi.
– Dönemsel bir is olduğu için ileriye yönelik kaç aylık bir kira bedellerini alabilirim?
– Devir etmiş olduğum yurt ruhsatını kiracı haksız yere iptal etmesi durumunda taleplerim neler olabilir?
– Binaya değer katan unsur ruhsat, iptal olması ne gibi sonuçlar doğurabilir?
Öncelikle bu özenli ve değerli çablarınızdan doalyı teşekkürlerimi iletmek isterim.
İspata yönelik 2 sorum ve sözlü olarak konuşulan durumlara bir örnek ile ilgili 4 soruma yorum yapabilirseniz sevinirim;
1 – “Kiracının bu sürenin geçmesinden önce kiraya verenden kabul etmesi beklenebilecek, ödeme gücüne sahip ve kira ilişkisini devralmaya hazır yeni bir kiracı bulması” nasıl ispatlanır?
2 – “kiraya verenin de, kiralananı benzer özelliklerle yeniden kiraya verebilmek için kendisinden beklenen makul çabayı sarf etmesi aranmaktadır. Aksi durumda, kiraya verenin kendisinden beklenen özen ve çabayı göstermemesi ” nasıl ispatlanır?
3 – Kira sözleşmesinin üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen hala erken boşaltma durumu söz konusu olur mu?
4 – Ev sahibi muhtelif aralıklarla evden çıkmamızı sözlü olarak talep ettiği durumda, 2 ay sonra evi boşaltacağımızı kendisine mesaj yoluyla veya sözlü bildirdiğimizde erken boşaltmayı kabul etmeme hakkına sahip midir?
Kiracım abla kardeş ikisi de çalışan kardeş ile sözleşme tahliye sözleşmesi ve senet olarak sorumlu müteselsil sorumlu kefil olarak emlakçım tarafından sözleşmeler imzalandı (senetler) abla kardeş antlaşamamış kardeşi sinirlenip apartmanın giriş camlarını kırıp polis gelmiş uzaklaşma almış erkek kardeş başta abla evi haber vermeden şahsıma süreli tahliyeye uymadan teslimat yapmadan kardeşi evde yokken ben evi terk ettim demiş benim haberim yokken erkek kardeşte şahsıma sms atmış sorumlu ablam onunla anlaş diye oysa sözleşmem erkek kardeşle ablada sözleşmeye senede kefil ben bu arada adıma meskeni tev tamamen tadilat görmüş yenilenmiş temizlenmiş parkeler döşenmiş banyo klozet lavoba duşa kabin mutfak dolapları takıl silinmiş olarak teslim ettim. Attığı smsde ablam senin garantisi devam eden kutu içide hermatik şofbenide aldığını kaçtığını belirten sms var bu kezde arkasından kendisi de kaçtı sözleşmede tüm eşyaların yeni takıldığı badana boyalı teslim at yapılacağı ayrıntılı yazılı madden manen kaybım çok evimi yenileyerek verdim borçlarımı ödüyorum. lütfen yasal haklarım nelerdir teşekkür eder saygılarımı sunarım
Dükkan açtım açalı 1 ay oldu. Dükkanı taşıycam kira sözleşmesini iptal ettiğimde ne gibi sonuçlar oluyor? Teşekkürler